🌼14

3.3K 94 11
                                    

The Weeknd - Creepin' ile yazılmıştır.




"Şimdilik yeter."




'Cause my heart take it anymore.'

'I don't wanna know if you're playin' me.'


🌼




"Okula mı gidiyorsun?"

"Evet."

Birkaç saniyelik sessizliğin ardından tekrar dudaklarımı araladım.

"Ya sen?"

Onun verdiği cevap ise çok hızlı olmuştu, sanki bu soruyu bekliyormuş gibi. Biraz da yüksek tonda. Birazcık.

"Evet!"

Yine ortaya çöken bir sessizlik. Neydi bu ortamdaki gariplik bilmiyorum ama biraz gergindim. Sanki o da öyleydi. Birbirimizle konuşuyor ama aynı zamanda etrafı da inceliyor gibiydik. Sebepsizdi. Lakin değil gibiydi de. Birbirimizi tanıyorduk ama bu ilk konuşmamız olabilirdi. İlk konuşmamızdı. Ama yine de ilk defa birileri ile iletişim kurar gibi sergilediğimiz tavırlar garipti. Hadi ben ondan hep çekinirdim çünkü o olmak istediğim öğrenci idi. Ister istemez karşısında daha iyi görünmeye çalışıyordum. Daha zeki, daha uygun... Bu sebeptir ki söyleyeceklerimi düşünüyor, sorguluyordum ne kadar bu halinin dışarıdan bir tık tuhaf göründüğünü bilsem de... Ya o? O niye böyleydi ki...

"Madem aynı yere gidiyoruz..."

"Birlikte gitmek ister misin?"

Ikimizin de aynı anda konuşması ile ben onun omzunun üstünden gördüğüm binadaki bakışlarımı çektim, o da ayak uçlarına diktiği bakışlarını kopardı. Saniyelik denk gelen gözlerimiz ise bize güldürürken birbirinden tekrar ayrılması kısa sürmüştü.

"Ankaray ile mi gidiyorsun?"

"Evet. Ya sen?"

"Ben de. Buyrun o zaman." diyerek sağ elini ileri doğru uzatınca adımlamaya başladım. O da ne ara yere koyduğunu bilmediğim sırt çantasını sağ omzuna atıp hemen yanımda , birkaç adımlık mesafede bana eşlik etmeye başladı. Birkaç adım sürdü sürdürdüğümüz suskunluk. Onun sesi sayesinde.

"Kar da bu sene geç yağdı normalden."

"Evet. Havalar de geç soğumuştu zaten."

Yine ortamdaki tek sesin yoldan geçen arabaların, bizim gibi kaldırımda yürüyen insanların botlarından çıkan ritimlerin , birkaç kişinin telefonlarından yükselen melodilerin harmonisi olduğu bir an.

"Üçüncü sınıfsın değil mi Papatya?"

"Evet. Evet üçüncü sınıfım. Bir sene mezuna kaldım ben ama."

"Anladım. Istediğin okul mu gelmiyordu? Bu yüzden mi bir kere daha denemek istedin?"

"Yok. Ben ilk sene çok düşük bir sıralama yapmıştım. Iki yüz binlerdeydim."

SESSİZCE #tamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin