Only One Night ~Min Yoongi ~

9

+12 sınır. Dolmadan yeni bölüm gelmeyecek

____

Yoongi.

"Suga? Girebilirim miyim?"

Gözlerimi açarak uzandığım yatakta dikleştim.

"Gel Shin, kapı açık."

Shin kapıyı açıp beni yatakta görünce göz devirerek içeri girip kapıyı kapattı.

"Hazır mısın diye bir kontrol edeyim dedim ama belli ki hazır değilsin?"

"Duş alacağım şimdi, on dakika sonra hazır olurum."

"Acele et, birazdan kızı getirirler."

Başımı sallayarak onu onaylayarak yataktan kalkıp havlu almak için dolaba ilerledim. Kısa bir sessizlikten sonra ben çıkacağını düşünürken konuştu.

"Kızı ben seçtim. Senin için."

Havluyu alıp dolabın kapağını kapattıktan sonra kaşlarımı çatarak ona doğru döndüm.

"Neden?"

"Tam senin sevdiğin gibi. Kendisi gibi saf bir güzelliğe sahip."

Bu dediğine dudağım yana kayarken burnumdan nefes vererek güldüm.

"Genel evde çalışan bir hayat kadının saf olduğunu mu söylüyorsun? Cidden bu dediğine kendin inandın mı?"

Ellerini kumaş pantolonun ceplerine sokup gözlerini kısarak konuştu.

"Aslına bakarsan tam olarak bir hayat kadını sayılmaz, yani şimdilik.

"Nasıl yani?"

"Sen onun ilki olacaksın."

Kaşlarım bir anlık şaşkınlıkla havalanırken yüzüne dikkatlice baktım. Şaka yapıyor gibi gözükmüyordu.

"Neden böyle bir şey yaptın."

"Ne fark eder? Sen değilsen yarın bir başkası yapacaktı. Ayrıca omuzunuda zorlamaman gerekiyor, bu yüzden nazik davranabileceğine emin olduğum birini seçtim."

Bu dediğine kısa bir nefes verip gözlerimi devirdim. Aklıma gelen şeyle gözlerimi büyüterek tekrar ona doğru döndüm.

"Kaç yaşında?"

"Merak etme, düşündüğün gibi küçük değil, yirmi bir yaşında."

"Yine de başkasını seçebilirdin."

"İnan bana onu gördükten sonra iyiki seçmişsin diyeceksin."

Gülerek kapıya doğru giderken ellerini ceplerinden çıkartıp kapıyı açmadan önce tekrar bana doğru döndü.

"Unutma bu onun ilk seferi ve sanırım biraz fazla naif."

Havluyu omuzuma atıp kapıdan çıkmadan önce onu onayladım. Shin çıktıktan sonra kısa bir duş için banyoya doğru ilerledim.

...

Bornozumun önünü bağlayıp havluyla saçımı kurulayarak içeri geçtim. Gardrobu açıp siyah bir şort ve siyah bir t-shirt alarak giyinip, tekrardan saçlarımı kurutmak için banyoya girdim.

Saçımı tam kurutmadan kapının bir kaç tıklanma sesiyle makineyi durdurdum. Banyodan çıkmadan kapıdan bakarak girmesini söyledim.

"Yoongi bey? Misafirinizi getirdim."

Başımla içeri almasını göstererek aynı şekilde beni kafasıyla onaylayınca yeniden aynanın karşısına geçtim. Fon makinesiyle dağılan gri saçlarıma ellerimle şekil verip, t-shirt'mün omuzlarından tutup hafif yukarı çekerek düzeltirken kapının kapanmasıyla artık içerde olduğunu anladım.