Kendiden şüphelen

550 46 6
                                    

Hava artık tamam kararmıştı. Sınıfın içi karanlıktı ve herkes uyumuştu beni uyku tutmuyordu. Keşke bu yaşadıklarımız bir kabus olsa diye düşünüyordum belki biz buradan sağ Salim çıkacağız, ailelerimiz derin bir nefes alacaklar ama onların ailesi ne olacak ?
Kendimi onların yerine koyuyorum
Çocuğum her sabah olduğu gibi okula gidiyor ve etüte kalacak bu yüzden okula geç gelecek. O saatin üstünden saatler geçiyor, hatta günler çocuğumdan haber yok. En sonunda çocuğumun cesedi okuldan çıkıyor. Çok acı verici bir olay evlat acısı. İnsanın psikolojisi bozulur. Ölmek istemememin sebebi de annem evlat acısına dayanamaz. Ayı izlerken de bunları düşünmem gerçekten çok değişik. Ay insana huzur verir. Banada her zaman vermişti. Ama şuan vermiyordu. Acaba polisler ne zaman gelecekti ?
Aklımda sadece bu soru var
Çünkü onlar gelmezse bu ölümler devam edecekti ve bizim elimizden hiç bir şey gelmeyecekti. Arkadaşlarımız gözlerimizin önünde ölüyordu ve bizim elimizden hiç bir şey gelmiyordu hiç bir şey yapamıyorduk. Sınıftaki herkese göz gezdirdim. Acaba onları son kez mi görüyordum ?
Hayır berfin hayır böyle düşünme. Psikolojim gerçekten iyi değildi. Ama dayanmak zorundaydım. Sınıftaki herkes uyuduğu için sessiz sessiz ağlıyordum. Ağlarken de kimse duymasın diye tuttuğum nefesimde boğulıyordum.

Saatler sonra
Kaç saat geçti inanın bilmiyorum. Tek hatırladığım gece sessizce ağlamamdı. Gözlerimi yavaşça açtım. Yorgunluktan uyuya kalmıştım. Belli oluyordu. Sınıftaki herkes uyanmıştı, en son uyanan kişi olmuştum.
- günaydın akıllı kız
Başımı kaldırdım tabikide Burak'tı, gülümseyerek cevap verdim
- günaydın fedakâr çocuk bu sefer uyumuşsun sevindim
O da gülümsedi. Hâlâ uyku mahmuruydum. Dün çok ağlamıştım ve çok az uykuyla ayakta duruyordum. Çantamdan bir su şişesi çıkardım ve biraz su içtim. Bu iyi gelmişti.
Barış: sınıftan çıkacak mıyız ?
Korkuyla kapıya baktım. O kapıdan okul zamanı çıkmak için dakika sayardım. Ama şuanda korkuyordum. O kapıdan her zaman çıktığımızda kurtulma umuduyla çıkmıştık. Ama her girdiğimizde bir kişi eksik girmiştik.
- her girdiğimizde bir kişi eksik giriyoruz, artık o kapıdan çıkmaya korkuyorum
Ece: bende kendinizden şüphelenin sıradaki kişi siz olabilirsiniz.
Bu cümleler tüylerimi diken diken ediyordu. Ama bunlar gerçekti. Ve gerçekler her zaman acıtırdı.

Selam !
Bu bölüm kısa oldu ve ayrıca bugün 500 olduğumuz için size teşekkür olarak onuncu bölümü de yayınlayacağım gerçekten teşekkür ederim sizi çok seviyorum 😘🫶

Kanlı saklambaç Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin