En Büyük Hayalimdin Sen -Tamamlandı-

32. Test

Hayal'in gözlerine baktım. O kadar ciddi bir şekilde bana bakıyordu ki vereceğim cevabın onun için ne kadar önemli olduğunu anlayabiliyordum şimdi. "Seni üzmek istemiyorum aslında." dediğimde bana baktı.

Şaşkın şaşkın beni süzerken "Daha bakacak mısın?" diye sordum alayla.

Hayal gözlerini kaçırıp "Üzme o zaman." dedi çocuk gibi.

***

Hayal

Yolculuktan sonra otele geldik. Yolculuk sırasında Demir ile tek tük konuşmuştuk. Bu gezinin nasıl olacağı konusunda fazlasıyla merak içindeydim. İçimden bir ses bu gezinin bir şeyleri bitirmek için değil de yeniden başlamak için olduğunu söylüyordu.

Otele geldiğimizde Demir'in bir oda ayırttığını öğrendim. Aynı odada mı kalacaktık yani? Bu adam beni kalpten götürecekti. Öyle heyecanlıydım ki.

Odaya geldiğimizde çok yorgun olduğumu düşünmeden edemedim. Yine de eşyalarımı dolaba yerleştirdim önce. Eşyalarımı yerleştirdikten sonra onun pencereden dışarıyı izlediğini fark ettim. Yanına ilerleyip ben de dışarıyı izledim bir süre.

"Burayı hatırlıyor musun?" diye sordu. Nasıl hatırlamazdım ki? 

Konuşmaya başlamadan önce derin bir nefes alma gereği duydum birden. "Evliliğimizin ilk gününe burada uyandık. Son gününe de burada uyanacağız demek. Evliliğimiz burada evlendiğimiz gece bitmişti. Hem de hiç başlamadan. Burada biten evliliğimizi burada maziye gömeceğiz."

Bana baktı. "Pişman mısın?" diye sordu sonra. Nasıl olmazdım ki? hayatımdan aylar çalınmıştı. O da yetmezmiş gibi insanlara duyduğum güven, bir daha aşık olacağıma olan inancım da kaybolmuştu.

"Koca bir yalanı aylardır yaşıyor olmaktan mı? Tabi ki."

"O sana söylediğim ilk ve tek yalandı." 

"En büyük ve en yıkıcı olan." diye mırıldandım. "Ben çok yorgunum, uyuyacağım biraz." diyerek yanından ayrıldım sonra.

***

Uyandığımda baş ucumda bir not vardı. 

Aşağıdayım, telefonun alarmını akşam yemeği için kurdum. Yemekte aşağıda ol, lütfen.

Yemek saatine bir saat vardı ve o saati yarım saat sonra çalması için ayarlamıştı. Bu adam yarım saat içinde hem ayılıp hem de hazırlanabileceğimi düşünüyorsa yanılıyordu. yemek saatine dakikalar kala hazır bir şekilde aynada kendime bakıyordum. Bir süre kendimi izledim. Siyah mini bir elbise giymiştim. Siyah çizmelerle çok güzel olmuştu. Aynada "Onu seviyor musun Hayal?" diye sordum kendi kendime.

Sonra dolan gözyaşlarımla "Seviyorum." diye fısıldadım. Hala seviyordum. Bunu inkar etmeye gücüm yoktu. Bir süre daha düşünsem ağlayacağımı biliyordum o yüzden daha fazla düşünmeden aşağı indim. 

Koca yerde Demir'e takılmıştı hemen gözlerim. Aramızdaki çekim sayesinde onu bulmakta güçlük çekmiyordum. Sanki mıknatıs gibi ona doğru çekiliyordum. Masaya doğru emin adımlarla yürüyüp karşısına oturduğumda bana süzen bakışlarla bakıyordu. Ve bu nedense beni birden rahatsız etmişti. 

"Bir şey mi var?" diye sorduğumda dudakları kıvrıldı. Gülümseyerek "Daha önce bu kadar güzel bir kadınla yemek yememiştim." dedi. Kaşlarımı kaldırıp dikkatle ona baktım. 

"Benden çok daha güzel kadınlarla yemek yediğini ikimiz de biliyoruz." dedim umursamaz bir tavırla. Garsonun önüme koyduğu menüye bakarken onun bakışlarını görmezden geliyordum. Sonunda menüyü indirip "Bir şey mi söyleyeceksin?" diye sordum.