Baya uzun bir ara oldu biliyorum, özür dilerim.
Bölümü okurken bu şarkıyı açmanızı tavsiye ediyorum 😉
İyi Okumalar
Chaeyoung
Gün neredeyse bitmişti ama Lisa etrafta yoktu. Ne şirkete gelmişti ne de aramıştı.
Onu birkaç kere aramıştım fakat açmamıştı.
Umarım dün söylediklerime çok kırılmamıştır, belki de o yüzden gelmemiştir.
Ah ne kadar da aptalım.
Bugün Lisa olmadığı için daha da fazla çalışacaktım.
Ne kadar hızlı başlarsam o kadar erken biter diye geçirdim içimden ve kalan işlere odaklandım.
***
Gün sonunda bittiğinde Lisa'nın yanına gitmeye karar vermiştim.
Hızlıca bürodan çıktığımda havanın çoktan kararmış olduğunu gördüm.
Yavaştan çiselen yağmur takım elbisemi ve saçlarımı ıslattığında adımlarımı hızlandırdım.
Lisa
O'ydu.
Hwasa, Hyejin idi.
Lino'yu Hwasa öldürmüştü ve ben Lino'nun katilini bulmak için Hwasa'yla iş birliği yapıp hayatımın aşkına ihanet etmiştim.
Ne kadar da aptalım! O kadının yüzü aklımdan çıkmıyor ve daha da sinirleniyorum.
Bir kere daha panolara bakıp kendime tekrardan o kadının Lino'nun katili olduğunu kanıtladığımda saçlarımı iyice yolmuştum.
Kendime olan sinirim ne kadar fazla olsa da Hwasa'ya olan sinirim kadar olamazdı.
Kendime verdiğim sözü tutmalıydım. Chaeyoung'un illa bu evde bir silahı olmalıydı.
Hwasa hâlâ Paris'teydi, onu bulmalıydım.
Lino'yu nasıl öldürdüyse Hwasa'yı da öyle öldürecektim.
Artık onu kimse benim elimden alamaz.
Son defa bütün salonu kaplayan panolara baktım ve evde silah aramaya koyuldum.
Portmantoya bakacakken gözüm kapıya açılmasın diye koyduğum eşyalara kaydı.
Chaeyoung belki gelir diye koymuştum ama son dediklerinden sonra geleceğini sanmıyordum.
Bütün evi aradıktan sonra geriye sadece evdeki büyük bar kalmıştı.
Barın arkasına geçtiğimde tek görebildiğim karmaşaydı. Bütün evi sanki kendi evimmiş gibi dağıtmıştım.
Barı altına üstüne getirdiğimde hâlâ bir şey bulamamıştım. Ani bir sinirle boş bir şarap şişesini kaptım ve duvara doğru fırlattım.
O an gözüme barın altında bir şey çarptı. Bantla barın altına bantlanmış bir silah olduğunu fark ettiğimde neredeyse çığlık atacaktım.
Silahı elime aldığımda şarjörünün tamamen dolu olduğunu gördüm.
Ben çığlığı basacakken kapıdan bir zorlama sesi geldi, yoksa..
"Lisa, orada mısın?! İyi misin?" Chaeyoung'un sesini duyduğumda onu nasıl atlatacağımı düşünmeye başlamıştım bile.
Kapıya ilerlediğimde onun çoktan koyduğum eşyaları hallettiğini fark etmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My nepenthe
FanfictionChaeyoung, yıllar sonra onu terk eden eski sevgilisini tekrar görür ama hayatında olacak büyük değişikliklere hazır değildir ve tekrarlanacak ihanetlere. |chaelisa|