21

1.5K 114 80
                                    

Lütfen okurken düşüncelerinizi bilmem için yorum yapın. Ve küçük yıldıza dokunursanız çok sevinirim.

Keyifli okumalar.

____________

Iseul.

Son olarak elimde tuttuğum not defterimi de çantama yerleştirdiğim sırada aniden çalan kapı ziliyle kimin geldiğini bildiğim için göz devirdim. Tekrar zil çalınıp ardından kapı tıklanınca derin bir nefes verip kapıya doğru adımladım.

Kapıyı açıp yüzüne bile bakmadan arkamı dönüp ilerledim.

"Sanada günaydın."

Tekrar hiç bir şey söylemeden çantamı toplamaya devam ettim.

"Hiç değilse ben söylerken cevap versen?"

Aniden değişen ses tonuyla yavaşça sorduğunda gözlerimi kapatıp burnumdan derin nefes vererek çantanın fermuarını çektim.

"Günaydın."

Düz çıkan sesimle cevap verdiğimde içimden kendime saydırmayı unutmadım.

"Hazırsan çıkalım mı?"

Ani sorusu şaşırmama neden olurken hızla arkamı dönüp şaşkın gözlerle sordum.

"Nereye?"

"Seni okula bırakacağım?"

"Bunu zamanında konuşup halletmiştik Ha-Jun, kendim gidiyorum zaten."

"Biliyorum ama bundan sonra ben ya da Yo-jun bırakıp alacak seni."

Söylediği şeyler dünkü olanları aklıma getirmişti. Benden bir şey saklıyordu ve bu kesinlikle benimle ilgiliydi.

"Bir şey var ve sen benden bunu saklıyorsun."

Paltosunu çıkartıp bir şey söylemeden gözlerini parkete gezdirdiğinde gerilmiştim.

"Dün söylediğinle ilgili öyle değil mi? Ne olduğunu bilmeye hakkım var."

"Endişelenme Iseul. İlk geldiğin zamanlar seni soran bir herif vardı. Hayır deyince konu kapanmıştı. Uzun zamandır yoktu ama bir kaç haftadır tekrar başladı. Ama asla korkulacak bir şey yok. Uzun uğraşlar sonucu kim olduğunu öğrendim. Korkulacak bir şey, tehlikesiz biri, benim ki sadece bir önlem."

Ne kadar öyle söylesede çok korkmuştum. Bu yüzden beni bırakma konusunda daha fazla üstelemeden sessiz kalarak kabul ettim.

Konuşmadan başımla onaylayarak yaptığım işime geri döndüm. Bir kaç saniye sessizlikten sonra hafifçe boğazını temizleyerek konuştu.

"Dün soramadım, I-Seo nasıl? Gerçi kötü olsa sen benim ağzımın payını gecikmeden verirdin."

Ne yapmaya çalışıyordu bu? Böyle söyleyerek beni mi hatalı gösterecek?

"Evet, I-Seo gayet iyi. O adam ona iyi davranıyor ama yine de bu sana olan kızgınlığımı asla azaltmıyor."

Derin bir nefes alarak karşıma geçerek koltuğun başına oturdu.

"Eğer o adamın Seo'ya kötü davranacağına dair en ufak şüphem olsaydı asla böyle bir şey yapmazdım. Seo benim değer verdiğim birisi, asla kötülüğünü istemem. Ki değer vermesem bile yine böyle bir şey yapmazdım."

"Kendisine sorabilirdin ama yapmadım."

"Çünkü kabul etmeyeceğini biliyordum. Kurtulma imkanı varken korkuları yüzünden redd edecekti. Ama şimdi o adama karşı birşeyler hissettiğini bile söyleyebilirim."

Only One Night ~Min Yoongi ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin