Yeni bölümle karşınızdayım moral olarak kötü bir dönemdeyiz işten çıkarıldım ve kendimi hiç olmadığım kadar kötü hissediyorum ondan dolayı yazmadım ama yinede sizi daha fazla beklemediğim için elimden geldikçe uzun tutmaya çalıştım bir bölümü sizinle Paylaşıyorum kendinize çok iyi bakın Allaha emanetsiniz hepinizi öpüyorum
OY VE YORUMLARINIZI EKSİK ETMEYİN LÜTFENİnsanın yaraları derin ve kapanmaz görünür bazen, açan kişidir bunun sebebi o kadar değer verirsin ki sana bir yara açtığında inanamazsın. O yüzden sürekli kanar yaraların ister istemez elinden hiç bir şeyde gelmez, çabalarsın onu sarmak için ama daha çok açarsın. Sevgide böyle bir şey işte bazen ondan kaçmak ve kurtulmak istersin, ama bir bakmışsın ki onun en diplerine kadar çekilmişsin. Kendinden söküp atmak istersin ama daha çok bağlanırsın ve bir süre sonra onsuz nefes alamayacağını onsuz bazı yolların çıkışının kapalı olduğunu görürsün, ne yaparsın o zamanlarda artık tamam ben sevgimin tutsağı mıyım dersin yoksa hayır sevgim benim tutsağım mı dersin?
Asrın hala benim yanımda bir şey söylemeden oturuyor ve inanmayacaksınız ama saat akşamın 7 si ve Afran hala kapıda, Asrın akşam yemeği için ekmek almaya giderken kapının önündeki merdivenlerde oturduğunu ve benimle konuşmak istediğini söylemiş. Ama Asrın şuanda olayın sıcak zamanında çokta doğru bir karar olmadığını ve yarın gelmesini istemiş, o ise benimle konuşmadan gitmeyeceğini söylemiş. Kalsın orda gıcık ne demek ya birisi vardır evde ne demek erkek arkadaşımdır o kişi? Yani beni hiç mi tanımadı bu deli beni ben bu zamana kadar sırf bana dokunmaya çalıştı diye hem ona hem abime kaç kişiyi şikayet etmiştim, onun ise söylediği şeye bak.
Burnumu tekrardan çekerken Asrın bıkkınlıkla kolumdan dürtüp, “Allah aşkına yeter Nare heba ettin kendini, kendini bilmez salağın söylediklerine neden bu kadar takıldın ki boş ver işte.” Gözlerimi devirip bıkkınlıkla Asrına baktım neden benin takıldığım konunun sadece erkek mevzusu değil de, onun bana tutumu olduğuna inanmıyordu sonuçta onunla beraber büyümüştük ve benim böyle bir şey yapmayacağımı bilmesi gerekiyordu. “Mevzuyu anlamıyorsun Asrın benim böyle birisi olmadığımı o çok iyi bilmesi lazımdı ve bilmiyorum çok ağrıma gitti.” Asrın Sıkınca nefesini dışarı verirken bende gözlerim dolu şekilde koridora doğru bakıyordum, ardından Asrın elini omzuma koyup. “Bir çık yüz yüze konuşun bence belki de bir birinizi yanlış anladınız veya onun yanlış anladığı durumlar vardır bir konuşun?” Asrının umutla yüzüme bakması yüreğimi daha çok acıtmıştı, onun yanlış anlaması problem değildi benim için bir her zaman konuşarak bir birimize ilgili sorunlarla baş ettik ama bu gün yaptığı.
Sıkıntıyla nefes alıp odama doğru çıktım Allahtan bu gün nöbetimiz yoktu ve izinliydik yarın sabaha kadar da Afran giderdi, umarım. “yanlış anlaşılma olsa bile beni bu şekilde itham etmesi doğru değil, gelip normal insanlar gibi sorması yeterdi bende ona gerekli cevabı verirdim ki onu buda biliyor. Yani konuşmaya değecek bir konu yok ortada belli ki bazı şeyleri hak etmiyor ve bunu bana göstermesi de iyi oldu.” Asrının Şaşkınca açılmış gözlerine kasten ben baygın bakışlar gönderiyordum onun gözlerine, bu sözlerime çok şaşırmıştı belli oluyordu ama bende gurursuz birisi değildim yaptıklarının farkında olması gerekiyordu. “Odama geçiyorum namaz kılıp ders çalışacağım sabah nöbetimiz var Asrın kalkıp sende uyusan iyi olacak.” Asrın olumlu anlamda başını sallayıp oda odasına doğru yol aldı.
Bende odama girmek üzereyken kapının tekrar çalındığını duydum, sabahtan belli aynı şekilde çalınıyordu ve ben artık Afranın çalış şeklini ezberlemiştim. Umursamadan odama girdiğimde göz yaşlarım tekrardan firar etti neden bu kadar zoruma gidiyor demeyeceğim çünkü bir çok şeyin farkındaydım, ona olan hislerimin ve şuan ki yürek yangınımın sebebide bu yüzdendir. Namazımı kılıp ders başına oturduğum sırada telefonumun sessizde olduğunu ve bir çok aramanın ve mesajın art arda geldiğini görmemle telefonumun tuş kilidini açıp gelen mesajlara ve aramalara baktım. Ablam ve annem bir kaç kere aramaları vardı ve peşin sıra Afranın 23 araması ve 146 mesajı vardı, gözlerimi devirip ablam ve annemi arayıp bu gün ders çalışmak zorunda olduğumu ve telefonumun sessizde kaldığı yalanını söylemek zorunda kalmıştım. Ablam sesimden dolayı her ne kadar inanmasa da çok fazla üstelemeden telefonu kapatmasıyla derin bir soluk alıp ders kitaplarıma geri döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİN İÇİN
General FictionHayatım her zaman sakin bir zaman dilimindeymiş gibiydi. Yaşantım, gördüğüm, bildiğim her şey yaşadığım yer bile farklı yaşam tarzlarına sahipti. Her zaman TÖRE adı altında bir çok genç heba etiler. Ama bir gün bunun içinde kendimi bulacağımı hiç za...