*Reis kitabından gelip okuyanalar için söylüyorum bu kitap eski zamandan başlayacaktır. Haberiniz olsun*
_______________
"Emrah, Emrah dikkatli ol oğlum."
Emrah elindeki topla annesine döndü.
"Tamam anne"
Konuştuktan sonra koşarak evinin aşağısına doğru yürüdü. Oradaki kalabalığa doğru koştu.
"Bende oynamak istiyorum."
Emrah oynayan kalabalığa doğru koştu. Koyu saçlı çocuk ona döndü.
"Olmaz sen daha küçüksün."
Emrah kaşlarını çattı.
"Küçük değilim ben altı yaşındayım."
Eliyle üç göstererek konuşmuştu. Tunç bununla güldü.
"O zaman bizim yaşımıza gelince bizimle oynayabilirsin."
Emrah'ın gözleri doldu. Küçük kaşlarını çatarak karşısındaki Tunç'a baktı.
"Ama ama Alp sizinle oynuyor."
Tunç gülümsedi.
"Çünkü o benim kardeşim. O yüzden istediği zaman bizimle oynayabilir."
Emrah daha çok sinirlendi. Elindeki topu daha sıkı tuttu. Sonra yerden aldığı küçük taşı Tunç'a doğru attı. Taşın ona gideceğini düşünmeden atmıştı ama taş Tunç'un kaşının üstüne isabet etmişti. Emrah korksa da belli etmemiş ve konuşmaya başlamıştı.
"Oynamazsan oynama hem benim topum daha güzel. Ben oynayacak başka birini bulurum."
Alp konuşan çocuğa doğru gitti.
"Ben seninle oynarım"
Emrah duyduğu şeyle kocaman gülümsedi.
"Tamam oynayalım"
İkili Tunç'a arkasını döndü ve yürümeye başladılar. Emrah arkasına döndü ve ona bakan Tunç'a dilini çıkardı ve kocaman gülerek önüne döndü ve yanındaki arkadaşıyla oyun oynayacak bir yer bulmaya başladılar.
Tunç kaşları çatık giden ikiliye baktı. Sonra eli hafif kanamış kaşının üst tarafına gitti.
____________
Emrah kaşlarını çatmış ve karşısındaki çocuğa bakıyordu. Annesi oğlunun boyuna yetişmek için yanına eğildi.
"Emrahçım evde ne konuşmuştuk."
Emrah omuz silkti. Annesi Tunç'un kafasına taş attığını öğrenince özür dilemen gerekiyor dediği için onun elinden tutmuş ve Alplere getirmişti.
"Hadi Emrah"
Emrah gözlerini ayakkabılarına dikmişti. Sonra bakışlarını kaşı sargılı adama çevirdi.
"Özür dilerim Tunç."
Annesi oğlunun dediğiyle gülümsedi.
"Tunç abi"
Annesinin düzeltmesiyle tekrar konuştu.
"Özür dilerim Tunç abi"
Tunç'un annesi de uyarıcı bir tonda elini hafif sıkınca Tunç konuşmaya başladı.
"Bende özür dilerim Emrah. Bizimle oynamana izin vermeliydim."
Sevda hanım oğlundan duyduklarıyla memnunca gülümsedi. Emine hanım da elindeki kek dolu tabağı Sevda hanıma uzattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluğum - Gay
RandomOna gülümseyerek bakan Tunç ile başını ne var dercesine salladı. "Ne bakıyorsun." Tunç tezgâhın üstündeki peçeteyi aldı ve Emrah'ın ağzını sildi. "Küçükken de böyleydin. Yemek yediğin zaman her yerini kirletirdin." Emrah bu hareketle kaşlarını çattı...