"Senin kadar puşt birini tanımadım Uğur."
"Ben tanıdım aşkım. Seni."
Pişkin pişkin konuşmasına karşı ensesine ses çıkaracak bir şaplak attım. Beni delirtmeye bayılıyordu resmen. Kıyamasam ağzını burnunu kırardım. Ama sevgilimdi artık. Of.
"Sevgilim yapma böyle ya. Şakaydı sadece." Bunu bu kadar basit anlatması daha da sinirimi bozuyordu. Ne kadar korktuğumu anlamıyordu.
"Şakanı sikerim Uğur." Dediğimde bana doğru yaklaştı. Daha da yaklaştı. Yüzü tam dibimdeydi. Nefesini hissediyordum. Her yakınlaşmamızda böyle hissetmem normal miydi?
"Şakayı bırak bebeğim, beni sik."
Son derece ciddi bir yüz ifadesiyle konuştuğunda inlememek için kendimi zor tuttum. Bu tonda bir daha konuşursa yeri önemsemeden yatırır sikerdim onu burda.
"Götünün üstüne oturamayacak hale gelmek istemiyorsan sus." Dediğimde kahkaha atarak geri çekildi. Aptal çocuk.
"Sorun değil. Açık havada sevişmek güzel olur bence."
"İlk sevişmemizin sinirle olmasını istiyorsun galiba?" Dediğimde başını sallayıp önüne döndü. Yine aynı tepeye gelmiştik ve arabanın ön kısmında oturuyorduk. Sinirimi almak için beni buraya getirmişti.
Buluşacağımız yere vardığımızda kuytu alan diye ona sarılıp, öptüm ama bu it 'eyvah babam' diyince hazır ola geçtim. Ama babası yoktu tabii ki. Beni kandırmış.
"Özür dilerim sevgilim ya. Nolur surat asma." Yerinden kalkıp önüme geçti ve ellerimi tuttu. Bacaklarımın arasında yerini aldığında, dudaklarını da büzdü. Ama böyle yaparsa ne yapacaktım ben?
"Bakma şöyle Uğur."
"Uğur diyip durma. Aşkın değil miyim ben?" Ağlayacaktım artık. Kedi gibi suratıma bakıyordu. Nasıl dayanıyorum ki ben bu adama? "Ya görse ne olacak sevgilim? Biliyor sonuçta bizi."
"Öyle değil işte. Öpüşüyorduk. Adam bunu görse oh oğlum çok iyi mi yapıyor diyecek?"
"Sanki bilmiyor öpüştüğümüzü. Tahmin ediyordur herhalde. Hatta seviştik bile sanıyordur ama biz o aşamaya gelemedik dimi hâlâ?" Konuyu değiştirmesiyle göz devirdim. Kendini kurtarmaya çalışıyordu.
"Gel sevişelim o zaman." Dedim ve belinden tutup kendime çektim. Düşecek gibi oldu ardından kendini toparladı. Yüzünde oluşan piç sırıtışıyla dudaklarıma bakmaya başladı.
"Keşke. Şu an çok istiyorum ama ilkimizi böyle bir yerde gerçekleştirmek istemem. Daha sonra olabilir."
Cilveli konuşmasıyla gülümsedim. Belinden tutup daha da kendime çektiğimde ellerini boynuma sardı. Aramızdan hava bile geçmiyordu şu an.
"Öpüşelim mi?" Dediğimde kıkırkadı. Bir elimi ensesine atıp dudaklarıma çektim onu. Alt dudağını emmeye başladım. Dudaklarında farklı bir tat vardı sanki. Çok lezzetliydi.
ıslak bir sesle ayrıldık bir birimizden. Gözlerini hâlâ dudaklarımdan alamıyordu. Eğilip tekrar öptü. Üst üste öpücükler kondurmaya başladı dudaklarıma. Gözlerimi kapattım anın atmosferiyle.
"Nasıl doyacağım sana ben?" Dudakları dudaklarıma değiyordu konuşurken. Cümlesini tamamladıktan sonra tekrar öptü dudaklarımı.
"Doymana izin vermeyeceğim." Dediğimde dudaklarımın üzerine kıkırdadı. O gülünce ben de güldüğüm için öpüşmemiz bozuldu. Geri çekildi ve boynuma sarıldı. Yüzü boynuma yaslıydı şu an.
"Hazan."
"Söyle aşkım."
"Seviyor musun beni?"
"Hayır. Senden intikam almak için aşık gibi davranıyorum, sen bana kör kütük aşık olup daha da bağlanınca seni terk edeceğim."
Yüzünü boynumdan kaldırıp benden uzaklaştı. Omzuna sert bir yumruk attığında ovmaya başladım. Yüzüme çok sert bakıyordu.
"Şakası bile kötü aptal. Beni terk edersen seni öldürürüm. Geri zekalı."
"Bana yaptığın şakanın karşılığı işte. Nasıl oluyormuş ha?"
"Ayrılığın şakasını yapma bana." Gözleri dolmaya başladığında kollarından tutup kendime çektim. Kollarımı yine beline sardım. Küçük bir şaka yapmak istiyordum sadece.
"Sen çok mu seviyorsun beni?" Dedim boynundan öperken. Vücudu titredi.
"Sevmiyorum lan."
"Evet, aşıksın çünkü."
"Hayır."
"Sus ve sadece sarıl bana. Kokunu yeterince içime çekemedim bugün."
Dediğimde sustu ve yavaşça bana sokulmaya başladı. Trip atıyordu ama yine de benden uzak kalamıyordu. Aşkından mahvoluyordum.
••••
Çok boş bi bölüm mü oldu ne acaba ufff neyseee

ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜLTEPE|BXB
Storie brevi-TAMAMLANDI- "Hazan ya söyle ya da burdan sağ çıkamayacağımı bildiğim hâlde kavga çıkarırım." Bu halleri bana kafayı yedirecekti. Belli ki ben de ona kafayı yedirmiştim. Buraya gelmesinin başka sebebi olamazdı. "Adımı ağzına alma. Siktir git ölün ç...