24

1.6K 118 83
                                    

Bu çekim fotoğrafları beni bitirdi derken havaalanı fotoğrafları ezdi geçti.

Bu arada yorum yapıp, yıldıza dokunursanız beni çok mutlu edersiniz. Ben yorum istedikçe az yorum yapmanız da beni bir başka üzüyor gerçekten böyle giderse gelecek bölüm sınır koyacağım yine.

Keyifli okumalar kuzularım.

_________

Yoongi.

Hayel sabah yine izin alarak Iseul'un yanına gitmiş ve bu sefer Namjoon'a haber verememişti. Ona yalan söylemek yerine ortalıkta meraktan deli danalar gibi dolanan bir adet Namjoon bırakmak daha mantıklı gelmiş olmalı ama kesinlikle yalnış bir fikirdi.

"Madem izin alıyorsun neden bana söylemiyorsun? Niye benim haberim yok?"

"Namjoon biraz sakin ol ve otur artık, lütfen."

Namjoon durarak Seokjin'e bakmış ardından elinde tuttuğu telefonu göstererek konuşmuştu.

"Telefonuna ulaşamıyorum. Açmıyor yine."

"Bu kadar endişe etme. İzin istedi ya kız, işlerim var demiş Sejin hyung'a."

"Anlamıyorsunuz Hoseok. Geçmişteki olanları hatırlıyorsunuz değil mi? Hepimiz neler yaşadık biliyorsunuz. Endişeliyim, yine aynı şeyler olacak diye çok korkuyorum."

Hayel Namjoon'a haber vermeden gittiği için kendimi suçlu hissediyordum. Bu aralarında bir kavgaya sebep olabilirdi. Çünkü Namjoon'un da dediği gibi geçmişte yaşananlar yüzünden haklı olarak fazlasıyla endişeliydi.

Bu durumu üyelere henüz söylememiştim. Daha doğrusu anlatamamıştım. Bir tek Hayel'in haberi vardı. O da Iseul o halde kollarımda bayılınca onunla bir kadın olarak konuşabilmesi için ona haber vermiştim. Benim yerime ilk önce hem cinsini görmek onu rahatlatır diye eve giderken Hayel'i aramış, konuma atarak gelmesini rica etmiştim.

O pic herif Iseul'u göstermezken aniden satmaya karar verince aceleyle bir ev almış oraya götürmüştüm.

Çok kötüydü. Gözleri hem uykusuzluk hem de ağlamaktan dolayı fazlasıyla şişmiş ve kızarmıştı. Onu Amerika'da gördüğümden beri daha da zayıflamıştı.

O görüntüsü aklımdan çıkmıyordu ama beni asıl düşündüren onun nasıl yanımda olduğunu açıklamaktı. Kendisi belki de olanların farkındadır ama yine de yüzüne bakıp konuşmak çok zor olacak. Üstelik onu o halde bulmuşken.

"Yok bu böyle olmayacak, ben Sejin hyung'a bir sorayım, belki ona ne işi olduğunu ya da nereye gittiğini söylemiştir."

Namjoon telaşla konuşup kapıya doğru ilerlediğinde sıkıntılı bir nefes verdim. Onu böyle telaşlandırmaya kesinlikle hakkım yoktu. Ama bunu şu an açıklarsam bu akşam Iseul'un yanına büyük ihtimalle gidemezdim. O yüzden bunu yarına ertelesem daha iyiydi.

Namjoon dışarı çıktıktan saniyeler sonra kapı çalınıp açılınca Hayel kendisini içeri atarak kapıyı kapattı.

"Hayel? İyi misin? Neredeydin?"

"İyiyim Hoseok."

"Namjoon deliye döndü, saatlerdir sana ulaşmaya çalışıyor."

Jin konuştuğunda Hayel paltosunu ve çantasını içeri odaya koyarak ona doğru döndü.

"Böyle olacağını bildiğim için onun odadan çıkmasını bekliyordum yarım saattir. Çıktığını görünce de nasıl olduğunu sormak için size soracaktım ama yüzünü görünce gerek kalmadı."

Only One Night ~Min Yoongi ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin