Sargı işini bitirdikten sonra tek kişilik koltuğa ve dolayısıyla da kendi iç dünyama geri dönmüştüm. Sayfalarını açık vaziyette bıraktığım defteri elime aldım ve kaldığım yerden okumaya devam ettim.
Bir günceydi. Hattatları anımsatan, son derece düzgün ve okunaklı bir yazıyla yazılmıştı. İlk sayfayı açtığımda, en alt sağ köşede, küçücük bir "D" harfi gördüm. Daiwyn'e aitti.
Bu, daha da meraklanmama neden oldu ve yazılı her sayfayı okuma isteğim arttı. Baş sayfalar çok eskilere dayanıyordu. Daiwyn'in daha genç bir adam olduğu dönemlere...
Sayfalar arasında gezinirken babamın ismi gözüme çarptı:
"Y.D.S. 23 Ekim 1185
Bugün, sabahın ilk saatlerinde aldığım haberle birlikte, kendimi son zamanlarda hiç olmadığım kadar mutlu hissettim. Arden ve Lyenia'nın bir oğlu oldu. Topluluğumuza bir üye daha kazanmış olduk. Büyüdüğünde, babasının oğlu olduğunu gösterecek gibi sevimli yavrucak. Daha şimdiden öyle hareketli ki, yürüdüğü zaman neler yapacak, tahmin edemiyorum. Ama bizleri utandırmayacağı kesin..."
Gözlerime dolan yaşları engellemek için tırnaklarımı avuç içlerime sertçe bastırdım. Şu an bu anıda bahsi geçen herkesten çok uzaktaydım. Yıllar önce babamı kaybetmiştim; annem, Kaen ve Daiwyn ise kayıptı. Hiçbir şekilde, nerede ve nasıl olduklarını bilmiyordum.
Bir süre, gözlerim sadece boşluğa takılıp kaldı. Sonra başka, bilmediğim günleri ve yaşananları öğrenmek istediğimi fark ettim. Birkaç sayfa sonrasına geçtim. Daiwyn'in uzun bir süre yazmadığı belliydi. Yıllar geçmişti:
"Y.D.S. 4 Nisan 1193
Üç yıldır sürekli kış mevsimini yaşıyoruz. Çiftlik boşalmış vaziyette. İnsanlar her gün köydeki tek fabrikanın kapısında sıraya giriyor. Çalışmak zorundayız. Gittikçe fakirleşiyoruz. Daha önce bu kadar açlığın yaşandığına hiç şahit olmamıştım.
Uthia da yardım konusunda oldukça cimri davranıyor. Onlardan aldığımız havadislere göre, Andhoras Kıtası bahar mevsiminin tadını çıkarıyormuş. Bizleri zor durumda bırakıp kendilerinin keyif çatması tam da onlardan beklenen bir davranış!
Arden de çok huzursuz. Sürekli Tasarımlara karşı örgütlenmemiz gerektiğini söylüyor. Onu anlayabiliyorum, ailesinin daha fazla acı çekmesini istemediği için böyle konuşuyor. Artık iki çocuğu var ve Lyenia için de endişeleniyor.
Lyenia'nın sağlık durumu eskisine oranla çok daha iyi. Hâlâ kimseyle konuşmuyor ama en azından herkesten kaçıp saklanmayı bıraktı..."
O günlerde babamın omzuna binen yük ne kadar da ağırdı! İki küçük çocuk ve hasta bir eş... Geceleri çok geç saatlerde eve geldiğini hatırlıyordum. Daiwyn ile birlikte atölyede çalıştıktan sonra, akşamları da fabrikaya ek işe giderdi. Ama bir gün olsun yorgunluğunu dile getirmemişti. Aksine bizi görünce yüzünde derin, içten bir gülümseme belirirdi ve bunun her şeyden iyi hissettirdiğinden bahsederdi.
Hafif bir hışırtı sesi duymamla birlikte düşüncelerimden sıyrıldım. Jasen, yüzüstü yattığı koltuktan doğrulmuş, dikkatle bana bakıyordu.
Galiba yaşadığı hareketli dakikaların ardından o bile hâlsiz düşmüştü, uyumaktan kendini alamamıştı.
"Ne yapıyorsun?"
"Okuyorum."
"Hımm."
Kalkıp yanıma geldi ve koltuğun ahşap kolluğuna oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUSURSUZ #1- Yeniden Doğuş (Düzenleniyor)
Fiksi IlmiahNew York Araştırma Merkezi'nden bir bilim adamı, çok sayıda "Tasarım Bebek" oluşturarak Dünya'nın bundan böyle çok daha yaşanılası, huzur ve refah dolu, her türlü hastalık ve felâketten uzak bir yer olmasını istiyor. Ama işler umduğu gibi gitmiyor...