Odamıza giren sabahın ışıkları ile gözlerimi açtım. Sevdiğim adamın kollarında yeni bir güne uyanmıştım. Düğünden sonra bir hafta balayına gidip gelmiştik. Dün akşam saatlerinde eve girmiştik. Bugün de annemler bizim bahçede toplanıyorlarmış. Öğlene doğru oraya gidecektim. Yağız da artık işe devam edecekti bugün itibariyle.
- Benim güzeller güzelim uyanmış mı?
- Günaydınnn.
- Sana da günaydın birtanem.Boynuma uzun soluklu bir öpücük bırakmıştı.
- Bugün kahvaltıya ne istersiniz beyefendi?
- Hmm aslında pankek yapsak fena olmaz.
- Pekâlâ.Yataktan kalkacakken geri çekildim.
- Ama öncesinde bir saat daha yatalım.
- Amma uykucu kesildin başıma.
- Balayında karımla meşguldüm geceleri. Uykusuz kaldım.
- Suçlu ben mi oldum şimdi?
- Baştan çıkartıyorsun. Tabi suçlu sensin.
- Üstüme iyilik sağlık ayol!Kahkaha atarak tekrar öpmüştü boynumu.
- Bitiyorum senin şu hallerine.Gülüp yanağını öperek yataktan kalktım.
- Hadi bakalım daha işe gideceksin kocacım.
- Bekle sen bekle. Kocan yiyecek seni akşam.Gülümsemem büyürken koridordaki lavaboya girdim. Elimi yüzümü yıkayıp aşağıya inerek mutfakta işe koyuldum. Çok geçmeden gelmişti yoldaşım.
- Evet ne yapıyorum?
- Kahvaltılıkları çıkarabilirsin. Ben de pankeki hazırlarım.Kafa sallayıp dolaba yöneldi. Onun işi bitince arkamdan sarılmıştı. Ben de fırsat bilip yaslanmıştım göğsüne. Birlikte pankeklerin pişmesini bekliyorduk.
- Bugün ne yapıcaksın?
- Annemler toplanıyormuş. Oraya gidicem.
- Hmm. Ben bırakayım mı?
- Aynı sokaktayız ya sevgilim.
- Olsun gezer gezer sonra da bırakırdım.Gülerek pişen pankekleri tabağa aldım. Ocağın altını da kapattığımda masaya geçmiştik. Sakin geçen kahvaltımız sonrası mutfağı toplamıştık. Ardından o çalışma odasına geçerken ben de evi toplayıp süpürdüm. Küçük bir toz alma işleminin de ardından hazırlanmak için odaya çıktım.
Yaz sıcakları iyice çökmüşken bu elbise iyi gider. Giyinip hafif bir makyaj yaparken Yağız da odaya girmişti.
- Ben de hemen hazırlanayım, çıkarız güzelim.
- Tamam canım.Dediği gibi ben makyajımı yapıp çantamı hazırlarken giyinmişti. İkimiz de hazır olduğumuzda evi kontrol ederek çıktık.
- Yağız bir Melek annemlere uğrayalım. Çıkmadıysa onunla çıkarım.Kafa sallayarak onların katına geldiğimizde kapıyı çaldı. Sinan babam açmıştı.
- Ooo günaydın çocuklar.
- Günaydın baba. Annem çıktı mı?
- Çıktı kızım. Umutlar evde durmayınca erken çıktılar.
- İyi o zaman. Ben de gideyim.
- Sen de işe mi oğlum?
- Evet baba. Neyse hadi biz gidelim. Allah'a emanet ol.
- Haydi siz de çocuklar.Apartmandan çıkmıştık. Yağız arabaya binmeden dönüp sıkı sıkı sarılmıştı.
- Annemlere selam söyle güzelim.
- Söylerim. Dikkat et olur mu?
- Sen istersin de etmez miyim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Gülümse Ben Severim ( Bir Mahalle Hikayesi )
Literatura Feminina( Wattpad'de bu isimle yayımlanan ilk kitaptır. ) Seviyordu usulca, kimseye belli etmeden. Alışmıştı artık onun kendisinden hep bir adım uzakta olmasına. Hayat bu, geçiyordu nasılsa. Belki unuturdu kalbi zamanla. Belki de her şey bitti derken kader...