(Galeri)
Ömür: İlyas... Ne oluyor bu ne hâl?
İlyas: Hiç birşey göründüğü gibi değil.
Haşmet: Birisi burda ne olduğunu adam akıllı anlatsın yoksa yemin ederim ikinizi de öldürürüm.
(Haşmet Silah Doğrultur)
Alpaslan: Napıyosun Haşmet abi indir silahı. Amcam yok diyorsa yoktur.
Enişte: Oturup konuşalım Haşmet Ağa.
Haşmet: Ne dinleyeceğim söylecekleri yalanları mı?
Nur: Bi dinleyin sadece...
Hızır Ali: Amca niye susuyorsun.
İlyas: Ben diyeceğimi dedim yeğenim göründüğü veya sizin anlayacağınız gibi değil. Bana güvenen güvenir yok güvenmeyen de kendi bilir. Bu saatten sonra ben suçsuzum diye kimseyi ikna etmeye çalışamam.
Ömür: İndir abi silahını sıkacağın kurşuna bile değmez. Gidelim...
(Haşmet ve Ömür Gider)
İlyas: Ya sen niye benim başıma böyle böyle bir olay geldi demiyorsun da susuyorsun.
Nur: Ben ne diyeceğimi bilemedim.
Alpaslan: Senin burda ne işin var Nur?
Nur: Annem vefat etmiş sabah bende ne yapacağıma nereye gideceğimi bilmedim buraya geldim.
İlyas: Ya ben senin sevgilin miyim akraban mıyım niye buraya geliyorsun.
Nur: Üstüme gelip durmayın zaten psikolojim bozuk.
İlyas: Yok yok yanlış kişi ölmüş keşke ben ölseydim de şu günleri görmeseydim.
Enişte: Allah gecinden versin İlyasım.
Hızır Ali: Amcam böyle giderse zaten Haşmet abi o işi görecek.
İlyas: Herkes çıkabilir mi odadan şuan çok sinirliyim kötü birşey yapmak istemiyorum.
Alpaslan: Amca...
İlyas: Çıkın ulan!!!
Alpaslan: Yürü Nur sende.(Haşmet Ömür Arabada)
Haşmet: Ağlama Ömür değmez.
Ömür: Ben kendi hâlime ağlıyorum abi.
İçerden çıkmışım kocamı göreyim diye yanına gidiyorum ama o elin yabancı kadınıyla sarmaş dolaş.
Haşmet: Hiç merak etme o İlyası da o kadını da öldüreceğim.
Ömür: Değmez abi değmez. Ne olur eve gidelim.
Haşmet: Hangi eve?
Ömür: Evlenmeden önce yaşadığım kendi evimize.
Haşmet: Doğru dedin bacım.(Akşam Çakırbeyliler)
Hayriye Ana: Ne diyorsun sen uşağım.
Hızır Ali: Valla herşey anlattığım gibi.
Didem: Ah halam be.
Hatice: O İlyas nerde?
Enişte: Şimdi gelir heralde.
Mine: İlyas abim geldi ama odasına çıkıyor.
Hayriye Ana: Çağır gel.
Hızır Ali: Fazla yüklenme amcama babaanne.
Hayriye Ana: Siz karışmayın.
İlyas: Ne oldu ana gelsin demişsin.
Hayriye Ana: Sen ne yaptığını sanıyorsun uşağım.
İlyas: Ne yapmışım ben?
Didem: Halamı aldatmışsın enişte.
İlyas: Didem boş boş konuşup benim tepemin tasını attırmayın ben bırak Ömürü aldatmayı düşmanını bile aldatmayan adamım.
Hatice: Hızır Ali o kadına sarılıyordu dedi.
İlyas: Kadının annesi ölmüş ağlaya ağlaya benim yanıma gelmiş ne yapsaydım.Teselli verdim hepsi bu.
Mine: Ama Ömür abla başka şekilde anlamış abi bunu.
İlyas: Didem sen bi bak gel Ömüre hatta kocan da izin verirse üç beş gün kal yalnız bırakma.
Didem: İyi olur.
Hızır Ali: Ben seni bırakırım hadi hazırlan.
Hayriye Ana: Şimdi ne olacak.
İlyas: Bana güvenmeyen kadınla bundan sonra bir ilişki yürütmem ana.
Enişte: Ömürden bahsediyoruz İlyas.
İlyas: Kimse kim enişte.
Mine: Onun yerine kendini bir koy abi.
O şekilde görsen ne yaparsın.
İlyas: Dinlerdim olayın aslını dinlerdim.
Hatice: Bırak Allah aşkına sen mi dinleyeceksin.
Enişte: Haticem haklı öyle birşey görsen konuşmadan silahına davranırsın.
İlyas: Ben odaya dinlenmeye çıkıyorum rahatsız etmeyin.
Hayriye Ana: Merak etme uşağım akşam akşam sen herkesi rahatsız ettin biz etmeyiz.(Façalıların Evinde)
Emine: Ne diyorsunuz siz Haşmet.
Haşmet: Yapmaz dedin yaptı Emine.
Tipi: Yapmaz diyorum Haşmet yapmaz İlyas öyle şeyleri beceremez.
Ömür: Yaptı ama Tipi abi artık savunup durmayın.
Hakan: Abi Hızır Aliler geldi.
Behzat: Yanında İlyas var mı?
Hızır Ali: Yok abi maalesef biz geldik.
Didem: İlyas abi dedi git diye ondan geldim.
Emine: O ne demek öyle.
Hızır Ali: Emine abla işte bu olaylardan sonra yanında olsun diye.
Tipi: İlyas eve gelince ne dedi Dido.
Ömür: Ne diyecek tabiki inkar etti.
Didem: Yok hala öyle yapmadı. Sarıldığı kadının annesi ölmüş oda galeriye gelmiş İlyas abinin yanına.
Emine: İlyas da dayanamadı teselli etti tabi.
Haşmet: Ona mı kalmış. Ceylan var Aziz Beyi var bir tek ona mı kaldı yani.
Hızır Ali: Bizde öyle düşündük ama ilk aklıma sen geldin demiş.
Behzat: Ne yapsın abi kapısına ağlayarak gelen kadını kovsun mu? Biz böyle insanlar mıyız. Bizde sarılır teselli ederiz ne var bunda.
Uzatma Ömür yürü evine git.
Ömür: Sen sus Behzat. Bilmediğin işlere karışma. Ben odama gidiyorum.
Behzat: Kızım sen evlenince odanı Tipi abiye verdik. Gel buraya adam nerde kalacak. Valla gitti.
Tipi: Bişey olmaz dadaş ben salonda yatarım.
Didem: Ben halama bakayım.
Hızır Ali: Neyse bana da müsade.
Behzat: Sağol Hızır Ali.
Hızır Ali: Ne demek abi iyi akşamlar.
Emine: Sanada.
Haşmet: Bundan sonra İlyasla konuşan oturan hatta ve hatta ona selam veren beni karşısına alır.
Emine: Haşmet kusura bakma da ben sizden önce İlyası tanıdım gardaşımdan ayırmadım ben selamlaşırım da görüşüm de.
Behzat: Al benden de o kadar abi. Olayı dinledik işte bişey yokmuş ki.
Tipi: İlyas gardaşım adamdır bende konuşurum görüşürüm kimse engel olamaz dadaş.
(Haşmet Odasına Gider)
Emine: Mümkünse herkese iyi geceler.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON REİS
AksiHızır Çakırbeylinin ölümünden sonra masanın ve ailenin başına geçen İlyas Çakırbeyliyi çok zorlu bir sınav bekliyor. Abisinden alacağı bu zorlu görevin üstesinden gelebilecek mi?