destiny creator

'öb²

Jungkook bacaklarının arasından gördüğü beden ile bir anda vücudundaki bütün kanın yanaklarına depolandığını hissetti. Hayır yakalanma düşüncesi aklınım ucundan bile geçmemişti.

Kurumuş boğazına rağmen yutkunamadı, kararmış gözlerle kendisine bakan eşi karşısında parmaklarını içinden çıkarıp, farkında olmadan aralık bacaklarını kapatmıştı.

Taehyung gördüğü görüntü karşısında nefes alma ihtiyacı ile dudaklarını aralarken, yanakları kızarmış nefes nefese kendisine bakan eşinden bir an gözlerini ayırmadan bir adım daha atıp içeri girmişti.

Eve girerken asla böyle bir görüntü ile karşılaşacağını tahmin etmiyordu, küçüğünü çırılçıplak altıyla kendisini parmaklarken, kendi adıyla inleyip bütün muhtaçlığı ile ağlaması akıl alır gibi değildi.

Kapının ağzında durmayı bırakıp biraz daha içeri girdiğinde Jungkook farkında olmadan bacaklarını daha çok birbirine bastırdı. Taehyung'un bir şey söylemesini bekliyordu ama adam tek kelime etmeden yavaşça yatağa yaklaşıyordu ayrıca bu sırada üzerindeki siyah ceketi çıkarıp yere atmıştı.

Bu hareketi ile küçük olan kasıldığını hissetti, yüzü yanıyordu. Bu sırada eşi çoktan yatağın dibine gelmişti, simsiyah olmuş gözlerini karşısında iki büklüm duran çocuktan ayırmadan bir bacağını kırıp yatağın üzerine çıktı.

Jungkook onun yaklaşması ile utancının biraz daha katlandığını hissederken ellerini yüzüne yaslayıp gözlerini kaçmak istercesine kapattı. Bu sırada çoktan yatağa çıkmış Taehyung küçüğün kapalı bacaklarına elini yaslayıp yaptığı baskıyla iki yana açarak bütün çıplaklığının gözlerinin önüne serilmesini sağlamıştı.

Ardından beklemeden aralık bacaklar arasından Jungkook'un üzerine çıktığında küçüğünün utançtan yüzüne batırdığı ellerinin bileklerini tutmuş "Benden utanma." diye fısıldamıştı. Adamın sesini duyduğu an Jungkook'un dudaklarından sızlamaya benzer bir inilti çıktı.

Utanıyordu, bu halde yakalanmış olmaktan utanıyordu sadece, yoksa Taehyung'dan çekindiği bir durum yoktu. Esmer tuttuğu bilekleri hafifçe okşayıp ufak bir baskı ile çekti, böylece küçüğünün kızarmış yüzünü ortaya çıkarmıştı.

Jungkook'un hissettiği yoğun duygular ile yüzü açılır açılmaz dudaklarından küçük bir hıçkırık kaçarken, eşi ellerini birleştirip yatağa bastırdı. Ardından küçüğünün kulağına yaklaşıp sıcak nefesini verirken "Şişşt.. sakin ol. Utanma." diye fısıldamaya devam etti.

Jungkook titreyen dudaklarını engellemek için dişlerini geçirirken kesik bir nefes almıştı, kendisini hiç iyi hissetmiyordu. Dakikalardır boşalamamıştı ve Taehyung'un şuan üzerinde kulağına fısıldaması onu utancının yanında tetikliyordu.

Yavaşça yutkundu, iç içe olan ellerini sıkıştırırken kısık bir sesle "Taehyung.." diye fısıldamış ardından hissettiği yoğunlukla gözünden şakağına doğru gözyaşı akarken hıçkırmıştı. Eşine ihtiyacı vardı, çok doluydu.

Esmer olan onun seslenmesiyle başını biraz kaldırıp göz göze gelmelerini sağladı, "Hmm.." diye mırıldandı. Jungkook ıslak kirpiklerini kırpıştırırken "Yardım et.." diyebildi sadece.

Ettiği iki kelimenin hemen ardından Taehyung sertçe dudaklarını birleştirmişti. Jungkook bunu bekliyormuş gibi hızla ona karşılık verirken boğazından gelen bir ses ile inledi. Bir yandan da kalçasını kaldırıp Taehyung'a sürtünmeye çalışıyordu, daha çok temasa ihtiyacı vardı delirecekti.

Dişlerini adamın dudaklarına geçirirken sertçe öpmeye devam etti bir yandan da bacaklarını eşinin beline sarıp onu üzerine çekmeye çalıştı. Taehyung onun bu isteğiyle alt bedenini serbest bıraktı böylece küçüğü amacına ulaştı penisleri birbirine sertçe yaslandı.