Merhabaaa... iyi okumalar :))
Ne sanıyordu bu kadın beni, duvar mı? Onun karşısında gözlerine bile bakmaya kıyamıyordum. Onu bilerek üzeceğimi nasıl düşünürdü? O kurallar kadar saçma şeyler duymamıştım. Arabayı hızla çalıştırıp evden uzaklaştım. Lanet olsun, ben hiçbir kadına karşı bu kadar büyük hisler beslememiştim. Hayal'in özel olduğunu düşünürken... hiç adil değildi. Dağılmıştım. Ve canım hiç olmadığı kadar çok yanıyordu şimdi.
Nereye gideceğimi de bilmiyordum ki. Bu kız gerçekten bende kafa falan bırakmamıştı. Ne yapacağımı bilemez bir şekilde tur atıyordum resmen. Aklıma ne yapmam konusunda en ufacık bir şey bile gelmiyordu. Sanki beyin hücrelerim bana ihanet ediyordu.
En sonunda bir bara girdim. Hayal'i tanımadan önce fazlaca takıldığım barlardan birine. Barmen beni görünce "Oo Demir Bey uzun zaman oldu." dedi alayla. Sahi Hayal'i ilk gördüğüm gün gelmiştim buraya. Gerçekten de uzun zaman olmuştu.
"Uzatma Tolga, bana içecek bir şey ver."
"Her zamankinden mi?"
Her zamanki? Başımı iki yana salladım. "Alkolsüz." Tolga bana garip garip baktıktan sonra başını salladı. Biraz sonra önüme kokteyl koymuştu. "Alkolsüz." diye bastırarak söylediğinde başımı salladım.
"Bugünleri de görecekmişim."
"Dalga geçme." Hayal bu kadar içime işlemişken bir de onun alay etmesini kaldıramayacaktım. O burada olmadığı ya da beni görmeyeceği halde içmiyordum. İçemiyordum. Sanki... sanki bir şey beni uzak tutuyordu.
Tolga ise arkadaşça koluma dokunduktan sonra başıyla onayladı.
Gürültülü ortam ve delice içen insanlar. Bir zamanlar bu ortam beni mutlu ederdi. Hayal'i tanımadan önceki zamanlarda. İnsanları boş boş izlerken "Demir." diye seslenildiğini duyunca o tarafa döndüm.
"Asu." Asu gülümsedi. Hiç değişmemişti. Kızıl saçlar, yeşil gözler, kırmızı dudaklar ve mini bir elbise. Kabul ediyorum fazlasıyla seksiydi.
"Naber Demir? Uzun zamandır görüşemedik." Sesinin de baştan çıkarıcı olduğunu unutmuşum.
"İyi" dedim ona bakmadan. Onu sormadım. Sorsaydım konuşma uzayacaktı. Oysa ben sadece kendimi dinlemek istiyordum.
"Ben de iyiyim canım." dedikten sonra elimdeki kadehi alıp içkimi içti. İçtikten sonra yüzünü bir garip yapıp bana baktı. "Alkol yok mu tatlım?" derken onu nereden tanıdığımı düşünüyordum.
"Yok Asu." dediğimde omuz silkti.
"Bugün de öyle olsun napalım." derken dili dolanınca çakır keyif olduğunu ancak anlayabilmiştim. Önceden alkolün kokusunu uzaktan hissedebilirken şimdi gözümün önündeki kızın sarhoş olduğunu zor anlıyordum.
Asu kollarını boynuma dolayınca "Ne yapıyorsun?" diyerek kollarını tuttum ama kız resmen yapışmıştı.
"Ay Demir ya ne var? Eğleniyoruz işte. Uzun zaman sonra görmüşüm seni."
"Asu ben evliyim."
Omuz silkti umursamaz bir tavırla. "Ne varmış eğleniyoruz." dedi ve başını göğsüme yasladı. Yok yok bu kız başıma bela olacaktı. Asu'dan uzaklaştığımda gözlerini dikmiş bana bakıyordu ama onu umursayacak vaktim ya da sabrım yoktu gerçekten. İçkinin parasını bıraktıktan sonra hızla bardan ayrıldım.
Önceden kendimi iyi hissettiğim yerler şimdi iyi hissetmemi sağlamıyordu nedense. Sokaklarda boş boş dolaşırken aklım Hayal'deydi. Onu kırmak için elimden geleni yaptıktan sonra şimdi ona gitmek istiyordum. Her gittiğim yerde onu görüyormuş gibi hissediyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
En Büyük Hayalimdin Sen -Tamamlandı-
RomanceHerkesin bir hayali olduğu gibi onun da bir hayali vardı. Aşık olduğu ünlüyle tanışmak... Ve kader onları tanıştırdıktan bir süre sonra nikah masasına oturmalarını sağlayacaktı. Ocak 2015te yayınlanmaya başlamıştır. 4.11.2016 itibariyle GİZLİ CE...