BÖLÜM YİRMİ ALTI

25.6K 2K 1.1K
                                    

Genç adam kapıyı tıklatarak odadan içeri girdi.

Yaşlı adam her zamanki gibi tekerlekli sandalyesinde oturuyordu, tüm dikkati kucağında tuttuğu, okumakta olduğu kalın ciltli kitaptaydı.

Adam ayakta durup sessizce yaşlı adamın onu fark etmesini beklemeye başladı.

Birkaç yıl önce, hastane odasına benzeyen bir odada acılar içinde uyandığından beri bu adamın yanındaydı. Vücudunun ve suratının yarısı yanıklar içerisindeydi. Geçmişine dair, kim olduğuna dair hiçbir şey hatırlamıyordu. Bildiği tek şey onu kurtaran kişinin Gaspare Moretti olduğu idi.

Gücünü toplayıp ayağa kalktığı zamandan beri bu yaşlı adam için çalışıyordu. Başka hiçbir hayat bilmiyordu.

Yıllar içinde Gaspare Moretti'nin en önemli maşası, bir numaralı katili haline gelmişti. Yaşlı adamın ondan yapmasını istediği şeyler... korkunç, mide bulandırıcı ve ahlaki açıdan asla kabul görmeyecek şeylerdi.

Bu işi sadece gölgelerde yaşayan, adı dahi olmayan bir adam yapabilirdi.

Gerçek ismini hatırlamıyordu, Gaspare ona Santo diyordu. Bu İtalyancada Aziz demekti. Ki yaptığı pis işler düşünüldüğünde, bu Gaspare'nin yaptığı çirkin bir kelime oyunuydu. Çünkü açıkça bir şekilde o bir Aziz değildi. Hatta tam tersiydi. Tuhaftı ancak geçmişine, kendisine dair hiçbir şey hatırlamasa bile İngilizce, İtalyanca, İspanyolca, Türkçe gibi birçok dili daha çok iyi anlıyor ve konuşabiliyordu.

Geçmişte her kim olduğunu bilmiyordu ama her kimse, eğitimli bir adam olmalıydı.

Gerçi bunun hiçbir önemi yoktu artık... O adam her kimse artık yaşamıyordu.

Geçmişini hatırlasa bile, olanlardan sonra, yaptığı her şeyden sonra... Geri dönüşü yoktu.

Gaspare ağırca konuştu, "İlahı Komedya'yı hiç okudun mu Santo?" diye sordu.

"Hayır efendim." diye düz bir sesle karşılık verdi adam.

Gaspare bir kahkaha attı. "Belki okumuşsundur ama hatırlamıyorsundur." Derin bir iç çekerek tiyatral bir sesle; "Ölmedim ama diri de değilim." diyerek kitaptan bir alıntı yaptı.

"Tam seni anlatıyor değil mi?"

Adam bu yoruma bir karşılık vermedi. Gaspare kitabı ağırca kapattı ve adamın suratına dikti gözlerini. Bu suratın eskiden çok yakışıklı bir surata ait olduğu kesindi. Suratının sağ tarafı düzgündü. Koyu mavi gözlere, güçlü bir çeneye, biçimli bir burna sahipti. Kafasının tepesindeki gür, siyah saçlar hala sağlamdı. Suratının sol tarafı ise bambaşka bir hikayeydi. Yanmıştı, neredeyse doğru düzgün, zarar görmemiş bir deri kalmamıştı.

Bir başkası bu adama baktığında büyük bir trajedi görebilirdi...

Gaspare ise ona baktığında çok önemli bir piyon görüyordu.

"Benim için bir işi halletmene ihtiyacım var evlat..." dedi ağır bir sesle.

"Londra'ya gidip birini öldürmeni istiyorum."

ATEŞLE OYNAMAK (İTALYAN SERİSİ#4)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin