46...

13 4 24
                                    

Kapının çalınmasıyla kendime geldiğimde dışarıdan " Yaren, iyi misin?" Diye soran Erhan'ın sesini duyduğumda hemen " E, evet. Geliyorum şimdi." Diye cevap verdim.

Erhan kim bilir bebek haberini aldığında nasıl sevinecekti. Dileği gerçek olmuştu sonunda.

Hamilelik testini çöpe atamazdım. Çöpte illaki bukurlardı. O yüzden de hemen aceleyle testi cebime sıkıştırıp hafifçe öksürdüm.

Aynaya bakarak saçımı düzelttikten sonra da kapıya doğru ilerledim. Derin bir nefes alarak kapıyı açtığımda karşımda Erhan'ı gördüm.

Bana endişeyle bakarken " Ses, gelmeyince bir an korktum." Dediğinde ona gülümseyerek " Ya, duymadım."  Dedim.

Erhan elimden tutarak beni banyodan çıkarttı. Bana bakarak " Aç mısın?" Diye sordu.

Ona bakarak başımı sallarken o da bana bakarak " O zaman yemek yiyelim."  Derken mutfağa doğru ilerledik.

Eve taşınma işlemi uzun sürdüğü için bir süre annemlerde kalacaktık.

Tam o esnada ise mutfaktan mis gibi kokular geldiğinde bu kokuyu ne kadar özlediğimi fark ettim.

Yüzüme gülümseme takınırken "  Günaydın, " diyerek neşeyle mutfağa girdiğimde annem de et sote yapmıştı. Babam da okuduğu gazeteden başını kaldırıp bana gülümserken " Günaydın." Dedi.

Annemin arkasından yavaşça yaklaştığımda birden onun yanağından öpünce bana gülümseyerek " Günaydın, deli kız. Hadi geçin oturun." Diye cevap verdi.

Onun omzunun üzerinden eğilerek şöyle bir tencerede pişen yemeği içime çektim.

Annem ocağın altını kapatıp masaya oturduğu sırada biz de yerimizi aldık. Hep birlikte uzun zaman sonra neşe içinde yemeğimizi yedik.

Erhan annemlere bakarak " Nermin, anne. Öyle güzel bir ev tuttuk ki. Görmeniz lazım. Hatta eşyaları bile seçtik. Bir kaç güne gelecek.". Dediğinde annem de heyecanla " Çok sevindim. İyice yerleşin de ziyarete geliriz artık. Hatta yardıma da gelirim." Dedi.
O an onlara süpriz yapmayı aklıma kazıdım. 

Sabahleyin erkenden kalkıp evden çıkarak şehir merkezinde bulunan kocaman bebek eşyası satan dükkana girdigimde görevli beni görünce gülümseyerek yanıma geldi.

Bana bakarak " Hoş geldiniz nasıl yardımcı olabilirim?" Diye sordu. Ona bakarak " Hoş bulduk, ben bebek için eşya bakacaktım." Dediğim sırada o da başını sallayarak
" Buyurun, bakalım beraber." Derken önden ilerledi.

Ben de onun peşinden gittiğimde öyle güzel şeyler vardı ki insan hepsini almak istiyordu. Ama şimdilik bir tane alacaktım.

Görevli bana bir kaç model gösterirken o an etrafıma baktığımda karşımda gördüğüm şeyle yüzümde gülümseme oluştu.

Rafa doğru ilerleyerek minnacık patik modellerinin önünde durarak hepsini tek tek inceledim. Daha cinsiyetini bile bilmiyordum. O yüzden de her iki cinsiyete de uyan beyaz renkte karar kıldım.

Beyaz patiği elime alarak görevliye bakarak " Bu, olsun. Alıyorum."  Dediğim sırada görevli de başını sallayarak elimden patiği alarak kasaya gitti.

Ona bakarak " Hediye paketi olsun lütfen!" Dediğim sırada o da başını sallayarak patiği güzelce paket yaptı.

En sonunda hediye paketini bana bakarak " Buyurun," diyerek uzattığında ben de ona bakarak kibarca teşekkür ederek ücreti ödedim.

Paketi alarak dükkan çıktığımda ise telefonum çaldığında merakla kimin aradığını görmek için ekrana baktığımda arayan Erhan'dı.

Muhtemelen sabah erkenden haber vermeden çıktığım için merak etmiş olmalıydı. Hemen gülümseyerek telefonu "Efendim, canım." Diyerek yanıtladığımda karşıdan endişeli bir ses tonuyla " Alo, Yaren. Neredesin sen?" Diye soran sesini duydum.

Hastalık Hobim/Tamamlandı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin