32....

21 9 35
                                    

Erhan'la birlikte salona girdiğimizde babam da bize merakla baktı.

Erhan'a gülümseyerek bakarken " Hoş geldin oğlum?" Dediğinde Erhan da tedirgin bir halde ona doğru yürümeye başladı.

Tam önünde durduğunda ona bakarken " Öpeyim efendim?" Diye sorduğunda babam bu halinden memnun olmuş olacak ki gülümseyerek elini ona uzattığında Erhan da elini öpüp alnına koydu.

Kendini geri çektiğinde babam ona bakarak " Gel, otur oğlum. Ayakta kalma." Dediğinde Erhan da başını sallayarak onun tam karşısında bulunan koltuğa oturdu.

Ben de annemin yanına oturduğum sırada babam ona bakarak " E, oğlum anlat bakalım. Kimlerdensin ne işle meşgulsün?" Diye sorduğunda Erhan da hafifçe öksürdükten sonra babama bakarak " Annem ve babam tarım işiyle uğraşıyor efendim. Kışın kasabaya gidiyoruz. Yazın da üç ya buradayız. Bir de kız kardeşim var. Ben de telefon satan dükkanda çalışıyorum." Dedi.

Merakla ikisinin konuşmasını dinlerken annem de ayağa kalktı. Bana bakarak " Hadi, biz de son eksikler var mı? Onlara bakalım." Diyerek salondan çıktı.

En sonunda annemle birlikte salona girdiğimizde annem babamla Erhan'a bakarak " Hadi buyurun, yemek hazır?" Dediğinde ikisi de başlarını sallayarak ayağa kalktı.

Hep birlikte masaya oturduğumuzda ise annem Erhan'a gülümseyerek bakarken " Ver, oğlum tabağını?" Diye sorduğunda Erhan da başını sallayarak önündeki tabağı ona uzattı.

Annem her çeşit yemekten onun tabağına koyduktan sonra da gülümseyerek tabağı Erhan'a uzatırken " Buyur, oğlum." Diye cevap verdi.

Erhan da ona kibarca teşekkür ederek elinden tabağı aldı. Yemeği yemeye başladığında ise onu izliyordum.

Yüzünde hayran olmuş bir ifadeyle başını kaldırıp anneme baktığında ise " Elinize sağlık çok güzel olmuş." Dedi.

Annemin bu durum hoşuma gitmiş olacak ki gülümseyerek ona bakarak " Afiyet olsun. İstersen bir tabak daha koyayım." Dediğinde Erhan başını iki yana sallayarak " Doydum efendim. Hepsi harika." Dedi.

Yemek bittiğinde ise beyler sohbet etmek için koltuklara oturduklarında biz de masayı toplamaya başladık.

Sıra kahve yapmaya geldiğinde Erhan'a bakarak " Kahveyi nasıl içersin?" Diye sorduğumda o da bana gülümseyerek bakarken
" Orta." Dedi.

Başımı sallayarak mutfağa girdiğinde annem bulaşıkları makineye diziyordu.

Anneme bakarak " E, nasıl buldun?" Diye sorduğumda annem de şöyle bir düşünerek en sonunda bana bakarken " Yani, kibar bir çocuk. Eminim mutluluğunuz daim olur." Dediğinde ona bakarak gülümserken " Sağ ol, anne." Dedim.

Annem kolay kolay kimseyi beğenmezdi. Ama Erhan ne yapıp edip onun gözüne girmişti bile..

Annem bana bakarak " Hadi, sen kahveleri yap. Ben de salona gideyim. Çocuğa ayıp olmasın." Dedikten sonra da mutfaktan çıktı.

Ben de hemen dolaptan fincanları çıkartarak hemen masanın üzerine koydum. Bir yandan da kahve yapmaya başladım.

En sonunda kahveler hazır olduğunda elimde kahve fincanları olan tepsiyle salona geri döndüğümde ilk önce babama ve anneme uzattım.

Sıra Erhan'a geldiğinde ise ona gülümseyerek bakarken, o da " Eline sağlık." Diyerek kahveyi aldı.

Ben de annemin yanına geri oturduğum sırada hep birlikte kahveleri içmeye başladık.

Erhan kahvesini bitirdikten sonra da saatine baktığın şok olmuş bir halde " E, saat çok geç olmuş. Ben artık kalkayım." Diyerek ayağa kalktı.

Hastalık Hobim/Tamamlandı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin