31. KAYBETMEDEN KAZANAMAZSIN.

787 124 508
                                    







Keyifli okumalar, bölüm sonu konuşalım. 🤍
Ve dikkat! Okuyacağınız bölüm 21.000 kelimedir.

SİTANSEL CEMİYETİ II

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

SİTANSEL CEMİYETİ II

31. BÖLÜM

KAYBETMEDEN KAZANAMAZSIN

Uğraşırsın bazen,
Didinirsin hayatta
Fakat istediğini alamazsın...
Çünkü bazen,
Zafere giden yolda,
Kaybetmeden kazanamazsın.

Biliyor musunuz, yalnızken ve tepetaklakken kendimi zorla attığım sokaklarda ağır ağır yürüdüğüm o anlar silinip gitmişti kafamdan çünkü şu an, şen şakrak bir vaziyette, Foça sokaklarında, yanımda Boran'la beraber koşar adımlarla sahile doğru yürüyorduk.

"Doğru söylüyorum," dedi tüm ısrarlarıma rağmen fakat bu asla inandırıcı değildi. "İnanmıyorsan döndüğümüzde kâğıdı gösteririm direkt, üstünde tarihi de yazıyor." Gülüşüm bir anda soldu ancak hâlâ sahile doğru koşar adımlarla ilerlediğimiz için fark etmedi. "Olsun, ne fark eder ki?" Bir anda durunca el ele tutuştuğumuz için ben de duraklamak durumunda kaldım. "Yazdım işte..."

Yaklaşık on dakikadır Boran'ın bu şiiri ne kadar zaman önce yazdığını tartışıyorduk fakat şu an tadım kaçmıştı çünkü dönmek istemiyordum.

"Döndüğümüzde..." diye tekrarladığımda onun da yüzü bozuldu. Sokağın ortasında birkaç saniye öylece kalakaldık. "Birincisi, o kız hâlâ orada..." Yüzü daha da bozuldu; çenesi kasıldı, gözlerinde aniden hüzünlü bir bakış peyda oldu ve kaşları çatıkken gevşedi. Onu böyle görmek canımı sıkıyordu ama devam etmek zorundaydım. "İkincisi, Selçuk gibi bir faktör var ve hepimizin hayatında büyük bir travma bıraktı ya da travmalarımızın tetiklenmesine sebep oldu..." Bu çok acı bir gerçekti bu yüzden bu cümleyi oldukça hızlı söylemeye çalışmıştım, ne kadar hızlı söylersem o kadar çabuk unuturdum ve diğer maddeye geçtiğimde daha hafif olurdu. "Üçüncüsü, bana çok güzel bir şiir yazmış olabilirsin ama bu senin fazla başına buyruk, öfkeli ve kimi zaman Asilliğini bile tehlikeye atacak kadar düşüncesiz olduğunu değiştirmiyor."

"Kumsal," Sanki söylediklerimin tümünü bekliyormuş gibi cümlemi bitirdiğim an itiraz etmeye yeltendi. Tam dudaklarımı aralayıp izin vermeyecektim ki "Söz vereyim?" dediğinde benim de çatık olan kaşlarım, birkaç saniyeliğine serbest kaldıktan sonra havalandı. Bu söylediğine şaşırmamın sebebi, az önce itiraz edeceğini düşünmüş olmamdı fakat Boran tüm bunları kabullenmiş, sindirmiş ve bir daha böyle olmayacağına dair söz veriyordu. Yoksa hülyada mıydım?

"Ne sözü?" diye sordum anlamamış gibi yaparak fakat suratında birden beliren tatlı gülümsemeden anlaşılıyordu ki onu anladığımı ve şaşırdığımı fark etmişti.

SİTANSEL CEMİYETİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin