12. Tek Yalan

8.5K 569 13
                                    


Foto:Demir

Hayal bir süre sessizce bekledikten sonra "Evde başka misafir odası var mı?" diye sordu kızaran yanaklarıyla. Neden bilmiyorum ama "Aslına bakarsan var ama hiçbiri şu  an kullanılacak durumda değil" diye cevap verdim

Sessizce düşünürken bir süre onu izledim. Masum bakışları yere odaklanmıştı. Dudaklarını hafifçe ısırmıştı. Çıkış yolu arıyordu anladığım kadarıyla. Düşünceli bir şekilde öylece duruyordu. Sonunda yenilgiyi kabul ederek "Tamam, salonda uyurum ben." diyerek gitmek için adım attığında kolundan tutarak onu durdurdum. Yüzüme bile bakmıyordu artık. Haklıydı da ama bu neden benim canımı bu kadar sıkıyordu bilmiyordum. Belki de onun bu kadar masum benimse bu kadar acımasız olmamdı sorun. Kalbimde bir yerlerde ondan özür dilemek istiyordum belki de. Onun beni affetmesi her şeyi değiştirecekmiş gibi geliyordu. Garip bir şey içimde yer edinmişti sanki. O kımıldadıkça yara açılıyordu sanki.

"Saçmalama Hayal, Esra gece kalkacak olsa tüm akşam yaptığımız o kadar şey boşa gidecek." dedim ikna etmeye çalışarak. Kafasını kaldırıp ilk defa bana baktı. Gözlerinde hüzün barındırıyordu. "Umrumda mı sanıyorsun?" dediğinde sinirli olduğunu görebiliyordum. 

"Tamam senin umrunda olmayabilir ama benim umrumda. O yüzden bu gece benim odamda kalmanı istiyorum." dediğimde bana inanamaz bir şekilde bakıyordu.

"Neden, evlendikten sonra kızları yatağına atmakta zorluk mu çekiyorsun yoksa?" diye alayla sorduğunda  iç geçirdim. Neden bilmiyorum ama onu tanıdığım ilk gün o hayatı geride bırakmıştım. İçmiyordum, kızlarla tek gecelik ilişki yaşamıyordum. Bunu söylesem de inanmayacağı ortadaydı o yüzden uzatmadan "Sana zarar verecek değilim, benim için yaptığın fedakarlıktan sonra." dediğimde bir süre bana baktı. Ve bu bakışları içimde yer edinen, tanımlayamadığım o şeyi kımıldattı. 

***

Hayal

Ona inanmak istiyordum gerçekten ama yapamıyordum. Çünkü bir kere beni kandırmıştı. Ve bunu yapabileceği en adi şekilde yapmıştı. Arkamdan iş çevirmişti. Belki bana gerçekleri söyleyecek kadar adam olsaydı onun halini anlamaya çalışıp ona yardım edebilirdim. Ama o ikimize de bu şansı vermemişti. Ve yalan kendisi gibi kötü olan şeyleri hayatlarına sürükleyip duruyordu. Gerçekler ortaya çıkana kadar da durmayacaktı. 

"Bana verebileceğin en büyük zararı verdin zaten sen!" 

Yüzünün değiştiğini görebiliyordum ama rol yapıyordu bence. Sonuçta uzun bir süre de beni seviyormuş gibi yapmamış mıydı? Hakkını vermem gerek oyunculuk konusunda fazlasıyla iyiydi. Ayaklarımı yerden kesip sonra en yüksekte pat diye beni bırakmıştı. 

"Hayal hadi inat etme." dedi sıkıntılı bir sesle. Yüzünden bugün fazlasıyla yorulduğunu okuyabiliyordum aslında. En acısı da bu değil miydi zaten? Beni ona bakarken bile derdini anlayabiliyordum ama o benim derdimi anlamak bile istemiyordu. Hoş derdimi biliyordu ama umursamıyordu ya, neyse. 

"Eğer bana elini sürersen seni herkese rezil ederim." derken sesim fazlasıyla tehditkardı. Biliyordum, ne yaptıysa kariyeri için yapmıştı. O yüzden rezalet çıkmasını istemezdi. En azından bu kadar haya barındırıyordu içinde. Başını salladı usulca. Bu kadar çabuk kabul etmesinden şüphelenmeli miydim? Bu şekilde daha ne kadar yaşayabilirdim ki? O yüzden temkinli de olsa ona güvenmek zorundaydım. Yoksa içimdeki şüphe kurdu tüm hücrelerime kadar beni yemeden bırakmayacaktı.

Onun peşinden odasına giderken aptal olduğumu düşünmeden edemiyordum. O kadar kadın varken beni ne yapsın o adam? Kendime sinir olmadan edemedim. Odasının kapısını açıp içeri girdiğinde kapıda benim de girmemi bekledi. 

En Büyük Hayalimdin Sen -Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin