Olivia'nın Kehâneti

148 101 22
                                    

"yetmedi mi Sarah artık evine dönmek istemiyor musun" tepemde ney olduğu bile belli olmayan bir varlık fısıldayarak soruyordu.

"B-burası benim evim" başımı kaldıramıyordum bile. Gözlerine her baktığımda başım şiddetle dönüyordu.

Bilinmeyen varlık karanlıkta boş ve simsiyah göz çukurlarıyla beni izlerken diken diken olan tüylerim kabardı.

Arkasından bir kaç gölge daha yaklaşmaya başladığında gıcırdayan kapı sesine onların verdiği korkunun üzerine eklemişti. Odanın kapısının kapandığını anlayınca elimle üstüme örttüğüm örtüyü sıktım.

"Kimsin-iz?" Ağzımdan hızlıca verdiğim nefesle birlikte gözlerimi sonuna kadar açmış , üzerime yüklenen üç karanlık varlık gölgesiyle baş başaydım.

"Kimsin-iz?" Ağzımdan hızlıca verdiğim nefesle birlikte gözlerimi sonuna kadar açmış , üzerime yüklenen üç karanlık varlık gölgesiyle baş başaydım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Olimpos seni kurban edilen klanların damarlarında dolaşan güçleri adına affediyor Sarah , bize katıl ." Bir ağızdan aynı cümleleri söylediler. Kahretsin bir dirhem ışık bile mi olmazdı bir odada. Titremeye başladım fakat korkumu hissetmelerini asla istemiyordum. Başımı dik tutup elimi hızlıca yüzüne çarpmaya kalkarken elim boşluğa deyip aşağıya indi . Güldü;

"Çünkü o bir ruh " arkasında sağa sola hareket eden gölge uzun kirli ve morarmış tırnaklarını yüzüme yaklaştırırken dişlerimi sıkıp olan gücümle rüzgarı çağırdım. Ellerimi yumruk şeklinde korkuyla sımsıkı yapıp , itaat edecek olan rüzgar (hava) odaya girişini tavandan zemine kadar olan camları patlatarak merhaba demişti ruhlara. İkisi etrafa kaçışırken ortada duranın göz çukurlarında kırmızı meydana geldi ve çürümüş yok gibi duran ağzıyla şeytani bir şekilde güldü .

Parçalanan camlardan bir tanesi elimin üzerine girmişti, kan yavaş yavaş yarandığım mesajını verirken oluşan havayı ayağa kalkıp ellerimle onlara savurdum.

Odanın kapısı geri açıldığında onlardan tonlarcası rüzgarda uçuşan siyah poşet görünümü andırıp beni yere kadar devirmişlerdi.

"Kendine gel hadi "

" Yapma artık lütfen sana haberlerimiz var "

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

" Yapma artık lütfen sana haberlerimiz var "

Terler içinde gözlerimi açtım . Gördüğüm, kurtulamadığım rüyalardan birtanesine yakalanmıştım.

Merkür'ün Son Vârisi ( Burçlar ) seri 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin