seni böyle görmeye alışık değilim kardeşim.

486 39 11
                                    

Eve varmıştım konumu bizimkilere attım ve eve girdim. Ev Jennie gibi kokuyordu. Derin bir nefes aldım. Içeri girince anılar gözümün önünde geldi. ve ben ağlamaya başladım. Jennieyi öptüğüm an. Mutfakta pizzayı yaktığımız an. Hepsi gözümün önüne geliyordu.....

Lisa

tekrar derin bir nefes aldım ve mutfağa doğru ilerlemeye başladım. Jennie ile pankek yaptığımız anı hatırladım.  Yüzüme bir gülümse yayıldı. Sonra hemen o gülümseme yok oldu.

Anılar hepsi aklıma geliyordu. Gülüşü sürekli kulaklarımda yankılanıyordu. Nereye baksam onu görüyordum. Arkama baktığımda Jennie salonda gülerek bana seslendiğini duydum. Tanırım deliriyordum sanırım...

"Lisa buna baksana çok komikk hahahahahah" diyip kahkaha attı. Bu gerçek değildi. Yine beynimin bana oynunuydu. Önüme döndüm ve lavaboya gittim. Dolaptan ilaçlarımı bulmaya çalışıyordum ama sürekli Jennienin sesini duyuyordum..

"KES KES KES ATIK SUS NOLUR SUSS" diyerek bağırdım ama olmuyordu. Sesi yetmezmiş gibi bana  yaklaştığını görmüştüm. Elinde telefon ile gülerek bana doğru yürümeye başlamıştı.

Hemen ilaçlarımı bulmam lazımdı. Ama dolapta yoktu. Tekrar mutfağa doğru gitmeye başladım. Dolapları teker teker açtım ve baktım yoktu hiçbir yerde yoktu.  Bir anda ilaçlarımı Jennienin çantasına koyduğumu hatırladım. Sikerim böyle işi..

Su içersem geçer diye düşündüm ve tekrar mutfağa girdim. Titreyen ellerim ile bardağı tutamaya çalıştım ama bardak yere düşüp parçalara ayrıldı. Umursamadan başka bardağa uzandım ve almayı başardım. Su doldurup içtim ve derin bir nefes alıp gözlerimi kapattım. Bir anda Jennienin kokusu burnuma dolunca hemen gözlerimi açtım ve etrafıma baktım. Yine Jennieyi görüyordum yine yine yine.

"Lisa ne yaptın ya şimdi kim temizleyecek burayı" diye sinirli bir şekilde duyulan sesi kulaklarıma doldu.

"Uzak dur sapık kadın!!" Diye bağırışını tekrar duydum. Kafamı ellerim arasına aldım ve kulaklarımı sımsıkı kapattım. Ama olmuyordu hala sesini duyuyordum.

"YETER SUS ARTIK SUS SUS" diyerek kafama vurmaya başladım artık kendimi kontrol edemiyordum. Ayağa kalktım ve  mutfakta bıçakların olduğu tarafa doğru ilerledim.  Bıçaklardan birini aldım ve hiç düşünmeden bileğime derin bir çizik attım bıçağı hemen arkamda duran Jennieye fırlattım. Bıçak yere düştü ve çıkan ses kulaklarıma doldu.

Salona baktığımda Jennieyi orda gördüm bana doğru geliyordu. Başka bir bıçak aldım ve keskin tarafından tuttum . Bıçağı sıkmaya başlamıştım. elimdeki bıçağı tekrar fırlattım. Ama yine sadece yere düşen bıçak sesi kulaklarıma doldu. Jennie tekrar gülerek konuşmaya başlayınca korku dolu gözlerle etrafıma baktım.

Ses her tarafta yankılanıyordu. Elime aldığım bardağı fırlatmaya başladım. Sesi her taraftan geliyordu bu yüzden her şeyi fırlatmaya başladım. Sesin geldiği yöne doğru elime geçen her şeyi fırlatıyordum.  Ama ses bir türlü susmuyordu. Mutfaktan koşarak çıktım. Salona baktığımda koltukta uyuyan Jennieyi gördüm. Jennie burda değildi ama sesi ve görüntüsü burdaydi.  Tekrar Jennienin sesini duyduğumda sandalyenin birini elime alıp fırlattım ve bağırdım.

"SUS ARTIK SUS" diye bağırdım. Sandalyeleri sesin geldiği yöne doğru fırlatmaya başladım. Bir anda başıma giren ağrı ile yere yattım ve başımı ellerim arasına aldım. Sesler bir türlü susmuyordu. Sürekli konuşuyorlardi. 

Bir anda birinin bana sarıldığını hiss ettim. Konuşuyordu ama ne konuştuğunu duymuyordum. Bana sıkı sıkı sarıldı ve ağalamaya başladı. Bana sarılan kişinin kim olduğuna baktığımda Jungkook olduğunu gördüm.  Bir süre sonra sesini duymuştum.

"Özür dilerim Lisa geç kaldım özür dilerim." Diyerek ağlıyordu. Hemen ona sarıldım ve ben de hıçkırarak ağlamaya başladım.

"B-burdaydi Jungk-kook  sesini d-duydum. S-sus diye yalvardım a-ama olmadı." Dedim ve tekrar ona sıkı sıkı sarıldım.

"Tamam g-geçti kardeşim" dedi ve bana daha da sıkı sarıldı. O kadar sıkı sarılmıştı ki sanki bıraksa bana bir şey olacaktı. 

"Lisa ilaçların-n onları almadın m-mı ?" Diye sordu ağlayarak.

"Y-Yoktu kook. Her yere-e  baktım yoktu. S-sonra Jennienin çantasında o-olduğunu hatırladım." Dedim ve derin bir nefes aldım. Artık kokusu yoktu. Sadece Jungkookun kokusu burnuma dolmuştu. 

"Tamam k-kardeşim ben sana ilaç a-alacağım."dedi ve geri çekilip yanaklarımı öptü. Sonra saçlarıma öpücük kondurdu ve ellerimi tutunca elimde oluşan acı ile yüksek sesle inledim. Jungkook hemen ellerime baktı ve ağlayarak elime tüy kadar hafif bir öpücük kondurdu.

"Seni böyle görmeye alışık değildim kardeşim." Zorla kurduğu cümleden sonra başını eğip ağlamaya başladı.

Bir anda Seulgi ve Hyunjin  beni gördüğünde hemen yanıma çöktüler ve bana sarıldılar. Jungkook yavaşça ayaga kalktı ve dışarı çıktı.

.
.
.

"Şu anda karma yaşıyorsun farkında mısın Lisa ?" Diye sordu Han.

"Farkındayım.." diye mırıldandım.

"Lisa gel benim evime gidelim. Yarın buraları temizlemesi için birisini çağırırım" dedi Rose.

"Tamam." Dedim ve olumlu anlamda kafamı salladım.

"Jungkook nerede ?" Diye sordum ve bizimkilere baktım.

"Bilmiyorum ben geldiğimde Jungkook yoktu." Diye yanıtladı Rose. En son Rose gelmişti ve o da Jungkookun nerede olduğunu bilmiyordu.

"Lisa hadi kalk düşünme fazla Ben Jungkooku ararım gelir hadi kardeşim." Dedi Hyunjin.

"Mutlaka ara." Dedim ve Hyunjine baktım.

"Ararım kardeşim. Söz." Dedi ve ağlamaktan şişmiş gözleri ile Hyunjin hafifçe gülümsedi.

.
.

Şu anda Rosenin arabasına binmiştik ve Rosè'nin evime gidiyorduk. Seulginin telefonu çalınca hemen açtı ve konuşmaya başladı.

"Tamam teyze ama Lisa gelmese olur mu ?" Diye sordu. Seulginin teyzesi bizim okulun müdüresiydi. O yüzden okula pek uğramıyorduk. Belli ki önemli bir şey olmuştu o yüzden okula çağırıyordu.

"Lütfen teyze" dedi Seulgi. Ama teyzesi gelmemiz konusunda ısrar ediyordu.

"Tamam Seulgi gideriz." Dedim ve hafifçe gülümsedim.

"Tamam teyze geliriz." Dedi ve öpücük atarak telefonu kapatan Seulgiye güldüm. O da tatlı bir şekilde kıkırdadı.

"Arkadaşlar saat 7 biz ne yapacağız ? Nasıl hazırlanacağız ?" Diye sordu Han.

"Lan yılda bir kez doğru konuşuyordun o hakkını da  şimdi harcadın  be." Diyerek hepimizi güldürdü Ryujin. 

"Tamam o zaman hepinizi evinize bırakayım ve hazırlanın sonra gruba mesaj atın. Kim benimle gelmek istiyorsa basketbol sahasının yanına gelsin. Birlikte gideriz." Dedi Rose.

"Ben kendi arabamla geleceğim." Dedim ve başımı cama yasladım.

"Peki kim benimle gelecekkk" diye bağırarak sordu Rose.

"Bennn" diyerek bağırdı.Seulgi Ryujin Han Hyunjin. Onların bu haline gülümsedim ve önüme döndüm.

Sanırım benim hayattaki en iyi kararım arkadaşlarım olmuştu....

Evet bölümü nasıl buldunuz ??

"Ruthless" Beauty Jenlisa (G!P)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin