Jungkook okulda arkadaşından kaçarken çarptığı adamın mafya lideri Kim Taehyung olduğundan habersizdi.
Taehyung o günden sonra hayatını değiştirmişti.
07122021-07122022
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Jungkook adamın kucağında hayatının en heyecanlı anını yaşarken kulakları uğulduyordu. Taehyung'un sorduğu soru üzerine beyni resmen durmuştu, hiçbir şey düşünmüyordu sadece inanılmaz bir hızda atan kalbinin sesinin farkındaydı.
Şaşkınlıktan büyümüş gözleri adamın açık tuttuğu kutunun içindeki yüzüklerdeyken nefes bile alamayacak haldeydi. Bakışlarını zar zor önündeki yüzüklerden alıp kendisinden cevap bekleyen adama döndüğünde yaşadığı mutlulukla gözleri de dolmuştu.
Taehyung'un simsiyah gözleriyle gözlerini buluşturduğunda yavaşça yutkunup kendisine gelmeye çalıştı, elleri bile titriyordu çünkü.
Esmer olan onun bedenindeki bütün değişimlerin farkındaydı, küçüğünün heyecandan konuşmayı bile unuttuğunu biliyordu.
Yüzündeki küçük tebessüm ile onu beklemeye devam etti, saatlerce beklese bile sıkılmazdı. Ancak küçüğü biraz da olsa kendisini toparlayabilmişti, yeniden yutkunup dudaklarını hafifçe araladı.
"Evet." döküldü dudaklarının arasından, beyninde yankılanan tek kelime buydu. Konuşması ile yerine gelmeye başlayan beyin fonksiyonlarıyla hızla kafasını sallayıp "Evet evet evet!" diye heyecanla bağırıp kollarını adamın boynuna sarmıştı.
Taehyung onun bu haline gülüp kollarını sıkıca ince beline doladı ve sarılmasına karşılık verdi. Jungkook adama sıkı sıkı sarılmışken mutluluktan kendisini kaybetmek üzereydi.
Birkaç saniyelik sarılışından sonra geriye çekilip hızla adamın dudaklarına atıldı, Taehyung sanki bunu bekliyormuş gibi küçüğünün öpüşüne sertçe karşılık verirken boştaki eliyle belini de okşadı.
Birbirlerinin dudaklarını yiyip bitirmek istercesine emdiler bir süre, sonunda Jungkook nefessiz kalıp ayrıldığında alnını adamın alnına yaslayıp gözlerini kapatmıştı.
İçi içine sığmıyordu, hiç böyle bir teklif beklememişti. O Taehyung ile yaşadığı hayattan o kadar memnundu ki evlenmelerini bile düşünmemişti şimdiye kadar. Ancak esmer olan şuan iki yüzükle karşısındaydı ve bu küçüğün mutlulukta delirmesine yetecek bir şeydi.
Uzanıp Taehyung'un dudağına hızlı bir öpücük kondurduktan hemen sonra ayrıldı, esmer olan küçüğün yüzüğe bakamak istediğini anlaması ile kutuyu yeniden aralarına getirmişti.
Jungkook kutuya az önceki gibi şok olmuş bir ifadeyle değil hayran hayran bakıyordu bu kez. Bu anın gerçekliğini sorgularcasına işaret parmağını uzatıp kendisine ait her bir noktası minik elmaslarla bezenmiş yüzüğe sanki kırılacak bir şeymiş gibi yumuşakça dokunmuştu.
Taehyung hâla varlığını koruyan gülümsemesiyle kucağındaki gözleri ışıldayarak yüzüklerine bakan bedene "Takmak ister misin?" diye sormuştu.
Jungkook gelen soruyla ona dönerken "Hayır şimdi değil. Evlendiğimizde takalım." diye heyecanla konuştu, hâlâ inanmakta güçlük çekiyordu, hâlâ kalbi çok hızlıydı.
