2.BÖLÜM

770 35 0
                                    

Güneş daha doğmamış iken telefonum çaldı.

Kaya arıyor...

En nefret ettiğim şey uykumun bölünmesi ama önemli olmasa kimsenin götü yemez aramaya.

"Ne var"

"Kumsal silah teslimatı yapacaklar onları etkisiz hale getirmemiz lazım bu zevki sana bırakıyorum sonra küsüp trip atıyorsun"

En sevdiğim milletin zulasını patlatmak delirmeleri gözümün önüne geldikçe keyifleniyordum.

"Konum at geliyorum"

"Tamam"

Anında konum geldi 10 dakikalık yerdi. Kalkıp giyindim cinayet yada böyle şeyler yapacaksam hep siyah giyinirdim maske ve şapkamı taktım alt kata indim yanıma malzemeleri aldım oradan da depoya inip siyah panteri mi aldım yani motusikletimi aldım ve çıktım. Rüzgar yüzüme çarpıyordu o kadar hoşuma gidiyordu ki. Sonunda Kayanın attığı konuma gittim Kerem ve Kaya beni bekliyordu silahları verdim.

"Hazır mısın" 

"Tabi ki "

Üç bir yandan ayrıldık ilk önce kapıda ki korumaları halettik. Kerem ve Kaya deponun kapısının kollarını tutu açtılar bende elimdeki silahlarla etrafa sıkmaya başladım 10 kişi vardı içeride 6 kişi ölmüştü diğer ikisini Kaya hal etti son iki kişi kalmıştı onlar işime yarıyordu.

"Sen osun açsana yüzünü"

"Açayım ama yüzümü gören yaşamıyor"

Yüzümü açtım ağzı açıkta kaldı niye bu kadar şaşırıyorlardı ki.

"Sen o ünlü avukat Kumsal Sonsöz değil misin ? "

Kafamı salladım  adama doğru eğildim.

"Şimdi söyle bakalım o silahları kime verecektiniz"

"Bizi polislere teslim etsene ne oldu yoksa adalete güvenmiyor musun?" 

"Onlara güvenim sonsuz ama bende böyle bir manyağım kan görmek istiyorum" 

"Delisin sen"

Kaya birden

"Ha ondan hiç şüphen olmasın"

Omuzum dan Kayaya baktım o bakış ona yetti.

"Söyle lan kime verecektin o silahları söyle yoksa dur en iyisi sana şık sayayım A) o silahları tek tek sansa sokarım B) seni köpeklerin önüne atayım hangisi seç"

"Tamam tamam Halil Sönmez"

"Halil Sönmez ha "

Adını çok kez duydum kaç kez adamını öldürdüm ama bir türlü fırsatım olmamıştı tanışmak için.

"Kumsal bu şerefsiz Atlas komiserin babası"

Kayaya döndüm

"Nasıl babasının ne p*k olduğunu bilmiyor mu o kadar adaletten bahsediyor "

Adam konuşmaya başladı.

"Hayır bilmiyor sen eğer işin içinde olmasan ben hayatta adını vermezdim sadece sana izin veriyor ismini söylememiz için"

Neden sadece benim bilmemi istiyor. Arkama dönüp adamın iki eline de ateş ettim acı içinde bağırdı sonra ayaklarına sıktım acıyla bağırıyordu direk öldürmedim acı içinde ölecekti orayı terk ettik arabanın önüne geldiğimizde gün yeni doğuyordu.

BEYAZ SİYAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin