Demir belli belirsiz gülümsedikten sonra "İstediğin bu mu?" diye sordu alayla.
Gülümsedim. "Yani beni aylardır üzdüğüne göre istediğim evet bu." o da bana gülümsedi içten bir şekilde.
"Senin beni ne hale soktuğunu görmüyorsun sanırım." dirseklerimi masaya dayayıp başımı da ellerimin arasına koydum. Gülümseyerek "Ne haldeydin, anlatsana." burnumu sıkıp "Çok şey istemiyor musun?" diye sordu. Gözlerimi devirip masadan kalktım ve geri yaslandım. Kollarımı da birbirine dolayıp susunca Demir kahkaha attı.
"Hey, uzun süre küs gibi yaşadık zaten. Şimdi küsmenin sırası mı?" dediğinde içimden ona sarılmak geldi ama herkes bize bakarken bunu yapamazdım.
Gözlerine baktım bir süre. Karşımdaki adam bana aşıktı. İçimden deli gibi dans etmek geliyordu. Bir yandan da bana inanmayışı aklıma geliyordu. Ona kaçamak bir bakış atıp gözlerimi kaçırdım. Sonra oflayarak ona baktım.
"Seninle ne yapacağım ben?" dediğimde ciddi ciddi bana baktı. Gözlerini ayırmadan bana bakıyordu. Sonra gülümseyerek "Bunu sen mi söylüyorsun?" diye sordu.
"Ne-neden?" dedim zorlukla.
"Çünkü Hayal..." bana muzip bir şekilde baktı. "Aklımı başımdan alıyorsun." dediğinde gülümsememek elde değildi.
"İnanmıyorum o buz kalbinde eriyen bir şeyler de varmış."
"Şımarma hemen." dediğinde gözlerimi devirdim. Bir süre sessiz kaldıktan sonra masaya eğilip "Demir Aras bana aşıkmış heyooo." dedim neşeyle.
O ise sadece sırıttı. Bu mutluluğu o kadar uzun zaman beklemiştim ki şimdi sadece rüya gibi geliyordu. Bir süre onunla sessizce oturduk. O sırada Güneş yanımıza gelip "Barıştınız sanırım?" dedi sorar bir şekilde.
Demir ile göz göze geldikten sonra başımı salladım. "Evet." dediğimde "Çok güzel." dedi. "Hastaneye gidip test sonuçlarını alabiliriz." Demir'e baktım.
"Sen gidip al istersen." dediğimde bir süre düşündükten sonra başını salladı. "Gidip alalım bakalım." diyerek Güneş'e baktı. "Kocanı da alsam sorun olmaz sanırım. Siz eve gidin isterseniz." Güneş uslu bir çocuk gibi başını salladı.
"İyi olur kızımı da babaannesinden alırız hem." dedi.
***
Demir
Hayal'e baktığımda gözlerinde hüzün gördüğüme yemin edebilirdim. Ona olan aşkıma sevinmiş olabilirdi ama bir yandan da bana kızgındı görebiliyordum. Gitmek için birkaç adım attıktan sonra dönüp onu yanağından öptüğümde gülümsemeye çalışarak baktı. Sonra da Ömür'ün peşinden ilerledim.
Hastaneye gidip testleri sorduğumuzda hemşire bir süre beklememizi istedi. "Demir Bey eşinizin tahlilleri çıkmış. Doktor Bey sizi odasında bekliyor."
Doktorun odasına girdiğimde adam oturmamı işaret etti. "Buyrun oturun Demir Bey."
Koltuğa oturduğumda bilgisayarından bir şeylere baktıktan sonra "Eşinizin ne sorunu olduğunu söyleyeceğim ama sakin olun." dediğinde bir şeylerin ters gittiğini anlıyordum.
"Ne yani hamile mi?" diye sorduğumda başını iki yana salladı.
"Keşke öyle olsa." dediğinde daha da merak etmiştim.
"Eşinizde böbrek yetmezliği var." yerimde öylece kalakalmıştım. Sevdiğim kadına yeni kavuşmuşken bunun olması da kaderin ayrı bir oyunuydu sanırım. Ona güvenmediğim için şimdi daha da suçlu hissediyordum kendimi. Onun yüzüne nasıl bakacaktım, onu beraber bu hastalıkla savaşabileceğimize nasıl ikna edecektim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
En Büyük Hayalimdin Sen -Tamamlandı-
RomanceHerkesin bir hayali olduğu gibi onun da bir hayali vardı. Aşık olduğu ünlüyle tanışmak... Ve kader onları tanıştırdıktan bir süre sonra nikah masasına oturmalarını sağlayacaktı. Ocak 2015te yayınlanmaya başlamıştır. 4.11.2016 itibariyle GİZLİ CE...