Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin lütfen. İyi okumalar.
SİTANSEL CEMİYETİ
6.BÖLÜM
Aitlik Duygusu ve Kabullenişler
Nazar'ın Boran'a bakışını es geçip İzel'in bana bakmasıyla İzel'e dönüğümde korkunç bakışlarına maruz kaldığımdan Boran'a döndüm. Nazar birkaç adım atmıştı ki Boran kulağıma fısıldadı:
"Sen girişte bekle, iki dakikaya geliyorum. Nazar yaranı görmesin." Hızlı adımlarla ortamı terk ettiğimde ikide bir arkamı kontrol ediyor, İzel geliyor mu diye bakıp duruyordum. Kapıda Devrim'i görmemle rahat bir nefes aldım ve yanına ulaştım.
"İzel'i gördüm." dedim öcü görmüş gibi konuştuğumda. Devrim'den küçük bir gülüş sesi geldi. Gözlerini devirip arkama baktığında korkuyla arkamı döndüm.
"Merak etme, gelmiyor. Kandırdım seni." Göz kırptığında bu sefer gözlerimi ben devirdim.
"Beni cemiyete sokar mısın?" dediğimde kafasını salladı. "Bu Boran yüzünden başıma gelmeyen kalmadı. En başta onu takip ettim, bu izbe yere geldim. Neden buraya geldim de başka bir yere gidemedim? O da Dağhan yüzünden. Pis şerefsiz işte... Kardeş diyorsun, kalleş çıkıyor. Yemin ederim, sana Devrim, ondan beklemezdim. O kadar sinirliyim ki puşta..." Devrim'in şaşkın bakışları beni bulduğunda şaşkınlıkla ağzımı kapattım. "Pardon ya... Küfrettim, değil mi ben? Zaten yanlışlıkla lan da dedim bugün... Ama beni siz bozdunuz, Devrim."
"Sen acıkmış olabilir misin?" diye sorduğunda kaşlarımı çattım.
"Pardon ama ne alaka?" Güldü ve içeriye girdi. Peşinden yürüdüğümde dolapların dibindeydik.
"Acıktığında biraz saçmalıyor gibisin, diye yorumladım." Kaşlarım havaya kalktı. "Ha, bak rahatsız değilim. İstediğin kadar saçmala. Bana da gülecek şey çıkıyor. Ama işte... Acıkma. Gel, yemek yiyelim."
"Olur. Zaten o amiyanenin yanında kala kala kaba saba bir bireye döndüm. Biraz senin gibi kibar birinin yanında kalmaya ihtiyacım olmuş olabilir." Kalbimin hâlâ hızlı attığını fark ettiğimde kaşlarım çatıldı. Bence benim o amiyaneden uzak durmam gerekiyordu. "Götür ya beni mutfağa. İştah falan da pek kalmadı ama olsun, yerim ben."
"Tamam," deyip dolapları çektiğinde stresten bacaklarımı sallıyordum. "Bugün yanında astım ilacın var mıydı? İyi misin?" Sol anahtarlı meşhur hole girdiğimizde kafamı salladım ama görmedi. Arkasını döndükten sonra kafamı tekrardan salladım.
"Astım ilacım yanımdaydı, her zamanki gibi. Şu anda da yanımda..." Dişlerimi sıktığımda yine kaşlarımı çattım. "Âşık olma belirtileri..." dedim sessiz bir şekilde.
"Ne?" diye soran Devrim'e gülümsedim.
"Kaşık alma belirtmeleri." dediğimde gözlerini kıstı, ardından güldü. "Yemek yiyeceğim kaşığı seçeceğim. Öyle, saçma sapan şeyler..." Ben neden bu kadar saçmalıyordum?
"Saçmalayan insanlar genelde ya çok mutludur ya da çok mutsuz." diyen Devrim, logoya baskı uyguladığında aklım eskiye gitti. "Sen? Çok mu mutlusun, çok mu mutsuzsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİTANSEL CEMİYETİ
General FictionBir elveda bile ağır gelirmiş, Terk edilmiş tüm yüreklere. Ki bazı elvedalar, Dile getirilemezmiş; Çünkü gözlerden anlaşılırmış bazı vedalar, Gözyaşları, kalbinden akarmış bazı insanların. Gitme, diyemezlermiş, Kimsenin dilinden dökülmezmiş veda sö...