7. Bölüm

5.2K 417 74
                                    

Sabah aşağıya indiğimde King her zamanki gibi benden önce davranmış ve yerine oturmuştu. Üzerimdeki kıyafete bakmaya başladığında aynı tepkiyi de benden aldı. Bugün cumartesiydi ve üzerinde gömlek görmüyordum. Gri boğazlı bir kazak üzerindeydi, boynundan aşağı bir zincir sallanıyordu. Ben onun kazağına bakarken o da benim puantiyeli kazağımı, altımdaki eşofmanımı ve pembe koca terliklerimi inceliyordu.

Yanına geçerken sandalyeyi gürültüyle çektiğimde önüne döndü ama mısır gevreğimi ittirdiğimde tekrar ilgisini çektim. Kaşını kaldırarak beni izlemeye başladı. Kızarmış ekmeklerden birisine uzandım ve üzerine peyniri ezerek sürdüm, jambonlardan birisini aldım. "Nutella var mı?" dedim masaya bakınırken. "Varmış." Tabağa konulmuş Nutella'ya uzandım. Jambonun üzerine sürüp ona bakarak bir ısırık aldığımda kendisi yemiş gibi yüzünü ekşitti. "Dene bence." Üzerine bir dilim de avokado koyduğumda iştahı kaçmış gibi tabağını ittirdi.

"Bu akşam malikaneye gidiyoruz." dediğinde dudaklarım ekmeğin üzerindeyken ona döndüm.

"Hı?" dedim ekmeği koparmaya çalışırken.

"Lexi ve annem orada. Akşam yemeğine çağırdılar." Telefonunu bıraktı ve durumu daha net bir şekilde izah etmek için sandalyesinde bana döndü. Konuşmaya başladığı için iştahım tekrar kaçtı. "Saat altı gibi çıkacağız, çok fazla kalmayı planlamıyorum. Sakın ailem oldukları için dışarıdaki halinden farklı davranma. Lexi her hareketini izler, ilgilenmiyor gibi görünse bile ya kulağı ya da gözleri üzerinde olur."

Başımı birkaç kere salladım. "Geçmişim veya önceden çalıştığım yerler hakkında yalan söylememi istersen bu hoş olmaz. Onlarla tekrar görüşecek miyim?" diye sorduğumda başını usulca aşağı yukarı salladı. "O zaman yalan söyleyemem çünkü söylediğim yalanları unutmak gibi bir özelliğim var."

"Bunu zaten istemiyorum. Ancak sohbet etmek için aileni sorabilirler. Dürüst ol, kendi yalan balonunu patlatma Laura." Rahatladığım için yemeğe geri dönebildim. Koca bir ısırık daha aldım ve elimdeki kırıntıları birbirine vurarak temizledim. Kıyafetlerime baktı. "Kendi aldıklarından giy, elbiselerden birisine ihtiyacın yok."

"Para avcısı değilim imajı mı çiziyorum?"

"Öyle olmasan bile buna inanmazlar. Onlara hak verirsin." dedi. Onun hayatına girecek her kadını para avcısı olarak görüyor olmalıydılar, aksini ben de düşünmezdim.

"İyi, nasıl hayır diyebilirim ki. Anlaşma böyle." dedim ve mısır gevreğini önüme çektim. Dışarı çıktığımızda en fazla elimi tutuyor, yanağıma bir öpücük bırakıyor ve sarılarak yürüyordu. Sadece dün gece dozu arttırdığına inanıyordum ve içinde bulunduğum ortamı düşününce çok masum bile kaçmıştı. Yine de sormadan edemedim. "Büyük bir role ihtiyacım olduğunu sanmıyorum. Seni öpüp kucağına oturmayacağım değil mi? Üst üste yemek yediğimizi annen görmek istemeyecektir."

Arkasına yaslandı ve bacağını dizinin üzerine koydu. Kot pantolon giydiğini o an fark ettim. Bana cevap vermesini, hayır demesini bekledim ama o kendisine yakışacak derecede minik ve karşısındaki için çirkin sayılacak bir gülümsemeyle başını salladı. "Kucağımda yemek yemeyeceksin. Yeterince mesafeli davranacaksın."

Yeterince mesafeli demek onun dilinde seni kız kardeşimin önünde öpeceğimle eşdeğerdi. Dudaklarımı birbirine bastırıp portakal suyumu kafama diktim. Karıştırdığım yemeklerden dolayı değil, aklımdakilerden dolayı midem reflüm tutmuş gibi yandı. Eve geldiğimde bunun olacağını biliyordum ama şimdi fazla gerçekçiydi.

"Bence buna gerek yok."

Parmaklarını birleştirdi. "Biricik aşkım, kıymetli Laura'm, dokunmaya kıyamadığım sevgilimin dudaklarına bıraktığım küçücük öpücükler Lexi'nin gözünü boyamaz ama idare edecek." Onun eski sevgililerini kardeşiyle tanıştırdığını sanmıyordum, tanıştırmış olsa bile yanında onlara dokunuyor, buse konduruyor olamazdı. Tam tersini yapacaktı çünkü King daha önce aşık olmamıştı. Tabağıma baktı. "Bitti mi?" dedi kahvaltımı kastederek.

OyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin