...Helin babasının da iyi olduğunu görünce daha da rahatladı . Gerçekten her şeye rağmen yine onu düşünüyordu. Meltem ile Demir gelince Helin de odadan çıkmıştı. Kantine inip bir şeyler alacaktı ama daha koridorun somundan döner dönmez kolundan çekişerek durduruldu
Sırtı da sert zemine yavaşça çarpmıştı .Korkuyla gözlerini kapamışken burnuna tanıdık bir koku doldu . Gözlerini yavaşça açarak baktı . Karşısında Sarp duruyordu ve her zamanki gibi sırıtmaktaydı .
" Sarp !? Hani gidiyordun ? "
" Kim demiş !? Gitmedim elbet ! "
" Madem gitmedin niye gideceğini söyledin ? Hem neden sürekli korkutuyorsun , en olmadık yerden çıkıyorsun!? "
" Heyy korkma . Sana kimse bir şey yapamaz ki ... "
" Nasıl emin olabilirsin ki bundan ... Doğru! Söylemiştin . "
" Helin ... Sana zarar veremezler çünkü yanında olacağım ve seni bir daha yalnız başına bırakmayacağım . Sana bir şey olmayacak çünkü baban var . Başına bir şey gelmeyecek çünkü evinde güvenlikler var . Sana zarar gelmeyecek çünkü babam var . Arkanda birçok insan var , korkulası ve ismini duydukça titrenilesi birsürü insan !.. "
Helin'in gözleri fal taşı gibi açılmış bir şekilde öylece Sarpa bakınırken Sarp önünden çekilerek Helin'e alan tanıdı . Helin bir şey söylemeyip bakışlarını kaçırdı ve yere bakmaya başladı . Sarp da konuyu değiştirmeye karar verdi.
" Hadi gidelim epeydir çıkmanı bekliyordum . "
" Hey nereye !? "
" Sorma gidince görürsün . "
Sarp Helin'in kolundan tutarak onu sürüklemeye başladı . Merdivenlerden inerek hastanenin alt katına gitmişlerdi. Çıkışın ve kantinin de bulunduğu o kata !..
Ve dışarı çıkmak yerine kantin kanadına doğru ilerlemişlerdi .
'' Kantine mi gidiyoruz ? ''
'' Görsün işte . ''
'' Bende kantine gidecektim zaten , niye hortlak gibi çıkıyorsun koridor başından !? ''
'' Ama sadece su alıp yukarı dönecektin , olmaz ! Bugün bir şey yemedin ve öğle yemeği zamanı geçiyor . ''
'' Saat olmuş 2 ne öğle yemeği !? ''
'' Senin de dediğin gibi . Öğlen çoktan bitti . O yüzden bir şeyler ye artık ! ''
'' İştahım yok . ''
'' Ne yok ne yok !? Senin şuan mutluluktan sağa sola atlayıp bir şeyler yemen gerekirdi . Baban iyileşiyor ... Ah hadi yorma beni . Tost yeriz çay içeriz . Babanın yardıma ihtiyacı yok , annen var nasıl olsa . ''
'' Çay mı !? ''
'' Tek takıldığın yer burası mı ? ''
'' Evet ? ''
'' Resmi anlamda çay . Takılma babında . (göz kırparak) ''
'' Sarp ! ''
'' Peki peki ! Çay sevmediğini biliyorum saçmalama ... O yüzden ikini aşamaya geçip birer kahve içip sohbet edeceğiz havadan sudan . ''
'' Ee sonra ne yapacağız ? O güzel aklından ne geçiyor bakalım ? ''
'' Önce manzaraya karşı kahve içeceğiz ve sonrasında da evimize gideceğiz . '' (Ev kelimesini bastırarak )
Helin göz devirmekle yetinse de Sarp'ın sözleri onu fazlasıyla düşündürmüştü . Bu sırada kantinden de bir şeyler almışlar ve masaya oturmuşlardı . Akşama kadar oturmuşlar bir süre sessiz kalmışlar , dertten tasadan uzaklaşmışlardı . Kantin zamanla boşalmıştı .Saat de geç olunca Sarp Helin'i de alarak kantinden çıktı . Hemen Helin'i eve götürme derdindeydi ama önce odaya çıkardı ve Helin ailesine veda etti. 45 dakikalık araba yolculuğu sonrası evdeydiler .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙾𝙺𝚄𝙻 𝙶𝚄𝙽𝙻𝚄𝙺𝙻𝙴𝚁𝙸 𝚂𝙴𝚁𝙸𝚂𝙸
Teen FictionOkul Günlükleri !.. Hiç de sıradan olmayan bir hikaye , kimsenin masum olmadığı ve görünenin arka yüzü !.. Dostluklar , bağlar , ilişkiler , düşmanlıklar ve dahası ! ... '' Bu son sözümdür o okula gidilecek ! '' '' Ama baba ... '' '' Aması falan yok...