Görsel Akın'ın modeline ait.
09.08.2000
(Yazarın anlatımıyla)
Kaya ve eşi Birgül çok mutluydular.Çünkü bugün biricik kızları Beria'nın doğmasına 1 ay kalmıştı.Birgül ve Kaya mutlu mesut uyurlarken Birgül'ün sancısı başladı.Ayrıca Birgül'ün suyuda gelmişti.Aceleyle Hastaneye gittiler.Ve Beria erken doğdu,Beria'yı küveze aldılar.Beria o kadar küçüktüki onu kediler yemesin diye başında bekliyorlardı.Doktor birgün kaya'ya ''üzgünüm ama kızınızın yaşaması çok zor''dedi.Kaya ve Birgül çok üzüldü.
Ama birgün bir mucize oldu,1 ay sonra Beria küvezden çıktı.Beria yaşıyordu!Kaya kızını kucağına aldı ve onu kokladı.''Senin üzülmene asla izin vermeyeceğim kızım,tek bir damla gözyaşının akmasına izin vermeyeceğim''dedi.Beria 1 yaşına girdi.Ama Bırgül Aleda'ya hamileydi.9 Ay sonra Aleda'yı doğururken öldü.
Ama Kaya sözünü tutan birisiydi,kızı haksızda olsa tek bir damla gözyaşının hesabını soracaktı.
(Asel'in anlatımıyla)
''Bu evde yerin yok''dedi Kaya.Sadece soran gözlerle bakabiliyordum çünkü ağzımdan tek bir kelime çıkamıyordu.''Ne demek bu!''diye bağırdı Akın.
''Akın ben sözümü tutan birisiyim bilirsin,ve Beria bu kız yüzünden ağlıyor''dedi.''Sözünü tutan birisisin?''diye sordu akın.''Kızımı ağlatan şahısın bu evde yeri yok!''dedibu sefer.
Kızına biç dayanamıyordu Kaya.''Asel yoksa bende yokum Kaya!''dedi ve Elini elime kenetledi,elimi tuttu.Hızlıca aşağı indiğimiz sırada herkes aşağıda oturuyordu.Akın kapının arkasında duran montlarımızı aldı.
Bana yavaşça montumu giydirip kendisi de montunu giydi.Kapıýı açtı ve tekrar elimden tuttu.Birlikte dışarı çıkarken biri kolumdan tuttu!
Baktığımda ise Berk'i gördüm.''özür dilerim''dedi.Acılı bir tebessüm ettim ama cevap vermedim.''sorun değil''diye cevap verdim.
''Nereye gidiyorsunuz?''diye sordu.''Bu evde yerim yok''dedim ve Beria'ya baktım.''ne demek yerin yok bu evde?Nereye gidiyorsunuz?Bende geleceğim''dediğinde kolunu sıvazladım.
''Hayır burada kalacaksın''dedim.
Ve gittik.Nereye gittiğimizi bilmeden Akın'ı takip ediyordum.Öyle soğuktu ki hava,çiseleyen yağmur ve sert poyraz.
Akın elimi tutan eli tek tesellimdi.''Akın nereye gidiyoruz?''diye sorduğumda sesim rüzgardan dolayı duyulmaz haldeydi.''Bilmiyorum''diye cevap verdi.Tam o sırada karnıma çok kötü ağrı girdi.
Karnım o kadar ağrıyorduki sanki yürürken acı ikiye katlanıyordu.Bu ay stresten dolayı regl olmamıştım.Hatır şimdi olamazdım.Arkama dönüp baktığımda eşofman altımın kanla kaplandığını fark ettim.Kahrestin regl olmuştum!Sırasımıydı şimdi?
Yanımda ne ped vardı ne de karın ağrım için sıcak su torbası...Akına söylemeliydim ama çok utanıyordum.Aniden durduğumda o da durdu.Karnım dahada fazla ağrıyordu elimle karnımı ovuyordum ama geçmiyordu.
''Akın''dediğimde karnımı ovuşturan elimi fark etti.''karnınmı ağrıyor güzelim''diye sorduğunda ne utançtan ne de soğuktan konuşabiliyordum.''Akın...ben şey...''dediğimde.''noldu?''diye sordu merakla.Gözlerimi sıkıca kapattım ve cevap verdim.''regl oldum''diye cevap verdim.
''O yüzden karnın ağrıyor değilmi?''diye sorduğunda başımı salladım.''Akın eşofmanım hep kan oldu evede dönemeyiz ne yapacağız?''diye sordum.''önce sana ped almalıyız ve ağrı kesici''diye cevap verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fısılda Zamana (Tamamlandı)
Teen FictionFısıldadığım zaman içimde fırtınalar koparıyor.Temeli atılmamış bina gibi tıpkı.Her ne kadar güçlü görünsede o bina birgün yıkılacak çünkü eksik.O bina hergün daha da hasar alıyor,her ne kadar alışsada bir o kadar zarar görüyor.Bina eksik diye suçla...
