-9-

1.3K 67 21
                                    

Medya: Bölümden bir kare olan, Behnan Şahmaranoğlu ve Efna Kozan.

Dipnot: Arkadaşlar çiftimiz henüz resmi nikah yapmadığı için Efnâ'nın soyadı değişmedi.

"Gözler ruhun, gücünü gösterir."

&
Kasvetli hava; gittikçe boğuyordu Genç Ağa'yı. Kardeşi öldüğünden beridir, içindeki ateş, hiçbir odaya sığdırmıyordu bedenini. Önündeki dosyaları es geçerek ayaklandı ve odasında bulunan camlara ilerleyerek birini açtı. İşte şimdi nefes alabilmişti.

Oldu olası kapalı alanlardan haz etmezdi Behnan Şahmaranoğlu. Dışarıda onca temiz hava varken, insanoğlu neden kapalı alanlara sığınırdı ki zaten?

Gözleri elindeki saate kaydı ve neredeyse öğlen saatlerinin geçtiğini gördü. İlk önce kuyumcudan ayırttığı yüzükleri alması gerektiği aklına gelirken, daha sonra her zamanki restorantta yapacağı büyük anlaşmanın toplantısının olduğunu hatırladı.

Saçma sapan yüzük mevzusunu ise Yâde'si başına bela etmişti. Yoksa küçük görünen karısını görmeye ve ona yüzük takmaya hiç meraklı değildi. Hatta mümkün olduğunca ondan kaçıyordu Genç adam.

Masanın üzerinde duran telefonunu alan genç adam, onu cebine atarak çıktı odasından. Peşinden koşan sekreterini aldırmadan, asansörlere ilerledi.

"Efendim bir saat sonra ki toplantınızı teyit geçiyorum, oraya kesin olarak katılacağınızı bildirmemi ister misiniz?"

"Bildirin Ecrin hanım ayrıca, her zamanki mekanda yapılacağını da kesin olarak not düşün. Orası dışında başka hiçbir yerin yemeklerini yiyemiyorum."

"Peki Behnan bey başka arzunuz var mıydı?"

"Hayır çıkıyorum. Muhtemelen bugün şirkete gelmem artık."

"Peki Behnan bey iyi günler."

Bulunduğu kata gelen asansör ile vakit kaybetmeden bindi genç adam. Şirketten çıkınca şoför olmadan arabasına bindi ve meydanda bulunan aile kuyumcularına girdi. Yâde'sinin hazırlatmış olduğu yüzükleri alarak cebine attı ve toplantı mekanına doğru arabayı sürdü.

Meydanda ki aracını yavaşça sürerken, açmış olduğu camdan gördüğü beden ile arabayı yavaşlattı. Genç adam yanlış mı gördü diye bir kez daha bakarken, karşısında ki manzara tüm damarlarının sertleşmesine neden oldu. Karısı meydanın tam ortasında durmuş ve karşısında ona dikkatle bakan eski sevgilisini izliyordu. Bu geçen gecelerde gördüğü ve araştırdığı üzere ismi Ömer olan çocuktu. Hatta karısını ilk gördüğü gece ise sokakta konuşurken yakalamıştı onları.

O zamanlar umrunda olmayan manzara, şu anda öfkesini harlayan bir ateş kadar yakıcıydı. Genç adam gördükleri karşısında kendini tutamadı ve karısının ismini var gücüyle dillendirdi.

"Efna!"

Karısının ürkek bakışları kendisine dönerken, karşısında ki şerefsizi gidip öldürmemek için zor tuttu kendini. Herşey bir yana, kimse Behnan Şahmaranoğlu'nun nikahında olan bir kadına bakamazdı! Aksi taktirde onun öfkesinden ne olursa olsun kurtulması imkansızdı!

Tüm vücudunu kaplayan sinir ile, aracından inen genç adam, soluğu karısının yanında alırken, karşısındaki Ömer Dergah'a inat, küçük karısının elinden tuttu. Elleri buz gibiydi genç kadının. Sahi bu sıcakta nasıl bu kadar soğuktu elleri? Orada bulunan kız kardeşinin ona seslenmesi ile kız kardeşine döndü.

ÜVERCİNKA|TÖRE|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin