Only One Night ~Min Yoongi ~

38

Merhaba.

Heyecanın başladığı bölümümüze hoşgeldiniz. Artık bundan sonrası çok merak ettiğiniz olaylar olacak haberiniz olsun.

Bu arada bolca yorum yapabileceğiniz bir bölüm.

Hızlı bölümler için yapmanız gerekeni artık biliyorsunuz. Güzel yorumlarınıza ihtiyacım var. Eskiden koyduğum 40 oy sınırı dün attığım bölümde 24 saat olmadan doldurup, hatta fazlasını bile verdiniz. Çok teşekkür ederim hepinize. Sayenizde hızlı bölüm atabiliyorum.

Yine çok konuştum.

Keyifli okumalar.

_________________

Iseul

"Nasıl da yakıştı benim pamuğuma yeni elbisesi."

Sonunu uzatarak söylediğimde kızım yumruk yaptığı elini ağzından çıkartarak kocaman gülünce bende ona eşlik ettim. Öyle güzel gülüyordu ki.

"Annesi kızına ne kadar da güzel elbise almış."

Diyerek, tekrar sonunu uzattığımda bu sefer hem ellerini hem de ayaklarını oynatarak aynı şekilde gülmüştü.

Bu haline kıkırdayıp gülerek yanda duran beyaz, ortadan fiyonk gibi bağlanan saç bandanasını başına takmıştım.

"Ama biz şu an bunu takarsak bereni takamayız ki. O zaman bizde çıkartalım kafede beremizi çıkartınca takarız. Değil mi kızım?"

Bu sefer gülerek ses çıkarttığında eğilerek boynunu öpüp geri çekilince gıdıklandığı için boynunu saklayarak gülmüştü.

"Anne kız böyle eğlenmeniz çok güzel ama geç kalacağız."

"Ya bizsiz mi eğleniyorlar yine?"

Lavin'in kapının kenarıdan bakarak söylediğinde arkasından Hina'nın sesini duymamla kızıma döndüm.

"Teyzelere yakalandık kızım."

Yoon Seul ayaklarını tekrar aşağı yukarı hızla hareket ettirerek güldüğünde Hina içeri girerek bu hareketi görmüştü.

"Ben yerim o tombul bacakları ama."

Hina gülerek gelip kızımın bacaklarını kıyafetin üzerinden öperek karnını oynatmıştı.

"O nasıl gülmek öyle küçük hanım? Ayrıca ne bu kıyafet, ne bu güzellik böyle?" Sen böyle güzel olunca benim seni yiyesim geliyor ama."

Diyerek tekrar aynı şeyleri yapınca kızımın kahkahası tüm evi doldurmuştu.

"Kurtardım seni fındığım, kaçalım hemen."

Aniden Lavin gelerek Yoon Seul'u kucağına alıp, sıkıca tutarak küçük ama hızlı adımlarla dışarı çıkmıştı.

"Buraya gelin, sizi yakalayacağım."

Diyerek, Hina da peşlerinden koşarak aşağı inmişti. Bu halleri beni güldürürken kızımın ihtiyaçlarını topladığım anne çantasını omuzuma asarak bende aşağıya inmiştim.

...

"Iseul hanım sipariş ettiğimiz ürünler geldi."

"Geliyorum."

Mutfakta işlere yardım ederken bugün gelecek olan yeni malzemeleri yerleştirilmeye yardım etmek için dışarı çıktım.

Benim yönlendirmem altında ürünler boşaltırılırken yanımdaki bir diğer çalışan sipariş ettiklerimizin hepsi gelmiş mi diye aldığımız notları kontrol ediyordu.