FİNAL

433 23 8
                                    

hazırlıklar sürüyordu jin hyungun odasında sejiyi kucağıma oturtmuş hazırlanmasını izliyorduk. üstündeki beyaz takımla büyüleyici görünüyordu. seji kucağımda bana doğru dönüp "babiş" dedi. evet bana da artık baba diyordu. bu hitaba başta alışamamış olsam da şimdilerde her duyduğumda yüreğim kıpır kıpır oluyordu. gülümseyerek güzel kızıma baktım.

"efendim kızım."

"namjoon oppa ve jin oppa evleniyor ya." söylediklerinde kararsız gibi duraksadı ona devam etmesi için "eee" diye destek verdiğimde "siz de yoongi babamla evlenecek misiniz?" diye sordu.

onun söylediğiyle aynadan bana bakan jin hyung'la göz göze geldim. bana hadi açıkla der gibi bakıyordu. ellerim saçları örülü kızımın bebek saçlarına gitti. cümlelerimi dikkatle seçerek açıklama yaptım.

"şimdi namjoon ve jin uzun zamandır birlikte oldukları için evlenebilirler ama biz yoongi babanla daha yeni sevgili olduk. anladın mı bebeğim?"

"ama baba siz beraber uyuyorsunuz dedem ve büyükannem sadece evliler beraber uyur dedi."

hope ona bir şeyleri nasıl açıklayacağını düşünürken jimin yardımına koşarak seji'yi kucağına aldı. "aaa seji bak biz de makyaj yaplım mı?" diye sorunca seji'nin dikkati makyaj masasına kaydı. evet o da her küçük çocuk  gibi fazlasıyla meraklıydı bu işlere.

hope zorlayıcı sorulardan kurtulmanın rahatlığıyla jin'in yanına yaklaştı. jin imayla "demek evlenmeden beraber yatıyorsunuz çok ayıp." deyince hope göz devirerek "sanki siz namjoon hyung'la farklı şeyler yaptınız" dedi.

jin alayı bırakıp bir anda ciddileşerek "seji yavaş yavaş bir şeylerin farkına varıyor biliyorsun değil mi?" dedi.

hope ona hak verdi seji bir şeyleri anlamlandırmaya başlayacak yaşa geliyordu ve önünde ebeveyn figürlerine ihtiyaçları vardı. aynı evde yaşasalar bile bunu resmileştirmek daha iyi olurdu hope bunun farkındaydı. sadece bu konuda suga'nın fikrini hiç sormamıştı. onun evliliğe nasıl baktığını bilmiyordu.

"jin hyung ben bilmiyorum ki suga'yla bunu hiç konuşmadık."

"eminim o da evlenmek istiyordur kaç yıldır seni bekliyordu senden sonra kimseyi hayatına almadı. bunu sana onun söylemesi daha doğru olur ama o söylemese de hep seni bekledi."

hoseok bunları biliyordu. Yoongi'yle uzun uzun konuşmuşlardı neler yaptıklarını birbirlerini kaçırdıkları zamanda hayatlarında ne gibi değişiklikler olduğunu hepsini anlatmıştı. tabi kendisiyle sevişirken bakir olduğunu da öğrenmiş oldu.

hoseok için hiç fark etmeyecek olsa da bir yandan hoşuna gittiğini inkar edemezdi ilki olmak. suga onun ilki değildi bu konuda üzgündü ama bir yerde bir şeyler yaşanması gerekliydi diye düşünmüştü. suga da sorun olmadığını dile getirerek anlamsız düşüncelerini rahatlatmıştı. onlar birbirlerinin ilki olmasa da sonu olacaklardı. onların hikayesi mutlu bir sonsuzlukla bitecekti.

namjoon içeri girdiğinde hoseok ikisini yalnız bırakmak için odadan çıktı. çıktığı gibi kendisini sevgilisi ve onun kucağındaki minik kızları karşılamıştı. yoongi kolunu girmesi için uzattığında yoongi'nin koluna girdi ve ikisinin de yanaklarına birer öpücük kondurdu. ailece katıldıkları ilk davetti. masaya ulaştıklarında konuklar gibi jin ve namjoon'u beklediler.

masada yoongi ve hoseok'un tüm ailesi vardı. jiwoo halası minik seji'yi hemen kucağına almış bay ve bayan jung'la beraber küçük kızla sohbet ediyorlardı.

bay min ve bayan min ise seji'nin ölen oğullarının yegane hatırasını tekrar mutlu görmekten oldukça memnunlardı. küçük çocuk onlar olmasa bile bir ailenin parçası olacaktı. sıcak bir yuva ne demek bilecekti. eve girdiğinde yemek kokusunu hissedecek baba demeyi hiç unutmayacaktı.

DANCE | SOPEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin