B29-Son Çıkış

303 11 40
                                    

Herkese selamlar!

Uzun bir süredir yeni bölümü yayınlayamadım lütfen kusura bakmayın. Gerçekten çok yoğun bir dönemden geçiyordum. Bir yandan okul, staj, ödevler diğer yandan iş derken çok doluydum. Ve yazdığım bölüm silindiği içinde tekrar yazmak zorunda kaldım. Bu yüzden de bu kadar uzun sürdü.

İyi okumalar dilerim..

Sabah Yağmur yarı uykulu bir şekilde elini yana doğru attığında boşluğa düşen koluyla aniden gözlerini açtı. Yatakta hafifçe doğrulup kollarından güç alırken gözleriyle odayı taradı. 'Akgün' diye 2-3 seslenmesine rağmen herhangi bir ses gelmemişti.

Yağmur ayağa kalkıp saçını eliyle geriye atarken banyoya baktı ancak Akgün hiçbir yerde yoktu. Geri yatağın yanına gelip yatağa oturmuştu, komidinde duran telefonunu eline aldığı anda duyduğu anahtar sesiyle telefonu kenara bıraktı. Tam ayağa kalktığı anda Akgün elinde papatya demeti ile karşısında duruyordu.

Yağmur şaşkınlık ve mutluluk arasında gidip gelirken sadece 'Akgün' diyebildi.

Akgün ise yakalanmışlık hissi ile hafifçe yüzünü buruşturdu.

"Sanırım birazcık geç kaldım aslında sürpriz olacaktı ama.."

Yağmur çiçekleri eline alıp burnuna götürerek derin bir nefes aldı. Anında burnuna dolan papatya kokusu ile yüzünde bir tebessüm oluşmuştu bile Yağmur'un.

"Oldu zaten sürpriz sevgilim gerçekten hiç beklemiyordum. Çok teşekkür ederim bitanem çok güzeller"

"Hiçbir şey senden daha güzel olamaz Yağmurum"

Yağmur elindeki çiçeği kenara bırakıp kollarını Akgün'ün boynuna doladı. Anında elleri Akgün'ün ensesindeki küçük saçları bulmuş onlarla oynarken Akgün de ellerini Yağmur'un beline yerleştirmişti.

"Senin bu sürekli romantik hallerini ne yapacağız sevgilim? Sayende bana bir şey kalmıyor"

"Olsun benimki ikimize de yeter"

"Öyle mi diyorsunuz Akgün bey?"

"(Akgün Yağmur'un dudağına ufak bir öpücük bırakıp fısıldayarak) Öyle diyorum Yağmurum"

Yağmur ile Akgün dudaklarını birleştirmişlerdi. İkiside birbirine senkronize bir şekilde geri geri giderken yatağa düşmüşlerdi. Yağmur'un eli Akgün'ün kazağının eteklerini bulurken gelen sesle ikiside durmuşlardı. İkiside nefes nefese kalmışlardı.

"Alarm sesi. Kahvaltıyı kaçırmayalım diye alarm kurmuştum da"

"İyi, iyi yapmışsın. Şey yapayım o zaman ben bir duşa gireyim öyle şey yapalım, inelim"

Akgün kafasını sallarken gözlerine bakan Yağmur ile hafifçe yana kaydı. Yağmur anından ayağa kalktı. Akgünde yatakta oturur pozisyona gelmişti. Yağmur banyoya ilerlerken Akgün muzip bir şekilde gülümseyip Yağmur'a seslendi.

"Sevgilim benimde duşa girmem gerek zaman kaybı olmasa mı acaba gele-"

"AKGÜN GÖKALP!"

Yağmur'un kendisine kızgınlıkla bağırmasıyla Akgün gülerek kendisi geri yatağa bıraktı.

İkiside az önceki anın etkisindeydiler. Özellikle de Yağmur. Kalbi hala küt küt atıyordu.

Ilık bir suyla güzelce duş alıp kıyafetlerini giydi ardından saçlarını kurutup ufak bir at kuyruğu yaptı.

Akgün ise Yağmur duştayken uzandığı yerden akşamı düşünüyordu. Bugünün Yağmur ile geçirdiği son gün olmasına izin vermeyecekti. Akşam her şeyi halledip tüm bu entrikalardan, oyunlardan kurtulacaktı.

Son Yaz - Gün GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin