Deprem nedeniyle evlerimizde değiliz fakat sizi burada da bölümsüz bırakmak istemedim, geçmişler olsun.-Minho-
Sabahın çokta erken olmayan saatlerinde mutfakta kahvaltı hazırlarken gelen adım sesleri ile döndüm arkamı. Hyunjin yeni yeni uyanmıştı, saçları dağılmış, gözlerini ovuşturuyor bir yandan yanıma geliyordu.
Birkaç adım sonra gelmiş, sandalyeye oturup başını masaya yaslamış ve gözlerini tekrar kapatmıştı. Bu hali beni güldürürken son şeyleri de masaya bırakmış ve dibinde bitip saçlarını düzeltmiştim.
" Günaydın bela.."
" Hm hm"
Gülerek ona yaklaşmış bir an her şeyi unutup öpecek kadar aptal olmuştum. Neyse ki zeki bir adamım bu sayede hemen geri çekilmiş ve işime dönmüştüm. Çok geçmedi, birkaç dakika sonra Hyunjin ayılmış ve öyle dik oturmaya başlamıştı.
Kahveleri de bırakıp karşısına geçtim.
" Huh hadi ye bakalım..."
" Neden hastaneye gitmediniz?"
" Hm biraz daha bekleyebilirdim. Önce kahvaltı yapalım, sonra giderim. Çok işim yok. "
" Ben de geleyim mi?"
" Olmaz.. "
" Ama neden?"
" Ameliyatın üzerinden çok geçmedi, bu yüzden sağlıklı değil. Bugün de evde dinlen, yarın gelebilirsin. "
Başta kabul etmeyecek gibi olsa da dediklerimi mantıklı bulunca mecburen kabul etmişti. Beraber yaptığımız güzel kahvaltının ardından hızla yukarı çıkmıştım. Birkaç dakika içerisinde hazır bir şekilde indim aşağıya. Mutfağı topluyordu.
" Hey, Eun'u gönderirim yorma kendini sen."
" Sıkılıyorum zaten sorun yok.."
Yanına gittiğim sırada onu başımla onayladım. Sarılmak istiyordum. Ben ne ara böyle bir adam oldum bilmiyorum.
" Hyung.."
" Hm?"
" Kaç gibi dönersin?"
" Hmm yedi- sekiz gibi sanırım.."
" Anladım."
Aramızdaki konuşmalar o kadar monotondu ki , eskiyi özlemiştim. Bela oluşunu bile ...
Böylesi çok mesafeli geliyordu." Akşam gelirken ararım seni. " yanağına bıraktığım öpücüğün ardından bana anlamaz bir şekilde bakıp sonrasında durumu toparlamak adına başını onaylarcasına sallamıştı. O bile anlam veremiyordu bu hallerime... Ah küçüğüm inan ki ben de veremiyorum.
Kapıdan çıkmadan önce son kez duydum sesini.
" Hyung! Kolay gelsin."
" Sağol küçüğüm. "
Evden çıkıp hastaneye gelmem dakikalarımı aldı, birkaç saat orada hallettim işlerimi. Önce Seungmin odama gelmiş ve benimle Hyunjin hakkında konuşmuştu. Ardından Felix geldi ve bir tur da onunla konuşmak zorunda kalmıştık aynı konuyu. Sonuç yine onlara geldi..
" Eee senin şu kas yığını ile aran nasıl?"
" Ay çok güzel! "
" Bağırma be!"
" Hyunglar çok aşığım ölüyorum aşkımdan yemin olsun! "
" Sakin ol gerizekalı.."
" Ay olamam , ben artık yoook bekleyemem hacı, bulduğum yerde yapışacağım dudaklarına ' ya benimsin ya kara toprağın!' diyeceğim."
![](https://img.wattpad.com/cover/326370373-288-k783584.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doktor Civanım // • HyunHo •
Fanfiction-Daha önce beyni olmayan bir beyin cerrahı görmemiştim. İlk misiniz? 09/11/2022