Oturduğu yerde gözleri doldu. "İnanmıyorum." Yanakları ve burnu kızarmaya başladı. Kisaki onun ağladığını görünce sinirleri bozuldu. Kimle çıktığını bilmiyor mu karı?
Bir süre ağladıktan sonra Kisaki peçete uzattı. Göz yaşlarını silerken konuştu "Çok duygulandım!" Gülümsüyordu, gözleri parlıyor ıslanmış kirpikleri tel tel görünüyordu.
"Ha mutluluktan ağladın yani?" "Evet, adamı ne hale getirmiş baksana!" "Ben de onu diyorum." Kisaki güldü. Anlaşılan Hanma kendine göre birini bulmuştu.
"Bana biraz Hanma'dan bahsetsene." "Yüzünü gördüğüm mü var? Piç, anca sokaklarda gezsin dursun! Son zamanlar da bir de fotoğrafcılığa sardı! Gel marka için bir şeyler çek diyorum..." sesini kalınlaştırarak Hanma'yı taklit etti "Az yede uşak tut diyor!" Ofladı "Karga!"
İyi de Hanma'nın nesi kargaya benziyordu ki? Sadıktı, değerli şeylerle de işi yoktu, Ayuka dışında, dış görünüş olarak da benzemiyordu...
"He?" "Karga diyorum." "..." "...Ayuka, kargaya bokunun toprağı beslediğini söylemişler, gitmiş denize sıçmış." "He... Demek ninem sinirlenince ondan öyle diyormuş!" Kisaki iki kaşının ortasını ovdu, çocuk bu daha, diye geçirdi...
Birden Ayuka Hanma'yla ilişkilerinden bahsetmeye başlıdı. Hiç bir erkekle iletişim kurmadığını onun istisna olduğunu, evde kapalı kaldığını, Hanma yokken dışarı çıkmadığını aşırı normal bir şekilde anlattı. Kisaki de aşırı anormal bir şekilde sanki her şey normalmiş gibi davrandı.
Sonuçta Hanma tanıdığından beri kısa ilişki, hatta çoğunlukla tek gecelikçiydi. Uzun bir ilişki yapmıştı ve bunu bozarsa Hanma da onu bozardı.
Güneş batarken Hanma geldi. Kapıyı birden açıp hızlıca girdi "Bize Hazır erişte aldım!" Isıtılmış erişteleri yedikten sonra Hanma Ayuka'yı da alıp oradan çıktı.
Ayukan'nın kaskını takarken sordu. İlgisizdi ama gündelik konuşmaları dalgınlıkla sürdürüyordu "Nasıl geçti?" "Çok güzeldi! O çok iyi bir dinleyici."
Oysa sadece "Evet... hı-hı, sonra, eee." Gibi geçiştirici kelimeler kullanıyordu.
.
.
.
"Kisaki resim çektiğini söyledi, bana hiç bahsetmemiştin." Hanma balkondan ona baktı "Daha makineyi alalı bir hafta oldu. Sana görülmeye değer bir şeyler çektikten sonra göstercektim." Elinde sigaranın dumanını üflüyor gök yüzüne bakıyordu.
Manzara o gün çok güzeldi, ay tam hilal şeklini almış bulutlar hafifti.
"Çekmeye değer bir şey buldum, makine vestiyerde asılı. Getirir misin?" Ayuka konuşarak vestiyere gitti "Ayı mı çekeceksin?" Eline aldı baya iyi gözüküyordu. Hanma'ya verirken sordu"Böyle pahalı şeyleri öylece asman iyi mi ki?" Cevabı beklemeden manzaradan etkilendi "...bugün ay cidden çok güzel gözüküyor."
Hanma onun balkonun demirlerine dayanmışken çekti. "Cidden." Kadraja ne ay giriyordu ne bulutlar, sadece Ayuka ve demir küllük."
Ayuka gözlerini ona çevirdi "Bakabilir miyim?" Hanma makineyi ona uzatıp kendine bir sigara daha yaktı. Ayuka çekilen tek fotoğrafa baktı. Çok güzel çıkmıştı. Yaslandığı demirle temasını kesmeyerek yere oturdu. "Çekmeye değer derken beni mi kastediyordun?" Hanma da yanına oturdu. "Evet?" "Ah...anlıyorum, evlenelim bari."
———
GSSKDHSKEHWKEB durum ciddi ama gülmemi tutamıyorum. Bu bölüm fenaydı. Kötü olan yeni bölümü daha yazmadım. Neyse umarım sevmişsinizdir, kendinize iyi bakın ve yeni bölümleri bekleyin ♡
