Salona girdigimde annem koltuğa oturmuş beni bekliyordu. Beni görünce tam karşısında bulunan koltuğu işaret ederek " Gel, otur şöyle." Diye cevap verdi.
Ona tedirgin bir halde başımı sallarken onun tam karşısında bulunan koltuğa oturduğumda Eylem de benim yanıma oturdu.
Annem derin bir nefes alarak " Evet, dinliyorum. Anlatın bakalım?" Diye sorduğunda bir süre susup Eylem'le birbirimize baktık.
Anneme cevap vermeden önce yavaşça Eylem'e doğru eğilerek " Ben, sana dedim değil mi? Çok bağırma diye. Al bak işte öğrendi. Ne olacak şimdi? Ayıkla pirincin taşını." Diye cevap verdim.
Eylem de bana muzır bir halde gülümserken " Dur, bakalım. Anlarız şimdi." Diye cevap verdi. Ardından da anneme bakarak hafifçe öksürdüğünde annem ona merakla bakarken Eylem ona zoraki gülümseyerek " A, Vildan teyze. Bugün hava da pek güzel. Bak! Ben ne diyorum. Biz, Yaren'e de haber verelim. O da gelsin kahvaltıya bizimle. Ha, ne dersin?" Diye sordu.
Heyecanla anneme ne diyecek diye bakarken onun yüz ifadesi ise sertleşmişti. Kızgın bir halde Eylem'e bakarak " Bırak şimdi çayı, çorbayı da. Anlatın bakalım. O, kızın başına ne geldi." Diye sordu.
Eylem'e aferin dercesine bakarken o da bana bakarak ne yapayım anlamında başını yana eğdi.
Oflayarak anneme baktığımda derin bir nefes alarak " Şimdi anneciğim şöyle. Madem her şeyi duydun. Artık anlatmanın vakti geldi. Yaren'in ona saplantılı bir aşığı var. Kızı sürekli rahatsız edip duruyordu. Yaren de bir kaç kere polise başvurdu ama sonuç olumsuzdu. En sonunda delikanlı bunu öğrenmiş, nasıl ögrendiyse.. Yaren'in evini basmış. Az daha öldürüyormuş kızı." Dedim.
Annem bunu duyunca şok olmuş bir halde " Aman, e kıza bir şey yapmış mı?" Diye sorduğunda derin bir nefes alarak ona bakarken " Yok, yapmamış. Ama bu zamana kadar yapmış yapacağını zaten... Yaren'le aralarında bir boğuşma olmuş. Yaren de kendini kurtarmak isterken adamı yaralamış." Dediğimde susup anneme baktım.
Bunu, anlatırken ben bile kötü oluyordum. Yaren bunu her ay yaşamıştı.
Bir süre sessizlik oldu. Annem en sonunda dayanamayıp " Peki, sonra ne oldu?" Diye sorduğunda başımı kaldırıp ona bakarken " Hapise girdi. Neredeyse 1 ay kadar hapis yattı. Ama o pislik onu bir şekilde çıkarttı. Ben, anladım ama onun bir planı var. Hala daha böyle düşünüyorum." Dedim.
Annem başını iki yana sallarken " Ah, ah! Ne diyeyim oğlum. Üzüldüm kızcağıza." Dedi.
Ben de ona katılmak istercesine başımı sallarken bir anda aklıma gelen fikirle anneme şok içinde bakarken " Anne, bak bana söz ver. Sakın bunu bildiğini Yaren'e belli etme. Zaten kız yeterince üzgün.", Diye uyardığımda annem de bana sinirle bakarken " Oğlum, ben çocuk muyum? Uyarıyorsun beni. Hayır, yani niye ağzımdan kaçırayım." Diye cevap verdi.
Bir yerde o da haklıydı ama işte olur ya insanın ağzı torba değil ki büzesin... Bir anda pot kırabilirdi. O zaman bizim için felaket olurdu.
Öncelikle Yaren bunu benden bilecekti. Bunun sonucunda onu tamamen sonsuza kadar kaybedecektim. Yaren'i kaybetmem demek hayatımın anlamını yitirmesi demekti.
Tam o esnada ise Eylem ayağa kalkarak " O zaman kahvaltıya gidiyor muyuz?" Diye sorduğunda annem de bize bakarak " Ben, hazırlanıyorum." Diye cevap verdi.
O, ayağa kalkarak salondan çıktıktan sonra da " Hah, beğendin mi yaptığını? Yaren bunu duyarsa ne olacak. Acaba kahvaltıya gitmesek mi? Hatta biz Yaren'e hiç haber vermeyelim." Diye sordum.
Eylem de bana bakarak " Bir yerde duyacak nasılsa. Nereye kadar saklayacaksınız. Biz, bir kere niyetine girdik. Bence gidelim. Hem bak! Onlar da heveslendi. Hadi kırma onları." Diye cevap verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hastalık Hobim/Tamamlandı
HumorKapak Çok Sevgili Arkadaşım, @unuciornseysi tarafından yapılmıştır. Emeğine sağlık ❤️ Bu Hikayede Hastalık, Sizin Bildiğiniz Türden Bir Hastalık Değil... Bu Hastalık, Hastalığa Aşık Olma Hastalığı..