"Ruthless" Beauty Jenlisa (G!P)

HEPSINI ALIYORUZ

Çalan kapı ile Jennieyi bir süredir izlediğimi fark ettim. Hemen kapıya doğru gitmeye başladım. Kapıyı açtım ve gelen kişiyi görmemle içimden siktir çektim...

Lisa

"Selam kardeşim ne haber" dedi ve bana sarıldı Jungkook.  Ben de gergin bir şekilde ona sarıldım ve konuştum.

"Hoş geldin kardeşim." Dedim ve saçlarını karşıtırdim.  O ise buna kıkırdadı ve konuştu.

"Beni içeri almayacak mısın ?" Alaylı Bir şekilde dedi. Ben ise aval aval Jungkookun suratına baktım. Jennie benim yanıma gelince Jungkook onu gördü ve surat ifadesi sinirli bir hal aldı. Sinirle Jennieye bakmaya başladı. Içimden siktir çektim.  Şu anda onu öldüre bilirdi..

"Ne yapıyorsun lan sen burda ?!!" Diyerek bağırdı Jungkook. Jennieye doğru yürümeye başlayınca hemen onu kolundan tuttum ve bana bakmasını sağladım.

"BU SÜRTÜĞÜN BURDA NE IŞI VAR LISA ?!" diyerek bağırdı.

"Sakin ol. Anlatacağım. Önce Jennie gitsin." Dedim ve Jennieye baktım. Jennie ağlayarak çantasını aldı ve dışarı çıktı. Hemen Jungkook bana dönerek sinirli bir şekilde bana bakıp konuştu.

"NE YAPIYORDU O BURDA ?!!" diyerek bana bağırdı.

"Sakin ol kook dün gelmişti. Onu kovdum ama gitmedi. Hem gece olmuştu. Arabasız gelmişti onu göndermezdim. Buraları biliyorsun zaten tehlikeli o yüzden onu göndermedim. Bu gece benim odamda uyudu ben de koltukta. Sabahta kahvaltısını yapıp gidecekti. " Dedim ve Jungkooka baktım.

"O SÜRTÜĞÜN BURDA KALMASINA IZIN VERMEMEM GEREKIYORDU LISA!!" dedi tekrar. Ben ise suçlu bir çocuk gibi gözlerimi yere indirdim.  Jungkook bana sarıldı ve sakin bir şekilde konuştu.

"Senin tekrar zarar görmene izin veremem kardeşim." Dedi ve bana sıkıca sarıldı.

"Jungkook bir şey söyleyeceğim ama sinirlenme" dedim ve ona baktım.

"Söyle kardeşim" dedi ve merakla gözlerime baktı.

"Kook Jennie o piçle sevişmedim diyor. Yani sabahsı gün kasıklarında acı falan hiss etmediğini söyledi." Dedim ve Jungkooka baktım. O ise gülerek konuştu.

"Sen de o sürtüğün sözüne inandın öyle mi Lisa ?" Dedi ve daha çok güldü. Bir anda ciddileşti ve bana baktı.

"Yalan söylüyor Lisa!!" Dedi ve sert bir şekilde bana baktı.  Olumlu anlamda kafamı salladım ve düşünmeye başladım. haklıydı Jennienin vücudu morluklar içindeydi yani sevişmişti sadece bana yalan söylemişti...

"Lisa onu düşünme artık. Hadi bara gidelim" dedi neşeli bir şekilde.

"Hayır kook yarın okula gideceğiz. Bu hafta gidelim gelecek hafta gitmeyiz" dedim ve gülümsedim.

"OFF OKULU SIKEYIM YA " dedi ve ellerini saçlarına daldırdı.

"Hadi mızmızlanma kardeşim. Ders çalışmamız gerekiyor" dedim ve güldüm.

"Inek Lisa " dedi ve boynuma vurup kaçmaya başladı.

"Seni sikeceğim Jungkook!! Kaçma sakın!!" Dedim ve peşinden koşmaya başladım.
.
.
.
.

"Lisa bu ne ya ?" Dedi matamatik sorusuna bakarken. Ona güldüm ve soruya baktım. Kolay soruydu. 'Malmısın' bakışı attım Jungkooka o ise gözlerini devirdi.

"Ya olum sen salak mısın ? Çok kolay bu." Dedim ve güldüm.

"Senin için kolay ola bilir ama benim için değil. Hem senin de Edebiyatin bok gibi " dedi ve güldü. Ben de onunla birlikte güdüm ve soruyu anlatamaya başladım.

" Lan Lisa soruyu siktir et benim canım süt çekti" dedi ve dudaklarını büzdü.

"SALAK BEN BURDA GÖTÜMÜ YITIP SANA SORU ANLATIYORUM SEN SÜT DIYORSUN" dedim bağırarak.

"Tamam ya sen salaksan ben ne yapayım. Zaten anlamayacağimi biliyorsun neden ısrarla anlatıyorsun ki" dedi ve gözlerini devirdi.

"KAÇ JUNGKOOK!! 1...2..." 3 diyeceğim sırada Jungkook yanağımı öptü ve konuştu.

"Aman sinirlenme Lisa ben muzlu süt almaya gidiyorum sana da getireceğim" dedi ve koşarak odadan çıktı.

"Salyalarini yüzüme bulaştırmasaydin iyi olurdu!!" Dedim arkasından. Jungkookun gülüş sesini duydum. Sonra kapının kapanma sesini. Ne de olsa birazdan gelir diye düşündüm ve ders çalışmaya devam ettim.

Kapı açılma sesi duydum ve birisi koşarak odama girdi. Jungkook ağlayarak bana sarılınca panik oldum ne konuştum.

"Lan noldu ?! Ne bu halin ??" Diye sordum meraklı bir şekilde. Jungkook hıçkırarak ağlamaya başladı. Saçlarını okşamaya başladım ve konuştum.

"Anlatsan kardeşim ne oldu." Dedim ve Jungkookun saçlarını öptüm.

"L-Lisa" dedi ve durdu.

"Hadi anlat ne oldu." Dedim ve ona baktım.

"L-Lisa" dedi tekrar ve durdu.

"Lan gerizekalı ismimi bu kadar çok sevdiğini bilmiyordum. Sürekli Lisa Lisa Lisa diyorsun" dedim ve güldüm. Jungkook ise bana sinirli bir şekilde baktı ve tekrar ağlamaya başladı. Sanırım ciddi bir şey olmuştu çünki Jungkookun bu kadar ağlaması normal değildi.

"Lan anlat artık vallahi ağaç oldum birazdan meyve vereceğim." Dedim ve güldüm. Jungkook yine gülmedi. Ciddi bir şey olmuş kesin. Sonunda Pamuk prenses ağzını açıp konuştu.

"Lisa muzlu süt bitmiş." Dedi ve hıçkırarak ağlamaya devam etti. derin bir nefes aldım ve konuştum.

" GERIZEKALI ONUN IÇIN MI AĞLIYORSUN. APTAL. GÖT DELIĞI PIÇ." dedim bağırarak.  Jungkook bana sarılmayı bıraktı ve trip atamaya başladı. Hemen durumu toparlamak adına konuştum.

"Nasıl bitmiş lan muzlu süt ?!! Hadi gidiyoruz. Markette ne kadar muzlu süt varsa hepsini alacağız." Dedim ve Jungkookun kolundan tutup evden dışarı çıktım. Arabaya binip markete gitmeye başladık.

.
.
.

Markete girdik ve havalı bir şekilde yürüyerek muzlu sütlerin olduğu yere gitmeye başladık. Jungkook ve ben muzlu sütleri görünce gözlerimizden pırıltı geçtiğine yemin ede bilirim.

"LISA HEPSINI ALIYORUZ." diye bağırdı Jungkook.

"HEPSINI ALIYORUZ" Diye bağırdım ben de.

"Hadi Lisa" dedi ve sepet almaya gitti.  Sepeti getirince ne kadar muzlu süt varsa hepsini sepete doldurduk ve çikolata reyonuna gittik. Sevdiğim çikolataların hepsini sepete doldurdum ve Jungkooku beklemeye başladım. Jungkook elinde bir sürü  cips paketi ile koşarak yanıma geldi.

"Hadi bir sepet daha kap gel "dedim ve güldüm. Jungkook hemen mutlulukla koşarak sepet almaya gitti.

"Geldim Lisa başka ne alacağız" dedi ve merakla bana baktı.

"Kola ve noodle" dedim ve gülümsedim. Olumlu anlamda kafasını salladı kola almaya gitti ben de bir sürü noodle aldım ve sepete doldurdum. Jungkookta gelince sepetleri aldık ve kasaya gittik.

.
.
.

Eve gelince Jungkook ile muzlu sütünüzü içerken gülme krizine girmiştik.

"Lan göt deliği piç ne ?" Dedi Jungkook ve can çekişerek gülmeye başladı. Benim de ondan geri kalır bir yanım yoktu.

"Ya ne bileyim bir anda ağzımdan çıktı işte" dedim ve gülmeye devam ettim. Ikimizde eşek gibi anırarak gülmeye devam ediyorduk ki telefonumun çalması ile ikimizde gülmeyi zor da olsa kestik. Telefonumu elime aldım ve arayan kişiye bakınca kaşlarım çatıldı......

Çok saçma bir bölüm oldu teşekkürler.