Selam!
Nasılsınız?
İyi okumalar✨️
Elimdeki valizi alan Ömer abiye gülümsedim. Karan ve Helin arkamızdan tartışarak gelirlerken onlara bakıp güldüm. Dörtlü olarak Amerika'ya gidiyorduk ve birazdan uçağa binecektik. Tabi kontrol noktasını atlatırsak...
"Ya abi taşıyamıyorum işte!" Sızlanan Helin'le ofladı Karan.
"Kızım 3 tane valiz al diyen kimdi? Alt tarafı 1 hafta ya!" Karan'ın haklı isyanına güldüm sadece. İkisi didişirken önce Ömer abi ardından ben geçmiştik. Valizleri bıraktığımızda bir süre Karan ve Helin'i bekledik. Geldiklerinde ilerlemeye başladık.
Birkaç dakika sonra uçağa bindiğimizde yerlerimize oturduk. Karan VİP bölümden herkese tekli koltuk almıştı. Zengin adam!
Sol taraf önde Karan, onun arkasında ben varken Helin sağ taraf önde Karan'ın yanındaydı. Ömer abi de Helin'in arkasında.
Uçak kalkmadan arkasını döndü Karan. "Bir sorun olursa söyle tamam mı güzelim?" Başımı sallayıp onayladım. Gülümseyip önüne döndü.
Ömer abi şimdiden boynuna aldığı yastıkla uyuma moduna geçmişken Karan elindeki tabletle işle ilgili uğraşıyordu. Helin ise telefonundan sinirle birine mesaj yazıyordu, Ilgaz'a sövüyor da olabilir tabii.
Ben de elime telefonumu alıp oyalanmaya başladım. Bir süre sonra uçak havalandığında derin bir nefes aldım. Toplu taşımalarda genel olarak aklıma gelen facia senaryolarını unutmak için gökyüzünün resmini çekip telefonu kaldırdım. Ömer abinin arabada hepimize verdiği boyun yastığı alıp boynuma doladıktan sonra gözlerimi yumdum. Uyumak en iyisiydi.
-
Saçımda gezen büyük elin varlığı gülümsememe sebep olurken bir kere daha öptü yanağımı. "Bebeğim hadi."
Yavaşça gözlerim aralanırken kaydığım koltukta dikleştim. "Uyuyorum bahanesiyle adamdan aldı tüm öpücükleri!" Ömer abinin yine bana laf atmasına göz devirip dil çıkardım.
Karan bize gülerken gözlerimi oyalayıp ayıldım. Helin eşyalarını toplamaya çalışırken Karan ve Ömer abi çoktan hazır başımda bekliyorlardı. Ben de hızlıca kalkıp eşyalarımı toparladıktan sonra çoktan durmuş uçaktan indik. Güzel uyumuştum...
Saat farkından dolayı New York'ta öğlendi şu an. Karan'ın yemek teklifiyle buradaki arabasına binip güzel yemekleri olan bir kafeye gittik. Adamdan para akıyor, götümüzü kurtardık.
İçeri girdiğimizde sıcak bir ortam karşılamıştı bizi. Sarı saçlı, oldukça güzel bir kadın yanımıza geldiğinde Karan'a sarıldı. "Karan! Welcome!" Aksanından dolayı Karan'ın adını tatlı bir telafuzla söylemişti.
Bu kadını tanıyordum. Karan'ın Amerika'daki arkadaşlarından Betty'di. Oldukça tatlı bir kadındı ve Karan'dan 2 yaş küçüktü. Birkaç kere karşılaştığımızda konuşma fırsatımız olmuştu ama hatırlamamış olabilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Je T'aime Bébé | Yarı Texting (+18) ✓
Genç Kız EdebiyatıKaran : Eylül anlamıyorum Eylül : Şöyle anlatayım Eylül : Je t'aime bébé Eylül Kara & Karan Arslan HİKAYENİN İÇERİSİNDE +18 KISIMLAR, CİNSEL İÇERİKLİ KONUŞMALAR, KÜFÜRLER MEVCUTTUR! RAHATSIZ OLACAK OLANLAR OKUMASIN! je t'aime bébé : Seni seviyorum b...