Ben bir çocuğun hayalleri içinde kayboldum.
O çocuk benim çocukluğumdu, ben kaybolmuştum.
Tamam, kabul ediyorum.
İyi bir insan değildim belki ama bunları da hak ettiğimi düşünmüyordum.
O gece ben orada sadece o adamı görmedim.
O gece ben orada çocukluğumu gördüm. Sokaklarda koşup oynaması gereken çocuğun aksine ağlayarak dövülmesini gördüm.
Acı çekişini gördüm. Canının nasıl yandığına bir kez daha şahit oldum.
O gece ben katilime ikizi kadar benzeyen o adamı gördüm.
Birisi ruhumu diğeri de bedenimi yaktı kül etti.
Ben onun karşısında dimdik dururken karşımda seyrettiğim çocukluğum, dizlerinin üzerine çökerek ağladı.
Canım yandı benim! Neden kimse umursamadı?
Neden umursayan tek kişiyi de zihnimin en ücra köşesine gönderdiniz? Ben ne yaptım da bu hayat benden intikamını aldı?
Ben ne yaptım da bu hayat benden intikamını aldı?
Üzerinden bir gün geçti ve yaptığım tek şey öylece durup olan şeyleri seyretmek oldu.
Üzerime kot ve bazı yerleri modelinden yırtık olan bol, ince bir kazak giydim. Diğer günlerde olduğu gibi değildim ama. Mesela üzerimde siyaha dair bir şey yoktu kazağım krem rengi kotum ise maviydi.
Siyaha bürünmemi isteyen onlardı çünkü.
Ayakkabılarımı da giyip saçıma başıma bir şey yapmadan odadan çıktım. Saat gece yarasıydı ve herkes uyumuştu. Garajın anahtarını alıp dış kapıyı açtım.
Kimseye görünmemeye çalışsam da araba alacaktım ve fark edilecektim, o yüzden umursamadan garaja girdim.
Sağ taraftaki araba anahtarlarından birini aldığımda tuşa bastım ve son model bir spor arabanın açıldığını gördüm.
Hızlıca arabaya binip çalıştırdım. O sırada garajın kapısı açıldı ve yavaşça çıkış yaptım. Arabanın kendi sesi bile oldukça yüksekti.
İyi değilim.
Hiç iyi değildim.
Koşa koşa yanıma gelen Mert'i gördüğümde kaşlarımı çattım.
Camı açtığım sırada "Nereye gidiyorsun yenge? Bizde gelelim seninle." Dediğinde atabildiğim en sert bakışı attım ona.
"İstemiyorum Mert! Eğer isteseydim söylerdim dimi? Şimdi beni görmedin tamam mı? Beni karşınıza almak istemezsiniz." Deyip evden ayrıldım.
Ne kadar korktu bilmiyorum ama hiç uğraşacak halde değildim.
Şansıma yollar boştu ve gideceğim yeri çok iyi biliyordum. Telefonumda yanımda yoktu.
En son iki yüzle gittiğimi görmüştüm sonra da daha hiç bakmamıştım ama o rakamı çoktan geçtiğimi biliyordum.
En son dayanamayıp öyle bir çığlık attım ki boğazımın acısından öksürmeye başlamıştım. Yanaklarım ıslandığında ağladığımı daha şimdi fark ediyordum.
Bir hıçkırık kaçtı dudaklarımın arasından. Bir gözyaşı intihar etti, diğerleri de ona eşlik etti.
Oysa ne çok direnmiştim ağlamamak için! Ne çok direnmiştim güçlü kalabilmek için!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHZEN
Dla nastolatkówNereden bilebilirdim, hayatımın altüst olacağını? Nerden bilebilirdim, bundan sonra hayatımın kökten değişeceğini? Bilemezdim. Bilemedim de. Araf ben sana dair her şeyi unuttum mu?" Gözlerime öyle baktı ki bir anlam veremedim. Ama acının geriye bı...