Artık canım yanıyordu ..
Kendimi savunuyor , onun elinden kurtulmaya direniyordu.
Hızlı hızlı nefes alıp veriyordu sinirden deliye dönmüştü . Boynunun arkasından kan yerine tuhaf bir sıvı geliyordu.
"Ne bakıyorsun! Bunu bana sen yaptın . Kimsin lan sen adın ne senin!""Ben Sarah ! Bunun için üzgünüm fakat fazlasıyla hakediyordun. Geriye kalan tek bir kelimeyi bile sana sarf etmem "
İyice sinirlendi.
" Bak Sarah , bu lanetli Merkür de senin saç tellerini daha bulamazlar bunu biliyor musun sen ? Ha " alaycı ve sinirliydi.
Beni deli ediyordu , nasıl bu kadar ahmak bir kadın olabilirdi diye düşünmeden edemiyordum. Sinirlerim bozulmuştu kolumu tutmuş bırakmıyor, sarsıyor ve üstelik kendini bir halt sanıyordu.
Sanırım o da bir varisti.
Ve Artemis'i temsil ediyordu. Yani diğer bilinen ismiyle Diana'nın. Zeus ve Leto nun kızlarının.
Okuduğum kitaplardan kalıntılarım zihnimde kol geziyordu .
Onunla bir oyun oynamam , ondan kurtulmam gerekiyordu fakat kendisi yorulup Yengecin gözlerinin içine doğru ateş saçarak baktı. Geriye çekilip yarım bir şekilde haha hadi bakalım dedi ve ayağın dibine terlemiş bir şekilde yayını sırtından alıp oturdu
Zar zor nefes alırken, yengecin gözlerinin içine baktım hayal kırıklığıyla. Çok ofkelenmistim. Bunları neden yaşıyordum, dünyadan çok uzakta , güneşe çok yakın.
Hiçbir insanın bulunmadığı yerde , Olympos tanrıları üstüne bir de varisi ve sembolünün hayvanı karşımdaydi. Hızlı bir şekilde zihnimi boşalttım.
Yengecin kıskaçları çok keskin görünüyor ve beni birazdan paramparca edecekti.
Herhangi bir kasırga oluşturup burayı yerle bir edecek psikolojimde kalmamıştı. Hepsinden nefret ediyordum ve bir hiç uğruna öleceğimi düşünüyordum.Birden yengeç kıskacını kaldırıp beni öldürmek üzereyken acılar içinde çığlık atıp inlemeye başladı.
Ve birdaha...
Birdaha .!
Neredeyse beş on defa irkilip birkaç adım geri gitti , sallanıyordu , gözyaşlarını görebiliyordum. Pelerinli , uzun boylu bir kadın onu yaraliyordu arkasında. Her sallandığında oluşturduğu boşluktan görebiliyordum ter içinde.
Hızlı nefes alıp veriyordum hemen zorla kalkıp geri geri giderken , yengeç tamamen yere devrildi. Öyle büyük ve ağırdı ki yer titriyordu o an. Çevrildiğinde arkasında peleriniyle yüzü kapatılmış bir kadın ona baktı ve , bana yüzünü göstermeden elini uzatıp beni yerden kaldırdı.
Onunla iletişim bile kuramadım "tesek-" derken yok olmustu bile hızlıca. Rüzgar gibi karanlığa koşup kaybolmuştu.Arkada duran vâris ise tekrar onun tarafından yara almış , benden nefret ederek ve ürkerek pes etmiscesine yüzüme baktı.
"Şimdi anlıyorum herşeyi " diyerek yanımdan defolup gitti
Susuz kalmıştım, başım dönüyor ve aşırı derece yorgundum. Herşey aklımda olup aynı anda hiçbir şeyi düşünemiyordum.
Gözlerim dolmuştu , buradan o an için çok soğumuştum. Uğursuz gelmiş gibiydi.
Birden karanlığın içinde bir yankı duydu.
"Sarahh , Sarah !"
Fevri şekilde " kimsin " derken gardimi bu defa almıştım. Akillanmis gibiydim bu defa .
Tam üstünde bulunduğum yerin altından geliyordu.
Ben buraya üç bin asır yıl önce gömüldüm. Hermesin yanına dön ve kendine dikkat et bir süre en azından. Meclis bunun için bir savaşa hazırlanıyor olucak yakın da.
Bir ruh ' u duyuyordum. Bu kafayı yemek için en son radde geçerli bir sebep olmuştu bile bana.
"Peki kimin Ruhusun? " neden öldün? " diye sordum sesim titreyerek .
"Antlaşmadan bin asır sonra bozulması için çıkan savaşta kaybedilen bir beden sadece , buradan git. Şuan evrenin en ıssız köşesinde tek başınasın. Şatoya dön"
Daha fazla konuşmak bile istemiyordum , ama bir ölüden haber alabilmek, tarihi öğrenebilmek çok cazip gelmişti.
Hermesin yanına doğru ilerlemeye başladım fakat bitkindim.
"Septiaa" diye boşluğa seslendim bir umut. Ses dört defa yankı ile bana döndü
Septiaa
Septiaa
Septiaaa
SeptiaSeptia sahiden de çok uzak bir noktadan beliriverdi. Geliyordu ..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Merkür'ün Son Vârisi ( Burçlar ) seri 1
Fantasi♊ Kitapta ikizler burcu olan Sarah , Hermes'in son elçisi ve Merkür'ün son vârisi olduğu için , dünyada mezarlıklardaki ölüler ve ruhlar tarafından rahatsız ediliyor. Tüm bunlardan habersiz olan Sarah'i ailesi bir kliniğe kapatmak üzereyken bazen rü...