Tatto On Hip | Yoonseok

34

[Yoongi'nin anlatımı]

Gözlerimi açıp etrafa bakınmıştım. Buraya nasıl geldiğimi anlamaya çalışırken mutfaktan sesler gelmeye başladı. Yorganı üstümden atıp mutfağa doğru bakındım. Hoseok'u görünce yataktan kalkıp mutfağa doğru ilerledim. Şarkıyla birlikte pankek yapıyordu. Gülümseyip yanına gittim. Bana doğru baktığında gülümseyerek "günaydın" dedi. Aynı şekilde onu karşılayıp "günaydın" dedim.

"birazdan hepsi olur. Sen masayı hazırla istersen"

"olur"

Dolaptan pankek ile iyi gidecek birkaç şey aldıktan sonra masaya koydum. İki bıçak, iki çay kaşığı ve iki tabak alıp tekrardan masaya koydum. Hoseok ise pankekleri getirdi. Beraber yemeye başlarken derin bir sessizlik oluştu. Rahatsız hissettiğim için doğru düzgün yiyemiyordum. Hoseok'ta bu sessizlikten hoşlanmamış olacak ki derin bir nefes alıp ağzını açtı.

"dün sen uyuduktan sonra Taehyung geldi"

"ne? Neden?"

"Taehyung senin evine geldikten sonra odana ve koridora kamera yerleştirmiş. Seni odaya taşırken gördüm. Odanda da olabileceğini düşünüp ararken geldi. Kapıyı açtığımda biraz bakıştık. Sonra 'beni bırakıp en yakın arkadaşıma mı koştun' gibi bir soru sordu. Cevabını verince küfür edip ağlamaya başladı. Bende kapıyı kapattım."

"aptal ya. Geberir gider umarım"

"eğer okulda yanına gelip saçma sapan şeyler yaparsa beni ararsın"

"tek gelirse ben onu hallederim ama toplanıp gelirse ararım"

"tek gelirse de ara. Sana zarar gelsin istemiyorum."

"peki"

Gülümseyip yemeye devam etti. Bende aynı şekilde yerken aklıma birşey geldi. Telefonumu çıkarıp aklıma gelen şeyi aradım. Bulduktan sonra Hoseok'a gösterdim.

"bunu belime yapabilir misin?"

Yönelttiğim soruya karşılık dövmeye dikkatlice baktı. Ağzındaki lokmayı yutup arkasına yaslandı.

"olur, yaparım"

Hafifçe gülümseyip telefonu masaya koydum. Hoseok ise telefonundan bir şeye bakıp tekrardan cebine koydu. Pankekleri bitirince masayı toparladım. Bulaşıkları yıkarken Hoseok odama geçmişti. İşlerimi bitirip Hoseok'un yanına gidince yanına yattım. Bana bakıp gülümseyerek kolunu omzuma attı ve başımı göğsüne yasladı. Bir süre saçımla oynadıktan sonra "sevgilim?" diye seslendi.

"efendim?"

"bir arkadaşım bara çağırıyor. Beraber gidelim mi?"

"olur. Ne zaman?"

"bu akşam 9 dan sonra"

"biraz geç değil mi? Ne zaman döneceğiz?"

"gece yarısından önce döneriz herhalde. Hem burdan bir sokak ilerde çok sıkıntı olmaz"

"gundae bar mı?"

"evet. Sorun olur mu senin için?"

"ya biliyorsun bu mahallede beni pek sevmeyenler var ve orda takılıyorlar sürekli"

"yanında ben olucam birşey olmaz hem oralarda tanıdıkta vardır"

"arkadaşınla takılmayacak mısın?"

"o büyük bir ihtimalle kızlara sarkmakla uğraşır. Takılacağım tabi ama çok değil. Merak etme"

"peki o zaman"

Gülümseyip boşta kalan kolu ile belimi sardı. Gülümseyip göğsüne sırnaştım.

Benim bar fantezim filan var herhalde 😭