Evet, sevgili yazarınız Riu ve Reiner'in kendi evlerine taşındıkları sıkıcı sahneleri yazmaya üşendiği için uzun zamandır yb yazmiodu.
Bu gün kesfetimde çok fazla romantik kedi videoları vardı.
Bende daha fazla romantizme dayanamayıp sonunda yb yazmaya geldim.
Bu arada ben ve süper zekam bu bölüme bir değişiklik ekleyip Reinerden anlatmaya karar verdik.
Neyse iyi okumalar ehehehehhehehehe
___________________________________________Reiner'den;
"Elimi tut da binmeme yardım et."
Elinden havucu alınmış minik ve öfkeli bir tavşan gibi söyledikleri onu ciddiye almamı engelliyordu.
Dünden beri biraz tiripli davransa da bu hoşuma gidiyordu.
Çünkü tirip atarken bile tatlıydı.
Onun o tatlı ve tombul yanaklarını saatlerce öptükten sonra ısırmak istiyorum.
Her saniye kucağımda olsa ya, böylece onu istediğim zaman öpebilirim.
"Cidden... bana bakmayı bırakıp elini uzatacak mısın?"
Ah doğru ya. Ona yardım etmemi istemişti.
Onun elini tutmak yerine direkt kucağıma alırsam fazlasıyla utanıp sinirlenecek, değil mi?
İster istemez dudaklarım yana doğru kıvrılırken ona doğru yavaşca adımlamış ve dibine girdikten sonra üzerine doğru eğilmiştim.
Böylece onun o harika surat ifadelerini görebilirim.
Daha şimdiden kızarıyor. Ona yaklaştığım zamanlar hep böyle oluyordu.
Gözlerini kaçırıyor, ben dışında her tarafa bakıyordu.
Yanakları ise biraz biraz kızarmış beni öpmelisin diye sesleniyordu âdeta.
Onun o öpülesi güzel yüzü...
"Haaaah~ (iç çeker)" (Reiner)
Lanet olsun sanırım onu öpeceğim. Kendime hakim olamıyorum...
Yavaşça ellerimi onun o kızarmış tombul yanaklarına koymuş ve hafifçe gülümsemiştim.
Ellerimi yanaklarına koyduğum zaman yüzü büzüşüyor, minik dudakları ise komik bir hal alıyordu.
Yanaklarını çok mu bastırıyordum? Canı acımazdı, değil mi?
Şey, pek acıyora benzemiyor. O yüzden direkt öpebilirim.
Yüzümü iyice onunkine yaklaştırmış, dudaklarımı da onunkine bastırmıştım.
Minik ve yumuşak dudaklarını öpmek öylesine güzel ki...
Dudaklarımda hissettiğim o rahatlatıcı nazik baskı ve nereye koyacağını şaşırmış olduğu minik elleri ile omzuma tutunmaya çalışması her şeye bedeldi.
Bana nazaran kısa olduğundan onu öptüğüm her seferde parmak uçlarına çıkıyordu.
Dengesini sağlamak için ise omzuma sarılmaya çalışıyordu.
Ben iyice mayıştığım sırada dudaklarını geri çekmiş ve kızarmış olan yanakları ile bana bakmıştı. Şaşkın görünüyordu.
"Reiner... Ne diye... Of..." Yüzünü yana çevirip kendini saklamaya çalışması oldukça eğlenceliydi.
Bu kadın öylesine tatlı ki... İsmimi onun ağzından duymak bile güzel hissettiriyor.
Onun o utanmış yüzü iyice beni cezbederken içimdeki onu daha fazla utandırma isteğine yenik düşmüş ve onu hızlı hareketlerle kucağıma almıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐇𝐞𝐫𝐞 𝐈̇𝐬 𝐓𝐡𝐞 𝐏𝐞𝐫𝐟𝐞𝐜𝐭 𝐒𝐢𝐬𝐭𝐞𝐫 ༒︎ ℝ𝕖𝕚𝕟𝕖𝕣 𝔹𝕣𝕒𝕦𝕟༒︎
Hayran KurguOn dört yaşındaki bir lise öğrencisi, markete giderken yaşadığı kaza sonucu hayatını kaybeder ve fanı olduğu anime olan Attack On Titan dünyasına reenkarne olur. Hemde animenin başrolü olan Eren'in ablası olarak! ...