Kafa Dağıtalım

12.8K 1.1K 1K
                                    

Birkaç gündür bir tık yoğunum, ondan tamamlayamadim bolumu, Anca yazabildim ve hizli yazdigim icin begenmedim 🥲

uzun oldu...iyi okumalar🦋🌼

*

-1 ay sonra-

"Osman, benim siyah bandanam nerede?"

"Nereye koyduysan ordadır."

"Eyvallah kardeşim, çok yardımcı oldun."

Elimdeki bir yığın kıyafeti odanın köşesinde bir yere atarken gözlerimle her yeri tarıyordum. Çekmecemi açarak üzerlerinde çeşitli resimler bulunan kağıtları kırışacaklarına aldırmadan karıştırdım. Altlarında gördüğüm siyah kumaş parçası tam da aradığım şeydi.

"Buldum!"

Kendi kendime sırıtarak geçtim ayna karşısına. Saçlarım epey uzamıştı. Osman çok yakıştığını söylediği için kesmek yerine biraz şekil vermiştim. Alnıma dökülen tutamlar daha kısayken yanlara doğru uzuyor, neredeyse ensemin tamamını kapatıyordu.

Bandanamı düzgünce bağladım. Yandan çıkan tutamlara şekil verip masanın üzerinde duran kapatıcımı aldım elime. Çillerin üzerini hemen her gün yaptığım gibi kapatırken zihnime doluşan anıları yok saymaya çalışıyordum.

"Bizim kızları sevdin değil mi?"

Osman, beni birkaç arkadaşıyla tanıştırmıştı. Fazla kaynaşmak istemediğimden sadece eğlenmeye çıktığımız geceler takılıyordum ve tanıdığım kadarıyla hepsi iyi insanlardı.

"Sevdim sevdim."

Çillerimin gözükmediğine emin olduktan sonra siyah ceketimi alarak çıktım odadan. Osman'la girdiğim iddiayı kaybettiğim için dövme yaptırmaya gidecektim bugün. Ne yaptıracağım hakkında bir fikrim yoktu ve ufaktan tırsmıyor değildim.

Birkaç dakikanın içinde çıktık evden. Birlikte Osman'ın motoruna atlayıp merkeze kadar indiğimizde bana öve öve bitiremediği dövme stüdyosunun önünde durmuştu. Son günlerde o kadar boş vermiş bir tavırda yaşıyordum ki hayatımı, sürekli bedenimde taşıyacağım resmin kötü olup olmaması dahi umurumda değildi. Takmıyordum.

"Bak kanka, burası." kaskımı çıkartıp elime aldım. "Bahsetmiştim sana, adı Hasan. Çok iyi çocuk."

"Çok acıyor mudur acaba?"

"Yok lan." sırıtarak omzuma vurdu. Kendisinde tek bir tane bile dövme yokken acıyıp acımadığını nereden biliyordu acaba?

Dövme stüdyosu tahmin ettiğimden daha ferah dizayn edilmişti. Oldukça geniş bir yerdi ve iki odanın birleştirilmiş hali gibiydi. İçeri kısımda büyük bir koltuk duruyordu ve duvarlarda birçok dövme fotoğrafı yer alıyordu.

"Hoş geldiniz." adının Hasan olduğunu öğrendiğim çocuk, Osman'ı tanıdığı için hızlıca yanına gelip kabaca sarıldı. Bana sarılmak yerine elini uzattığında bir garip hissetmiştim.

"Kardeşim, Ege'ye dövme yaptıracağız. Aklında bir şey yok ama."

Velimmiş gibi benim yerime konuşan Osman'a gülümsedim ve devam ettim. "Aslında bir şeyler düşündüm ben."

"Gel, otur şöyle." Hasan'ın kolları dövmelerle kaplıydı. Sağ kolunun tamamı büyük desenlerden oluşuyor, dövmeler boynuna kadar ilerliyordu. Parmak boğumlarındaki küçük dövmeler dikkatimi çektiğinden koltuğa oturduğum sırada ellerine odaklandım. Böyle bir şey mi yaptırmalıydım acaba?

Ağa • [bxb]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin