Doja, Saweetie - best friend
***
"Zarar verenleri şutlayacağım! Okuyup kendi paramı kazanacağım ve elimi sallasam ellisi olacak bebeğim! Altımıza arabayı alacağız, son ses şarkı açıp gezeceğiz. Herkes bana hayran kalacak ve sen diyeceksin ki," Jisung Minho'ya bakıp bağırdı. "That's my best friend!"
Minho keyifle kahkaha attığında Jisung sevinçle onun üstüne atlamış "Yerim seni!" demişti. Şarkıya eşlik ettiler ikisi bağırarak. "She's that's my best friend!"
Jisung devam etti. "She is a real bad bitch!"
Minho'nun Seul'e gelmesinin üstünden sadece birkaç gün geçmişken arkadaş grupları ile bara gelmişlerdi ve Jisung, Minho'yu karşısına almış bağırıyordu şarkıyla beraber.
Bad bitch kısmında Minho gözlerini kapatıp kalçalarını kıvırdığında elleri saçlarının arasından geçip onları dağıtmış, Jisung da istediği gibi giyinip istediği gibi dans eden arkadaşına mutlu bir şekilde bakmıştı.
Felix dayanamayarak ayağa kalktı ve onlara katıldı. "That's my best friend!"
Ellerini iki yana açtı, belini kıvırıp uzuvlarını belli ederken Jisung onu kendine çekip boynuna bir öpücük bırakmış Felix ona gülmüş ve Minho'ya elindeki içkiyi uzatmıştı. Minho direkt fondipledi ve gülerek arkadaşlarına baktı.
"That's my best friend," dedi, ekledi. "She is a real bad bitch, got her own money."
Jisung gülmüş ardından da ikisi yan yana zıplarken kalçalarını tokuşturmuşlardı. "İyi ki varsın Han Ji!" deyip boynuna sarıldığında Jisung hızlıca onu kaldırdı ve etrafında döndürdü. "İyi ki benim en yakın arkadaşımsın!"
Chan ve Changbin'in çok yeri olsa da onu bu birkaç günlük toparlamada en büyük destekçisi Jisung'du. Bu geceki bar fikri bile ondan çıkmış, keza şarkıyı dahi o açtırmıştı.
"Sen benim en yakın arkadaşımsın." dedi Jisung ve ona baktı. "Ve ben böylesine güçlü olarak seni de battığın yerden toparlayacağım."
Minho sırıttı. "Ben de insanlara gururla o benim en yakın arkadaşım diyeceğim."
"Bad bitch kısmını eklemezsen bozuşuruz."
Bu cümleyi beklemeyen Minho kahkaha atarken Jisung onun kalçasına patlatıp göndermiş, Minho da hızla sevgililerine doğru ilerlemişti. Chan ve Changbin yan yana oturmuşken Changbin'in tek bacağı Chan'ın bacakları üstündeydi.
Masaya vardığında ilk önce eğilip bardaktaki içkiyi yudumadı ve ıslak dudaklarını kurulamadan eğilip Chan'ın dudaklarına bastırdı dudaklarını. Bacaklarının arasına girip diğer dizine oturduğunda Chan'ın tek eli beline sarıldı, dudaklarını araladı sevgilisi için.
Changbin'in bacağının üzerindeki eli çekilip Minho'nun çıplak bacağının üstüne konumlanmış, eti parmakları arasında sıkıştırmıştı. Bununla beraber Minho onun dudakları arasından dilini yolladı, başını yana eğdi.
Diğer eli Chan'ın giydiği gömlekten boynuna oradan da sırtına doğru kayarken tırnakları ensesini çizmiş, nefes nefese dudaklarını ayırıp onları izleyen Changbin'in dudaklarına kapanmıştı bu sefer.
Minho kendi ıslak dudaklarını Changbin'in dudakları ile buluşturduğu gibi Changbin ona doğru eğildi daha rahat olması için, gözlerini kapatıp Minho'nun alt dudağını kendine hapsederek emmeye başladı.
Onlar öpüşürken Jeongin de bir köşeye yasladığı Jisung'u öpmekle meşguldü, elleri Jisung'un beline konumlanmış sert bir tutuş sergilirken Jisung dövmeli olan kolunu kaldırıp onun ensesine sardı.
