"Ruthless" Beauty Jenlisa (G!P)

Beni bırakma.

Ne zamandır bölüm atmıyorum ya :o neyse konuşmayı kesiyorum ve bölüme başlayalım.

Lisa

Jennienin kaldığı odasından çıktıktan sonra arabaya atlayıp Karinanin evine sürmeye başladım. Umarım beni içeri alır çünki dışarda yağmur yağıyor ve kapının önünde bekleyip üşütmek istemiyorum. En iyisi bir şarkı açmak diye düşündüm. ve  OneRepublic - Counting Stars  şarkısını açtım.  şarkıya eşlik ederek yoluma devam ettim.

Karinanin evine varmıştım ve hemen araçtan çıktım ve kapıya doğru koştum. Kapıyı çalmaya başladım. Bir süre sonra kapıyı Karina açtı. Ona gülümsedim. Sarılmak için kollarımı uzattığimda beni itti.  (Tanıdık geldi ya :D ).

"Lisa buraya gelme demiştim. Biz ayrıldık neden anlamıyorsun ?! Belki seni hala seviyorum ama seni aff edemem!." Dedi ve gözleri dolmaya başladı. Hemen ona sarıldım ve kokusunu içime çektim. Ve ona gülümsedim sonra yavaşca dudaklarına kapadım. Bir süre karşılık vermedi. Ama sonra karşılık vermeye başladı.

Hemen onun alt dudağını sert bir şekilde emmeye başladım. O da üst dudağıma aynısını yapıyordu. Yavaşça dudağını ısırdığimda ağıma doğru inledi. Ellerimi beline yerleştirdim ve onu daha sert öpmeye başladım.

Nefessiz kalınca ayrıldık. Ama ben o dudaklardan ayrılmak istemiyordum. Karina kollarını belime sarıldı. Ve konuşmaya başladı.

"Lisa'm lütfen yapma-a böyle ben seni aff edemem. Ve ben bu akşam Londra'ya g-gidicem kendine iyi bak tamam-m mı Lisa'm. Seni seven biri ile devam et-t... Senin mutlu olmanı istiyorum. Her ne kadar beni altdatsanda senin mutluluğunu istiyorum." Dedi ve ağlayarak gülümseye çalıştı. Bir süre yüzünü boynuma gömdü ve kokumu içine çekti.

Bir süre sonra kollarını belimden ayırdı. Ve eve girdi. Ben hala kapıda donmuş bir şekilde bekliyordum. Onun gitmesini istemiyordum. Hemde hiç istemiyordum..

Kaç dakika o şekilde kaldım bilmiyorum ama tamamen sırılsıklam olmuştum. Yavaşça kapıyı çaldım ama açmadı.

10 dakika boyunca kapıya vuruyordum. Ama açmıyordu. Lanet olsun açmıyordu kapıyı bir anda dizlerimin üzerine çöktüm ve hıçkırarak ağalama başladım.

"Lütfen-n g-gitme K-karina" diye fısıldadım. Duymayacağını bildiyim halde

"Gitme Karina. GITMEE" diye bağırdım. Bir umut arkamı dönüp kapıya baktım ama yine açmadı. 

"H-hasta olucaksin Lisa-a eve git" diye bağırdı. Ben ise olduğum yerde kaldım. Ne yapacağım ben şimdi ? Diye düşünmeye başladım.

Yaklaşık 3 saat boyunca kapıda bekliyordum. Ne sesi geliyordu. Ne de kapıyı açıyordu. Yavaşça kalkıp arabaya doğru yürümeye başladım.

Arabaya binip eve gitmek istedim ama eve gidemezdim.. Arabayı bara doğru sürmeye başladım.  Içeriye girdim buruma gelen alkol kokusu ile yüzümü buruşturdum. Ve barmenin yanına doğru irerledim. Sandalyeye oturdum ve elime içki vermesi için işaret yaptım. Kafa salladı ve

"Ne alırsınız efendim" diye sordu.

"Fark etmez kafana göre bir şeyler ver " dedim. ve içkiyi vermesini bekledim.

Bir süre sonra içkiyi bana uzattı. ve alıp içmeye başladım.

Artık kaçıncı bardagimi içiyordum bilmiyorum ama ayakta bile duramayacak kadar çok içmiştim. Içkilerin parasını ödedikten sonra çıkışa doğru yürümeye çalıştım. Bardan çıktıktan sonra  Arabaya doğru irerlemeye başladım.

Arabaya bindim. ve Rosenin evine sürmeye başladım. Rosè'nin evine varmıştım. Dengede bile duramıyordum. Zor da olsa kapıya vardım ve kapıyı çaldım. Rose kapıyı açtı ve kendimi onun üzerine bıraktım.

Rose

Kapıyı açtığım anda karşımda sırılsıklam ve leş gibi kokan Lisayi bulmayı beklemiyordum. Onu hemen içeri aldım ve koltuğa yatırdım. Hemen odama çıktım ve dolaptan bir kaç parça kıyafet aldım ve aşırı indim.

Lisanın üzerini değiştirdim. Ve Lisanın kıpkırmızı olduğunu gördüm. elimi alnına koydum. Hassiktir resmen yanıyordu. Telefonu elime aldım ve ambulansı aramaya başladım. Ambulans gelene kadar lisanın alnına bez koydum ve beklemeye başladım.lisa bir şeyler sayıklama başlamıştı.

"Beni bırakma. lütfen beni bırakma " diyordu.. Bir anda Lisa zangır zangır titremeye başladı. Siktir ne oluyor Lisaya ? Neden böyle oldu ki ?  Diye düşünüyordum ki kapıyı çaldı. Uçarak kapıya gittim. Ve kapıyı açtım doktorlar hemen içeri girdi. Hemen kapıyı kapatıp onaların salona yönlerdirdim.

"Ateşi çok yüksek hemen hastaneye götürmemiz lazım." Dedi ve bana baktı. Kafamı olumlu anlamda salladım.

"hangi hastaneye götüyorsunuz ?" diye sordum.

"****** Hastanesi'ne" dedi ve sedye getirip Lisayi götürdüler hemen Jungkooku aradım.  Bir süre sonra açtı.

"Alo Jungkook hemen bana gelmen lazım hemen acele et " dedim ve cevap vermesine izin vermeden telefonu kapadım. üzerimi değiştirmek için yukarı çıktım.

Jungkook hemen gelmişti. Arabaya binip doktorun söylediği hastahaneye doğru yola koyulmuştuk.

"Rose artık söyler misin ne olduğunu ?" Diye sordu.

"Şimdi Lisa  sarhoş ve sırılsıklam bir şekilde bana geldi. Kapıyı açtıktan sonra ise bayıldı. Ben de onu koltuğa yatırıp üzerini değiştirdim. Sonra lisanın ateşi olduğunu gördüm ve hemen ambulansı arardım. " Dedim ve önüme döndüm.

Hemen hastaneye girdik ve lisanın hangi odada olduğunu öğrendik ve oraya doğru gittik. Bir doktor Lisanın olduğu odandan çıktı hemen yanına gittik.

"Doktor Lisa nasıl  ? Iyi mi ? " Jungkook hemen diye sordu doktor bize baktı ve yanıtladı.

"Neyi oluyorsunuz acaba ?" Diye sordu

"Yakın arkadaşıyım " dedim söze atlayarak. Doktor bana ve Jungkooka baktı ve konuşmaya başladı.

"Hastamız kısa süreliğine komada kalıcak. Ateşi olduğu için komaya girdi. Ama merak etmeyin yakın zamanda uyanır." Dedi ve arkasını dönüp gitti

2 saattir  hastanedeydik saat 03:13 tü Biz hala lisanın yanındaydık. Lisa bir türlü uyanmıyordu. Merak ediyorum nereden geliyordu ki ? Neden sırılsıklamdi ? Neden içmişti ? Of Lisa of neden yapıyorsun bunları kendine diye düşündüm. Jungkookun sözü düşüncelerimi böldü.

"Ne yapıcaz şimdi? Ailesine haber verelim mi ? Kafayı yiyicem Rose " dedi ve başını ellerinin arasına aldı.

"Bilmiyorum Jungkook bizimkilere haber ver sen zaten ailesi yurt dışında öğrenmelerine imkan yok " dedim.

Jungkook kafasını salladı ve bizimkilere haber verdi. Kısa süre sonra bizimkiler geldi. Biz de Lisanın kaldığı odadan  çıktık.

Bizimkilere her şeyi anlatmıştık onlar da çok üzülmüştü. Bir süre sonra Jisoonun geldiğini gördüm.

Ah benim  bebeğim.. onu yine görünce kalbim çok hızlı atmaya başladı. Neden bu kadar mükemmelsin Jisoo'm  diye düşünmeye başlamıştım ki Jisoonun yanında birinin  geldiğini gördüm....

Bölüm bok gibi oldu. Aman boş verinn oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınn.