XXI❤️

1.1K 185 106
                                    

Sınır: 100 vote, 70 yorum





































Yazardan~


"Rahat mısın Jungkook?"

"Evet Jiminie merak etme"

Bilmiyordu niyesin ama kalbi titriyordu. İki gün sonra her şey değişecekti. Kızını kucağına alacak, hayatına farklı yönden adım atacaktı muhtemelen. Belki de aşık olduğu mavi saçlıya yakınlığı iki gün sonra son bulacaktı.

Öğlen hastahaneye gelip yatırmıştılar. Sancıları sıklaşmıştı. Bu yüzden gözetim altında tutuluyordu. Büyük ihtimal erken doğum olacaktı. Doğuma 2 hafta vardı çünkü.

"Bir isteğin var mı peki?" diye yeni bir soru yöneltti Taehyung. Oldukça stresli, endişeli, heyecanlıydı ki. Neye nasıl tepki vereceğini, davranacağını bilmiyordu.

"Hayır hyung. İyiyim böyle"

Elinin altındaki karnını okşadığında istemsizce buruk bir tebessüm sunmuştu. Buralara kadar gelmesi kolay olmamıştı neticede. Evden atılması, ilk aylar zayıflayan bedeni, psikolojik çöküşü, bu çöküşten kurtuldum derken Mavi ve Alba'ya aşık olması, Jimin ile sevişmesi derken uzun ama yorucu bir zaman atlamıştı.

22 sene ne yaşadığını sorsalar cevabı yoktu. En fazla altın bir kafeste yaşadığını söylerdi. Ne kadar yaşamak olursa artık.

Fakat neredeyse son 9 ayda hayatı kökten değişmişti. Örneğin şu an koca bir göbeği vardı ve bundan mutluluk duyuyordu. Bu yüzden kendini bencil hissetse dahi yaşama tutunmam için kendine engel olmuyordu.

"Bak gerçekten burada kalabiliriz"

"Jimin hyung! Zaten Yoongi hyung bu gece buradaymış. Benimle uğraşmayı sever! Geleceğini söyledi ya!"

Jimin'in tek temennisi Yoongi'nin yanlış her hangi bir şey yapmamasıydı. Yapmayacağını biliyordu. Onun pişmanlığını fark etmişti. Fakat yine de 'Nerede yaşayacaksın? Çocuk kimde kalacak?' tarzı şeyler sormamasını umuyordu.

"Jimin o haklı. Hem ameliyata gireceksin, dinlenmen gerekiyor. Taehyung da doğum anında bayağı stresli olacak. İkiniz de eve gidin en azından"

Seokjin ılımlı sesiyle konuştuğunda hâlâ emin olmayan bakışları fark etmiş, "Hem ben de bu gece buradayım. Hastamın durumu kritik. Eve gitsem geri dönmek zorunda kalacağıma eminim" demişti.

Mavi saçlı sonunda başını sallamıştı. Çünkü ikisinin burada olması bir işe yaramayacaktı ve en önemlisi Taehyung stres, kendisiyse yorgunluk yüklenecekti.

Bu yüzden "Tamam, ama bir şey olursa hemen arayın" dediğinde aldığı güven verici gülümsemeye karşılık verdi. Jungkook ile vedalaşıp hastahaneyi terk ettiklerinde ikisi de sessizdi.

Yol boyunca ikisi de tek kelime etmemişti. Eve adım attıklarında onları karşılayan ilk şey sessizlikti. Uzun zamandır kim eve gelse Jungkook'un 'Hyung! Çikolata aldın mı?!' sorusuyla karşılaşırdı. Ama şimdi koca sessizlikti onları karşılayan.

"Dünden yemekler kalmıştı. Isıtıyorum, 15 dakikaya sofrada ol hayatım" diyen Jimin'di sessizliği bozan. Küçük hmm'lama cevabı olduğunda zaman kaybetmeden mutfağa adımlamıştı.

Dediği gibi kısa sürede Taehyung masaya geldiğinde akşam yemeğini yemeye başladılar. Sadece kaşığın tabağa çarpma sesi kulakları doldururken bu kez konuşan Taehyung olmuştu. 

"Teşekkür ederim, Mavi"

Kısa olan aniden gelen teşekkürle durup onun yüzüne bakarken "Ne için? Neden teşekkür ediyorsun?" diye sormuştu irade dışı. Garip bir hava vardı. Kocasının gözlerindeki mahcupluğu fark edecek kadar iyi tanıyordu onu. Neyin sorun olduğunu içine dert ederken konuşmuştu diğeri.

Blue or Red? VminkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin