9

429 35 14
                                    

Üstüme yürümeye başladıklarında bir anlık bir karar vermiş ve sağımdaki araya girip koşmaya başlamıştım.

"yakalayın şu orospu çocuğunu!"

Tüm hızımla koşarken arkama göz atmayı ihmal etmiyordum. Benden bir hayli arkadalardı. Beni yakalamaları imkansız gibiydi. Fakat ben bütün hızımla koşmaya devam ediyordum. Arkamdan gelen hakaret sesleriyle gidecek yerler aramaya başladım

Farklı bir aradan çıktığımızda Hoseok'u dükkanını kapatırken görmüştüm.

"sikik Yoongi!"

Tüm sokak boyunca koştuk. Artık bu kovalamanın bitmesini dilerken karşıma Hoseok çıkmıştı.

"sen kaçmaya devam et. Ben hallederim"

Hoseok'a güvenerek kaçmaya devam etmiştim. Beni bulamayacakları bir yere saklanarak onları izlemeye başlamıştım. Hoseok lidere ağız burun dalıyordu. Diğerleri zaten çoktan kaçmıştı bile. Onları izlemeyi bırakıp bir süre nefeslendim. Niye bir anda bana yardım etmişti ki? Tekrardan aynı yere bakınca liderin de kaçtığını, ve Hoseok'un buraya doğru geldiğini görmüştüm. Saklandığım yerden çıkıp Hoseok'un karşısına geçmiştim.

"teşekkür ederim"

"teşekküre gerek yok"

Kafamı kaldırıp Hoseok'a baktım. Gülümseyip arkasını dönüp yürümeye başlamıştı arkasından gidip omzunu tuttum. Hoseok bana dönüp sorgular bakışlar atınca elimi enseme götürdüm.

"nerden gidiyorsun?"

"gundae caddesinden"

"beraber yürüyelim mi?"

Hoseok gülümseyerek "olur" diyince bende gülümsedim. Beraber yürürken aklıma bir soru takıldı. Hoseok'a döndüm.

"neden dün bana öyle bir kağıt verdin?"

Hoseok cevap vermediğinde kaşlarımı çatıp önüne geçtim ve geri geri yürümeye başladım.

"birşey sordum?"

"canım istedi"

Göz devirip tekrardan yanına geçtim. Beraber yürürken bir anda telefonunu açıp birisini aradı.

"alo?"

"..."

"Taehyung ben ayrılmak istiyorum"

Dediği şeyle şok olmuştum. Bir anda benim yanımda arayıp ayrılması çok saçmaydı.

"herhangi bir nedeni yok. Sıkıldım senden"

"nasıl yaparsın bunu!?"

"üzgünüm Tae"

"başkası mı var?"

Hoseok iç çekip telefonu kapatıp cebine koymuştu. Şaşkınca ona bakarken bana bakip gülümsedi.

"niye öyle bakıyorsun?"

"neden yaptın bunu?"

"sevmiyordum zaten"

"benden bilecek"

"aklıma zaten sen girmedin mi?"

Hiçbir şey demeden önüme döndüm. Hoseok ise kıkırdıyarak önüne döndü.

Apartmanımın önüne geldiğimizde ilk önce Hoseok durmuştu. Sanki evimi biliyormuş gibi.

"görüşürüz"

"hoşçakal"

Apartmanın merdivenlerinden çıkarken Hoseok beni durdurup kulağıma bir şey fısıldamıştı. Fısıldadıktan sonra gitmişti. Dediği şeyi anlamaya çalıştım bir süre. Apartmana girip bizim eve indim.

Dün atmayı unuttum :(

Senin kalbin bana kaldiLAIAMAOAUSLAOSJSJS

Tatto On Hip | YoonseokHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin