Bölüm 15- Isırık İzleri

14.9K 1.5K 1.3K
                                    

Medya: İlkay
Keyifli okumalar... kitaptaki favorinizi böyle alayım

Önüme bırakılan ilaçları içerken Çağatay koluma pansuman yapıyordu. Yine hep beraber ahşap evin diğer eve göre daha geniş olan sobalı odasındaydık. Suyu içerken gözlerimi karşımda oturan adamdan bir an olsun ayırmadım. İnatla konuşmuyordu.

Ilgaz "Artem" diyerek içeri girdiğinde tekli koltukta oturan adama baktım. Yine o sikko kürklü deri ceketlerinden birisini giymişti. "İntarnette insan ısırığı da kuduz olmanızı sağlayabilir diyor, Çağatay bir baksın ısırıklara"

Alaylı sesine karşı boş boş suratına baktım sadece, Oğuzhan "Ne ısırığı?" diye sorduğunda Artem bana bakarak "İlkay" dedi "Kollarımı ısırdı"

Siyah gözlerine baktım sadece, ısırdığım yerlerden birisi morarmıştı çünkü çok fazla güç uygulamış olmalıydım. "Onları İlkay mı yaptı?" dedi Oğuzhan hafif bir şaşkınlıkla. Artem gözlerini üzerimden çekmeden "Köpek dişleri sivri" dediğinde kaşlarım çatıldı. Köpek dişlerimin sivriliğini nereden bilecekti?

"Sensin köpek"

Çenesi anında kasıldığında Çağatay'a baktım, bu da bana bakmıyordu geldiğinden beri. Neden utanıyordu bilmiyordum ama sinirlenmemi sağlıyordu. "Çağatay" dediğimde İbrahim anında "Çağatay abi" diyerek uyardı beni. "Hepimiz otuzlu yaşlardayız" dediğinde gözlerimi devirdim.

"Beni kaçıran adama abi mi diyeceğim İbrahim?" dedim gözlerine bakarak, hiçbirine abi falan demezdim. Tekrar Çağatay'a baktım. "Galiba kafanı falan öpmüşüm, o yüzden mi bana bakmıyorsun?"

Kolumu temiz bir bandajla sararken göz ucuyla bana baktı. "Kelimi öptün" dedi kısıkça.

"Pardon dedik ya" diye homurdandığımda omzlarını silkti. Gözlerimi devirdim ve karşımda oturan adama baktım yine. "Oğuzhan abi" dedim alayla, o zaten bana bakıyordu. "Sende benim şunları çıkartmama yardımcı olur musun?"

"Neleri?" dedi tok sesiyle, gülümsedim.

"Sırtımdaki bıçakları"

Ilgaz yarım ağız gülerken İbrahim ayıplar gibi baktı suratıma. Oğuzhan gözlerini kapatıp sert bir soluk verirken "Anlatın artık" dedi söylediklerime dayanamıyor gibiydi. Göz ucuyla Arteme ve kürküne baktım, boz ayı.

"Söyle Artem, ne kadar istiyorsun?" dedi Ilgaz dirseğini tek dizine yaslayıp elinde tesbih var gibi rol yaparken. Artem kaşlarını çattı. "Ne diyorsun lan?" dediğinde Ilgaz işaret parmağıyla üzerini gösterdi. "O kürkü çıkartmak için ne kadar istiyorsun?"

İbrahim Ilgaz'ın ceketinden tutup onu geri çektiğinde gülecek gibi oldum.

Artem göz ucuyla İbrahime baktı ve tekrar bana döndü. "Ne öğrenmek istiyorsan sor, anlatacağım"

Olduğum yerde daha dik otururken Çağatay kolumu bırakıp bana bakmadan hafifçe yana kaydı. "Başkanı neden öldürmen gerekiyor?" diye sordum, o an o adamı vurduğu bir görüntü zihnimde canlandı. Her zaman olduğu gibi irkildim.

"Orospu çocuğunun teki çünkü" dedi İbrahim Artem'den önce konuşarak. Artem derin bir nefes aldıktan sonra kısık gözlerle bana baktı. "Yusuf benim babam, Annem..."

"Daria" diyerek cümlesini böldüğümde Artem'in dudakları bir an kıvrılır gibi oldu. Dosyalarında görmüştüm hatırlıyordum bu yüzden. "Annenin başkanla işi ne?"

"Kumar borcu" dedi ifadesizce, dudaklarım aralanırken suratına baktım öylece. "Babam elinde avucunda bir şey kalmayınca annemi attı ortaya. Başkanda işi bitince Ivan'ın babasına verdi, yine kumar borcu içindi"

canbazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin