SENİN İÇİN

16.BÖLÜM (YENİ HAYATA ADIM)

Yeni bölüm çok geç geldi kusura bakmayın ama ufak tefek sorunlar ve oyların düşmesinden dolayı isteksizlik vardı önceden her bölüm yeni bölüm nerde diye soran kuzularımıda sanırım kaybettim ama şunu unutmayın hepinizi çok seviyorum kendinize iyi bakın diğer bölümü önümüzdeki haftaya yetiştirmeye çalışacağım bundan sonra Narenin İstanbul'daki yaşantısını anlatacağız belkide yeni gelişmeler olabilir...
OY VE YORUMLARINIZI EKSİK ETMEYİN

1 ay sonra

Kötü giden hayatın için belki de çok üzülüyor, hatta isyana kadar gidebiliyorsundur. Ama peki ya hiçbir zaman düşünmedin mi, her gecenin çok güzel bir sabahı da olduğunu? Evet hava ne kadar kapalı olsa da yine güneş çıkıyor ve hava aydınlanıyor, havanın bulutlu olmasına değil güneşin olduğuna takıl. Her zaman iyi giderse hayatın nasıl zevk alacaksın monotonlaşmış bir hayattan? O yüzden bazen bulutlu bir günün ardından yağmur yağıp, gök kuşağının çıkacağını bilmeniz lazım...

Berzan’dan boşanmak zor olmuştu mahkeme günü bile bize zorluk çıkarmaya devam etmişti, boşanmak istemediğini ve onu aldattığımı söyleyerek kendini haklı çıkarmaya çalışmıştı. Ama hâkim bunun kanıtı olup olmadığını sorduğunda, sadece susmakla yetinmişti. Avukatı bile susmuş ve Berzan’ın mahkemeye bir şeyler sunmasını beklemişti, ama oda benim konakta unuttuğum günlüklerimden birini alıp mahkemeye getirmişti. Bunu gören Afran da onun üzerine saldırınca mahkeme salonu iyice karışmış, duruşma ertesi haftaya atılmıştı. Hâkim günlüğümün incelenmesi gerektiğini ve ona göre bir karar verileceğini söylemişti. Bende sadece gülerek Berzan’ın kuyruk acısını izlemiştim.

Benim bu sakin halime tezat Afran resmen sinir küpü olarak geziyordu ortalıkta, ben ne kadar sorun olmadığını ve o günlüğümü Berzanla  evliyken tuttuğum zamanlar da yani bana yaşattıkları içinde olduğunu söylesem de nafileydi. Ona göre benim özelimin o mahkemede olması yanlıştı, evet bana da yanlış geliyordu ama yapabileceğimiz bir şey yoktu sadece ondan kurtulmak için sakin olmamız ve mahkemenin bize güzel sonuçlar getireceğine inanmamız gerekiyordu. Diğer türlü bu konu daha fazla uzayacaktı, mahkemeden çıktığımız da Berzan yine bildiğini okuyup beni götürmekte ısrarcı olunca Baran araya girerek, evimizden kaçan bir gelini artık kendi ailemizden sayamayacağını eğer ki benim eve dönmem durumumda Berzan’ın mirastan men edileceğini aşiret ağası olarak onun yüzüne haykırmıştı. Bunu elbette benim iyiliğim için söylediğini biliyordum, Berzan bu sefer babasına baktığında, babası da aynı tepkiyi verince kuyruğunu sıkıştırıp yerine oturmak zorunda kalmıştı, diğer türlü hem ağalığından hem de mirastan olmak onu daha kötü bir duruma sürükleyeceğinin oda farkındaydı.

Diğer duruşmada Berzan’ın yaptıkları kanıtlanınca, iyice yerine sinmiş. Hem ceza almış hem de boşanmamız gerçekleşmişti. Bütün aile olarak derin bir nefes almıştık, buna en çok sevinen ben ve Afran olmuştu. Evet afranla son bir aydır ufak tefek ilerlememiz olmuştu ama ben biraz ondan kaçmayı tercih ediyordum, sonuç olarak o durumda biz halen Berzanla evliydik ve köy halkımızın ağzında pekte bakla ıslanmadığı su götürmez bir gerçekti. Afran sürekli sert davranışlar sergiliyordu ağalara karşı, 3 hafta önceki ağalık toplantısında Ahmet ağanın tahtı az da olsa sarsılmasını bunu fırsat bilen Afran Ahmet ağanın daha fazla kirli çamaşırlarını ortaya çıkartmıştı.

Bunu öğrenen Aşiret ağaları yeniden toplanmak için bir gün tertip etmişlerdi ama bundan daha bizim haberimiz yoktu, bende okul için bütün her şeyimi hazırlamıştım artık gitmeye nerdeyse hazırdım. Ama artık abimlerde kalamazdım onlarda kaldığım dönemlerde her ne kadar rahat giyinmesem de artık nikahımızın düştüğünü öğrendiğim zamandan belli aileme ayrı eve çıkma kararımı açıklamam lazımdı, Asrın da bana bu konuda destek veriyordu. Arenle ayrı evleri vardı kendilerine ait, Aren zaten ne zamandır Asrına sahip çıkacak bir ev arkadaşı bulduğunda kendine ait ayrı bir eve çıkma düşüncesi içeresindeydi. Abimlerden ayrılma fikrini öne sürdüğümde Aren de Asrında bu konuda benim arkamda olmuşlardı. Evet hala bana maddi açıdan destek veriyorlardı ama bunu kabul edemezdim zaten, sonuçta bu yaşıma kadar anne babamın eksikliğini hissettirmemek için ellerinden geleni yapmışlardı, bundan sonrada ben kendi ayaklarımın üzerinde durmam gerekiyordu. Zaten son 1 senem kalmıştı ve stajım olacaktı, oradan gelen parayla idare edebilirdim. Ama ben her ne kadar böyle düşünsem de abimin ve babamın pek kolayca müsaade edeceklerini hiç düşünmüyordum, sonuçta karşımda inadıyla ünlü Hamit Reyhan ve siniriyle dağı yerinden oynatacak Diyar ağa vardı.