Ona gülümseyerek bakan Tunç ile başını ne var dercesine salladı.
"Ne bakıyorsun."
Tunç tezgâhın üstündeki peçeteyi aldı ve Emrah'ın ağzını sildi.
"Küçükken de böyleydin. Yemek yediğin zaman her yerini kirletirdin."
Emrah bu hareketle kaşlarını çattı...
Emrah, Tunç ile iç içe olan ellerine bakarak gülümsedi. Burada Türkiye'ye göre daha rahat oldukları için diledikleri gibi el ele gezebiliyorlardı bu da ikisinin çok hoşuna gitmişti.
Bugün İtalya'yı gezmişlerdi. Şimdi de Tunçların atölyesine gelmişlerdi. Takıların son durumuna bakmak için. Emrah her gördüğü yeri merakla inceliyordu. Atölyeleri fazla büyüktü. Güzel bir yerdi de. İstanbul'daki iş yerlerinden daha büyüktü. Bu iş yerini daha çok beğenmişti.
Tunç'un odasına gelince hemen içeriye göz atmaya başladı. Tunç'un buradaki hayatını merak ediyor ve öğrenmek istiyordu. Tunç'un çalışma masasına gelince gördüğü fotoğraf ile gülümsedi ve Tunç'a döndü. Küçükken beraber uyudukları fotoğrafları buradaki çalışma odasında da vardı.
"O fotoğrafı da mı buraya getirdin?"
Tunç gülümseyen sevgilisi ile gülümsedi.
"Ben nereye o oraya."
Emrah hızla sevgilisine doğru gitti ve sarıldı.
"Tunç seni çok seviyorum."
Tunç da ona sıkıca sarıldı.
"Ben de seni seviyorum yaban çiçeğim."
___________
"Tunç daha hazırlanmadın mı?"
Emrah ceketini giyerken banyoya doğru bağırmıştı. Düğün bugündü ve ikisi de hazırlanıyordu. Tunç takım giyecekti ama daha sportif dursun diye gömlek yerine bir boğazlı kazak giyecekti. Emrah ise düz siyah bir pantalon siyah bir kollu ve ceket giyecekti. İkisi de fazla resmi olmak istememişti. Daha sportif takılmak istemişlerdi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Emrah'ın giydikleri)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Tunç'un giydikleri)
Tunç banyodan çıktı ve gülerken sevgisine baktı. Banyoda sabahtan beri saçıyla uğraşıyordu.
